0
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
65
Okunma
Bir gün gelir, en karanlık anında, kendi kendine gülümsediğini fark edersin, kim bilir belki de delilikle kendi sınırlarını yokladığını düşünürsün önce, ama sonra anlarsın ki, bu kahkaha, çaresizlikten falan değil, kabullenişten doğmuştur. işte o an artık dünya senin için değişmiştir. Anlarsın ki insanların varlığı da yokluğu da, eskisi kadar pek bir anlam taşımaz artık.
Yıllarca öğretilenler, hatta dayatılan bir gerçek vardır ya hani, insan başkalarıyla daha bir anlam kazanır. Nasıl sevgiler, dostluklar, kalabalık sofralar ve paylaşımlar, hayatında bunlar olmazsa eksik kalacağın anlatılır, Peki ya eksiklik sandığın o şey, aslında seni tamamlayan o boşluksa, veya sessizliğin en hakiki sadakatin ise.
Zor günlerdir insanı insan yapan onlar mihenk taşlarıdır hayatımızın, kendisiyle yüzleştiği, kendini sorguladığı, en sonunda içindeki en sahici sesi bulduğu anlardır belkide. İşte öyle anların birinde, derin bir yalnızlığın içinde kaybolduğunu sanırken, aslında kendini bulduğunu fark edersin. İşte o fark ediş, bir gülümsemeyle taçlanır. Bir kahkaha, kim bilir belki de ilk kez ve sadece kendin için attığın bir kahkahaydı.
O kahkaha, bir zaferin işaretidir artık. kimseye duyurmak zorunda olmadığın, kimseye ispat etme gereği duymadığın bir zaferin işaretidir, Bu insanlara ihtiyacın kalmadığından değil tam tersine artık kimseye bağımlı olmadığını anladığın için bir zaferdir. Unutma varlıklarıyla hayatını dolduran ya da yokluklarıyla seni eksilten insanların, aslında sadece yan karakterler olduğunu görürsün. Oysa bu senin hikayen, senin yolculuğun. Aslında başrol hep sendin, ama bunu görebilmek için tek başına bu yolu yürümek gerekirmiş.
Belki de bu hayatta en büyük özgürlük, insanları sevebilmek ama kimseye muhtaç olmamaktır. Ne bir dosta tutunarak, ne bir sevgiliye sığınarak, ne de kalabalıklar içinde kaybolarak. Sadece kendi iç sesinle, kendi duygunla, kendi gücünle ayakta durabilmek.
İşte o zaman, ne bir giden seni eksiltebilir, ne de bir gelen seni tamamlayabilir.
"Çünkü sen zaten kendinle tamam sın."
*
Mehmet Demir
20325