0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
40
Okunma
o gün içimde bir heyecanla sanki bir yere geç kalmışlıkla uyandım ,yüzümü yıkadım nedendir bilmiyorum çizgili beyaz gömleğimi ütüledim, aynada saçımı bile inceledim ve cıktım .
arabayla dolaşdım sokakları ama yok burası degil diyen bir uyanışla,,
taa kadıköy boğaya yakın bir cafede buldum kendimi..
cam kenarında bir mum vardı yanmış yakınlık hissettim oturdum, arkamdaki masada bir kaç kişi oturmuş sohbet ediyordu ister istemez duyuyordum, ,
sohbetleri arsında mekanın güzelliğinden bahsedıyordular ,,
ama sırtım dönüktü onlara içlerinden bir bayan sordu...
burası pendiğe yakın mı ..diğer arkadası evet en fazla bir saat dedi..
bayan derin bir nefes alarak sesisizleşti...
fakat o ses bir an içime oturdu .neden bilmiyorum ama kokusuda çok güzeldi.
birden yıne arkamdan bir ses duydum..
pardon bey efendi camı kapatır mısınız rüzgar geliyor dedi..
sesini bir daha duyunca heyecanlandım.
dönüp bakmadım ve pencereyi, kapattım.
çok kibar ses sesle ..teşekkürler dedi..
o an arkamı dönüp baksam ama sadece rica ederim dedim.
bir dakika geçmedi ..
arkamdaki o masadan bir ses.
... neden durgunlaştın diyordu masadan biri ..
o an benim içimde fırtılar koptu, ,kalbim sanki yerinden cıktı sandım
kısık bir sesle yok birşey iyiyim dedi...ama oydu anladım, belli ki oda hissetmişti.
sabahtan beri gittiğim hiç bir yere ait olamama duygusunun nedenini o an anladım.. tüm evren o günü bize yaşatmak istemisdi.
o mum bir raslantı, o cafe bir tesadüf değil di ,o masa sanki bana ayırılmış gibiydi.
biraz durdum ..sosyal medyadan resmine bakıyordum...oysa tam arkamdaydı.
aklıma o an ortak arkadaşımız geldi..
aradım nasılsın iyi misin dedim , konuşma arasında adını bilerek söyledim,
konuşurken farkettim kı karşımdaki camdan bana bakıyordu..
o an ilk defa canlı canlı yansımada olsa, gördüğüm yüzüne saçına bakdım.
gözümü camdan alamadım çünkü o kadar güzeldiki , hayalım bile o kadar degildi.
o an dönüp işte bu kader, kokunu bile hissedıyorum
ne olur birşey söyle bir şey yap, yada bir işaret dedim.
bekledim ama hiç bir şey olmadı.
sonra karsımdaki koltuğa geçip ,en azından saçlarına bakayım dedim,
tam ayağa kalktığımda , oda ayağa kalkmış
belki on saniye yüz yüze göz göze geldik
sanki zaman durdu, etrafta kimse yok ,sanki güneşe bakıyordum
o an ben gözlerinde kayboldum
off yaa bu ne güzel bir şey der gibi bakıyordum..
eminim sokaktaki kedi, camdaki kuş bile anlaştır.
o yerine geçti, ben olduğum yere çökü verdim..
masa arkadaşları, ne oldul öyle dediler.
tanıyor musun ..
sordukları soruya ,cevap bile vermedi..
kalbim o an birdi ,bine bölündü
sonra garson yanıma geldi. iyimi siniz diyince
derin nefes aldım ..
lütfen bana bir kahve daha dedim.
sonra yanındaki bayan
ona iyi misin dedi, o an anladım ..
anladım ,,neden pendik yakın mı dediğini..
...
...
özür dilerim ama hikayeyi burada kesmek zorundayım,
çünkü...
__bir sonu yok__
saygılar: KAHVEDENGİ