En kolay şey insanın kendisini aldatmasıdır, çünkü bir insan genellikle istediği şeyin gerçek olduğuna inanır.-- demosthenes
Ömer Lütfi ERSÖZ
Ömer Lütfi ERSÖZ
@omerlutfiersoz

Sadaka; Zekât, İnfak, Sadaka-i Fıtr İle Mazlum, Mağdur, Mahzun Gönülleri Güldürelim

17 Mart 2025 Pazartesi
Yorum

Sadaka; Zekât, İnfak, Sadaka-i Fıtr İle Mazlum, Mağdur, Mahzun Gönülleri Güldürelim

0

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

82

Okunma

Sadaka; Zekât, İnfak, Sadaka-i Fıtr İle Mazlum, Mağdur, Mahzun Gönülleri Güldürelim

Her zaman hayatımızı İslam’a uygun yaşamakla birlikte Ramazan iklimini de gereği gibi değerlendirip faydalanmalıyız. Rahmet günlerinden mağfiret günlerine eriştiğimiz bereketli güzel günlerde maddi ve manevi ibadetlerimiz zirve yapmalıdır. İslâm; İnfak, Zekât, Sadaka gibi emirlerle maddi yardımları, ihtiyaç sahiplerine vermemizi emretmektedir. Yardımlaşma, kardeşlik duygularımızın kuvvetlenmesi, zenginle fakir arasındaki kaynaşmanın sağlanması gibi çok önemli güzellikleri içinde barındırmaktadır. İslâm; hem maddi ve hem de manevi olarak yardımlaşmayı emretmektedir. Nerede bir ihtiyaç sahibi Müslüman kardeşimiz, mazlum, mağdur var ise onlara mutlaka maddi ve manevi destek olmalıyız. Yardımlarımızı önce en yakınımızdan başlamak suretiyle vermeliyiz. İhtiyaç sahibi kardeşlerimizin yaralarına merhem olmak için, Zekât, Sadak, Fitre, İnfak gibi maddi yardımları en yoğun olarak yapmalı, ayrıca dualarımızla manevi desteğimizi zirveye çıkarıp, kendimizin ve sevdiklerimizin kurtuluşunu istemeliyiz. Duâ hem fiili hem de kavli olmalıdır.

Sadaka, sözlükte ‘(haber) gerçek olmak, doğruluk gibi anlamlara gelen sıdk kökünden türemiş olup çoğulu da sadakat ‘tır. Dini Bir Terim Olarak Sadaka İse; İslâm’ın emri gereği olarak Müslümanların Allah (c.c.)’ın hoşnutluğunu kazanmak için şartlarını taşıyan ihtiyaç sahiplerine gönüllü ve dinen zorunlu olarak verdikleri maddi yardımlara verilen isimdir. Bu anlamda sadaka; zekât, keffâret, fitre, fidye ve Adak’ı içine almaktadır. Zekât; fakirin zenginin malı üzerindeki zorunlu bir alacağıdır. Zekât parası ile hayır kurumları yapılamaz. Sadece ve sadece fakirin hakkı olup, ihtiyaçları için harcanır. Cami, Okul, Kuran Kursu, Hasta hane yaptırma v.b. amaçlı verilen her türlü yardım, infak emri gereğince yapılmaktadır. Zekât ’ta verilecek olan miktar bellidir. Ancak İnfak ta bir sınır yoktur. İnfak ederken de âyet-i kerimede ifade buyrulduğu gibi ifrat ve tefrite, israf ve cimriliğe kaçmadan ihtiyaç fazlasının verilmesi yeterlidir. İnfak çok geniş kapsamlı olduğu için İnfak edenler övülmüşlerdir.

Sözlükte İnfak; tüketmek, tamamlamak, son bulmak, para veya malı elden çıkarmak anlamına gelmektedir. Dini ve ahlâki bir terim olarak İnfak; Allah (c.c.)’ın hoşnutluğunu elde etmek amacıyla kişinin kendi servetinden harcaması, muhtaçlara aynî ve nakdi yardımda bulunması demektir. İnfak, Sadaka, kısaca yardımlaşma konularındaki âyet-i kerimelerden bazılarını aktararak konunun önemini belirtmek istiyorum: “De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (Sebe Sûresi âyet: 39) “Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça ‘iyi’ ye eremezsiniz. Her ne harcarsanız, Allah onu hakkıyla bilir.” (Âl-i İmran Sûresi âyet:92) “Onlar (O kullar), İnfak ettikleri (harcadıkları) vakit israf etmezler, cimrilik de etmezler; ikisi arasında orta bir yol tutarlar.” (Furkan Sûresi âyet:67) “Yine sana iyilik yolunda ne infak edeceklerini (harcayacaklarını) sorarlar. «İhtiyaç fazlasını» de. Allah size âyetleri böyle açıklar ki düşünesiniz.” (Bakara Sûresi âyet:219)

Zekât; İslam’ın beş temel şartından birisidir. Kelime anlamı; temizlemek, arıtmak, bereketlendirip çoğaltmaktır. Dini anlamı ise; nisap miktarı zenginliğe sahip olan Müslüman’ın Allah (c.c.)’ın emrettiği miktarı ihtiyaç sahibi Müslümanlara vermesidir. Zekât vermekle, bedenimizi ruhumuzu temizlemiş olmakla birlikte mallarımızın da bereketlenip çoğalmasını sağlamış oluruz. İnfak ederek, nifaktan, münafıklıktan korunmuş oluruz. Sadakalarımızla da, Rabbimize Sadakat göstermiş oluruz. Maddi ve Manevi yardımlaşma duygumuzu her zaman diri ve taze tutup yerine getirerek Rabbimizin rızasını kazanmak için çalışmalıyız. Zekâtı emreden birçok âyet-i kerime vardır. Bu ayetlerden de birkaçını aktarmak istiyorum: “İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât veren var ya, onların mükâfatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler.” “İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah’ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözünü yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Muttakiler ancak onlardır!” “Eğer sadakaları (zekât ve benzeri hayırları) açıktan verirseniz ne âlâ! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı örter. Allah, yapmakta olduklarınızı bilir.” (Bakara Sûresi âyet:277, 177, 271) Zekât: Tevbe süresinin 60. ayetinde belirtilen kimselere verilir.

Fakirlere (nisap miktarı malı olmayan), yoksullara (hiçbir şeyi olmayan),borçlulara (borcundan fazla nisap miktarı mala sahip olmayanlar),kölelere (hürriyetlerine kavuşturmak için), kalpleri İslâm’a ısındırılanlara, zekâtı toplayan görevlilere, yolculara, (memleketinde malı, parası olduğu halde yolda parasız kalan, elinde bir şey bulunmayan kişilere memleketlerine gidecekleri kadar zekât verilebilir) Allah yolunda mücadele eden, kendini ilme vermiş kimselere verilir.

Sadaka-i Fıtr; aslî ihtiyaçlardan başka nisap miktarı bir mala sâhip bulunan her Müslüman’ın vermesi gereken, vacip olan (Hanefi Mezhebine göre) bir sadakadır. Ramazanın sonuna yetişen veya Ramazan’ın son günü Bayramdan önce dünyaya gelen bir çocuk içinde verilmesi gereken bir ibadettir. Fitreyi, Ramazan bayramının birinci günü Bayram Namazına kadar vermek gerekir. Bu yıl belirlenen asgari en düşük fitre bedeli 180 (Yüz Seksen ) TL’dir. En ideali ise; yediklerimizden ortalama bedel olarak hesap edip, bu belirlenen rakamdan aşağı olmamak üzere daha fazla verilmesi güzel olur.

Rabbimiz; Gazzeli, Doğu Türkistanlı ve benzeri bütün mazlumları muzaffer eylesin. Gerçek ihtiyaç sahiplerine sahip çıkmayı, Sadaka; Zekât ve İnfaklarımızla da Rabbimizin rızasını kazanan Mü’minlerden olmamız duâsı ile sıhhat ve afiyetler dilerim.

omerlutfiersoz@gmail.com

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sadaka; zekât, infak, sadaka-i fıtr ile mazlum, mağdur, mahzun gönülleri güldürelim Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sadaka; zekât, infak, sadaka-i fıtr ile mazlum, mağdur, mahzun gönülleri güldürelim yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sadaka; Zekât, İnfak, Sadaka-i Fıtr İle Mazlum, Mağdur, Mahzun Gönülleri Güldürelim yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.