0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
43
Okunma
ARICILIK.
Arıcılık tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de son yıllarda önemli gelişme kaydeden
bir sektör haline gelmiştir. Ülke ekonomisine önemli katkısı olan arıcılık dünyanın
çoğu ülkesinde ve ülkemizde yaygın olarak yapılmaktadır.
Gerek arılardan elde edilen bal, balmumu, arı sütü, arı zehiri ve benzeri ürünler
gerekse arı yetiştiriciliği için üretilen petek, kovan gibi malzemeler yönünden arıcılık
bir sektör halini almıştır. Her geçen yıl arıcı sayısı, kovan sayısı ve kovan başına elde
edilen bal miktarı artmaktadır. Bugün dünyada yaklaşık 50 milyonun üzerinde arı
kolonisi bulunduğu ve bunlardan 1 milyon tonun üzerinde bal elde edildiği
bildirilmektedir.
Arıcılığın Tarihçesi
Arıcılığın tarihçesi insanların mağara hayatı yaşadığı on binlerce yıl öncesine kadar
gitmektedir. M.Ö. 7000 yıllarına ait mağaralara çizilen resimler, çok eski tarihlere ait
arı fosilleri ve benzeri tarihi buluntular bu görüşü doğrulamaktadır. İlk insanlar doğal
olarak ağaç kovukları ve kaya oyuklarına yuvalanan oğulları öldürerek ballarından
yararlanmışlardır.
Tarihi gelişim içinde taş devrinden itibaren; önce mantar ve ağaç kütükleri sonra da
toprak ve kilden yapılmış kaplar kovan olarak kullanılmış ve zamanla bugün
kullanılan kovanlar geliştirilmiştir. Gerçek arıcılık, insanların ağaç kovukları içinde
yuvalanan arıları öldürmeden bir miktar bal almaları ve bir miktar balı da arılara
bırakmaları ile başlamıştır. Arıların gen merkezlerinin Orta-Doğu ülkeleri olduğundan
arıcılığın ortaya çıkması bu ülkelerde olmuştur. Bununla birlikte M.Ö. 1300 yıllarına
ait olduğu sanılan ve Hititler devrinden kalma Boğazköy’deki taş yazıtlarda arılardan
bahsedilmesi arıcılığın Anadolu’da da çok eski tarihlere dayandığını göstermektedir.
Arıcılığın Gelişmesi
Son birkaç yüzyıl öncesine kadar çok uzun bir süre ilkel olarak yapılan arıcılık, birçok
bilimsel buluş ve gelişmelerin ışığında günümüz arıcılığına kadar gelişme süreci
yaşamıştır. Günümüz arıcılığına gelinmesinde; 1787 yılında ana arının havada
çiftleştiğinin tespiti, 1845 yılında arı üreme biyolojisinin izahı, 1851 yılında çerçeveli
fenni kovanın keşfi, 1857 yılında temel petek kalıplarının bulunuşu, 1865 yılında bal
süzme makinesinin icadı, 1882 yılında larva transfer yöntemiyle ana arı yetiştirme
tekniğinin keşfi ve 1926 yılında ana arılarda yapay döllemenin bulunuşu gibi icatlar