1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
129
Okunma
Fikir sahibi olduğumuz her düşünce kendi akıl terazimizden eleyip sahip olduğumuz düşünceler midir? Yoksa bu sistemin ne düşünmemizi istediği şeyler midir? Ya da gerçekten her şeyden bağımsız sadece kendi düşüncelerimiz var mıdır? Her sistemin düşünüst kitlesi aynı. Tüm faktörlerden arınıp farklı düşünenlerin dışlanması da tam bu yüzden olamaz mı? Din, siyaset, gelenekler, töreler ve nicesi üzerimizde tahakküm kurmuşken iplerin dizginini kendi eline alanlar, yani bilincinin ve özgür iradesinin farkında olanlar ve bunu kendi egemenliğinin lehine kullananların sapıtmış olarak nitelendiği bir dünya burası. Sanki bu dünyaya her yeni gelen bu geleneği sürdürmek ve yok olmasını engellemek için gelen seri üretimler gibi. Herkesin kendi doğruları diye atfettiği düşünceler bile bu sistemin kandırdığı bir olgu aslında. Hani bir atasözü var “doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” diye. Çünkü o bu fenomen dünyaya teslim olmayıp herkesin rahatlık ve kabul edilme içgüdüsüyle benimsediği doğruları özgür iradesiyle analiz edip o doğruyu bulup söylemiştir, bu da bu sistemin kölelerine yaramaz tabi. Önceden tam kölelik vardı, efendinden lütuf görmek için fikrini beyan edemez, onun doğruları doğruların olurdu. Fakat şimdi kölelik sistemi kalkmış olmasına rağmen, insanlar bir nevi ruhsal kölelikleriyle belki enine boyuna düşünüp kendisiyle içselleştiremeyeceği fikirlere bile konforlarından alaşağı edilmemek için bu benim fikrim diyip özünü bile kandırabiliyor. Kölelik resmiyette kalksa ne olur ki, hala çoğunluğun kalbinde birilerine yaranmak, dışlanmamak için kölelik sevdası devam ediyor ve kendini buna adeta feda ediyor. Dünyaya bir kere gelip bu geleneği sürdürüp başkalarının empoze ettiği şeyleri sürdürerek gelip geçinip sonunda o fikirlerin sahiplerinin unuttuğu bir kişi olarak göçüyorsun bu diyardan. Bu dünyada duyup tam bir hırçınlıkla inkar ettiğin şeyler orada kendine bireysel olarak sorulunca ne yapacaksın ey insan! Ruh teslimiyet arayışındadır, bir varlığa, kendinden yüce gördüğü bir şeyle tutunmak ister. Fıtratını reddeden kişinin anlaşılması güç en saçma şeye bile ruhunu teslim etmesi de bundandır işte. Kendini bulamayan, tanıyamayan, fark edemeyen kişi aşını kim verirse ona bile teslim oluşu bundandır işte.
Fark et kendini insan, gör içindeki yangını, daha ne kadar duyduklarını bildiklerin yapacaksın? Bu diyardan göçeceksen de sen olarak göç.
5.0
100% (2)