2
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
107
Okunma
İlk ciddi aydınlanmamı "Haşema" kelimesinin açılımının "Hakiki Şeriat Mayosu" olduğunu öğrendiğim zaman yaşadım.
İkincisini de "gamzedeyim deva bulmam" şarkısında geçen "gamzedeyim" sözünün gamzenin içinde bulunma hali değil, dert anlamındaki "gam" ile zarar gören anlamındaki "zede" kelimelerinin birleşimi olduğunu öğrendiğim zaman yaşamıştım.
Ama en gerçek aydınlanmayı, Tolstoy’dan hayatın bisiklete binmeye benzediğini öğrendiğim zaman yaşadım diyebilirim size.
Hayat, aynı bisiklete binerken olduğu gibi durduğun zaman düşürüyordu seni. İlerlemek istiyorsan hep ileri bakman ve asla durmaman gerekiyordu. Geriye bakarsan çarpıyor, yavaşlarsan arkada kalıyordun. Çok hızlı pedal çevirirsen bu defa da yoruluyordun tıpkı yaşarken olduğu gibi.
Rampa gelene kadar pedal çevirmeyi bırakır akışa bırakırsan kendini, rampa geldiği zaman pedal çevirmeye gücün olacağını öğrendim aynı zamanda ondan. Dengede kaldığın sürece daha az yorulduğunu da yine bana bisikletler öğretti.
Hayat bisiklet binmeye benziyor, ne kadar denge o kadar verim alıyorsun.
Bisikleti ya da bir başka deyişle hayatı dengede götüremediğin zaman ya bacak kasların ağrıyor ya kalp kasların o da hiç şaşmıyor.
Hayatı tek tek ve özenle bir dantel gibi örmeli belki de.
Belki de, bize yeni hayat derslerini danteller vermeli.
Alıntı : Ezgi Akgül
5.0
100% (1)