0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
186
Okunma
Garip Oynamaya Başlayınca Davul Patlarmış
Kar sessizce yağıyordu. Sobanın çıtırtısı, kuru fasulyenin kokusuna karışıyor; torun dua ediyor, odada huzur hâkimdi. Yaşlı kadın pencereye yaklaşıp geçmişe daldı.
Gençliğinde, ailesine rağmen sevdiğine kaçtı. Bir kız çocuğu doğdu, sonra kucağında can verdi. Döndüğü baba evinde yas tuttu. Ardından başka bir adamla evlendirildi. Bu evlilikten bir oğlu oldu, ama adam ilgisizdi. Kadın, oğlunu da alıp baba evine sığındı. Ailesi çocuğa bakmak istemeyince evlatlık verdi. Kalbi bir kez daha parçalandı.
Sonra yeniden evlendi. Üç çocuk doğurdu, biri küçükken soba kazasında yanarak öldü. Kocası suçu onda buldu ama yine de gitmedi. Kadın hep sustu, hep dayandı.
Yıllar geçti, çocukları büyüdü, evlendi. Şimdi torunlarının yanındaydı. Gözleri camda, aklı hâlâ kayıplarda…
Kar hâlâ yağıyor, içindeki fırtına hiç dinmiyordu.
uzaklardaydı.
Gençliğinde, gönlünü kaptırdığı adama ailesi karşı çıkmıştı. Dinlemedi, sevdiğine kaçtı. Kısa sürede bir kız çocuğu doğurdu ama talih yüzüne gülmedi; bebek daha büyümeden kucağında can verdi. Kadın, bebeğini toprağa koyup doğup büyüdüğü eve döndü.
Ailesi uzun süre konuşmadı onunla. Sonra sessizlik yerini dayatmalara bıraktı. "Evlen!" dediler, yine söz geçmedi elinden. Bu evlilikten bir oğlu oldu. Ne var ki kocası ilgisiz, ev soğuktu. Çocuğunu da alıp baba ocağına döndü. Fakat ailesi, çocuğu istemedi. Kadın ne kadar direndiyse de sesini duyuramadı, evlatlık vermek zorunda kaldı. Evladı sağdı ama kalbi yine gömülmüştü.
Bir zaman sonra tekrar evlendi. Bu evlilikten üç çocuk dünyaya getirdi. Derken, biri küçük yaşta soba kazasında yanarak can verdi. Acı bir kez daha koluna girdi. Eşi onu suçladı ama kadın yine de yuvasını terk etmedi. Belki alışmıştı susmaya, belki de sadece yorulmuştu.
i
Zamanla çocukları büyüdü, yuvadan uçtular. Şimdi torunlarıyla yaşıyordu. Etraf sessizdi ama onun içinde
hâlâ gürültülü bir hayat akıyordu. Camdan dışarı bakarken, yağan karın altında gömdüğü hayatları sayıyor, hatıraların soğuk izleriyle baş başa kalıyordu.
Kar yağıyordu… Yavaş ama ısrarlı. Tıpkı onun hayatı gibi.
Kamil Erbil