1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
708
Okunma

ROSS
Sevgili Kitapsever dostum,
Bir kitapsever, okur, yazar olarak sana okuduğum kitapları tanıtmak bana büyük mutluluk vermeye devam ediyor. Güzel eserleri ve onları ortaya koyanları tanıtmak “marifet iltifata tabidir” sözü gereği, yazarak sana anlatmak, bu yazıları da başkalarının okuyacağını ve okutacağını düşünmek bile insana mutluluk veriyor.
Sevgili kitapsever dostum,
Tokat 4. Kitap günleri Ekim.2024 ayında yapılmıştı. Fuarda Yazar ve Sosyolog arkadaşımız Ayla Bağ’ı ve Osmaniye’den gelen Hilal Kahraman ‘ı standlarında ziyaret ederken, orada Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı 2. Sınıfta okuyan Mustafa Dalkıç ile tanışmıştık. Ayak üstü sohbetimizde Turhal’lı olduğunu ve İstanbul’da oturduklarını duyunca benim de 38 yıl önce İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi okurken anılarım tekrar canlandı beynimde. Mustafa ile sohbet ederken, bölümünün güzelliğinden, yazarlar ile muhabbetinin onu geliştireceğinden, genç Edebiyat Öğrencilerin fuarlarda usta yazarlar ile gelişme ortamı bulmalarının onlar için ne kadar eğitici olacağından bahsetmiş, yanımda olan kalem ve defterlerden de hediye etmiştim. “Her zaman iletişimde olalım” demiştim.
Sevgili kitapsever dostum,
Aradan geçen zamanda Mustafa’dan haber alamamıştım. Geçtiğimiz günlerde Ayla Hanımın 50 yaşında okuduğu sosyoloji bölümünün üstüne bir de Gaziosmanpaşa Üniversitesi Coğrafya bölümünde master yapacağını öğrenince Ayla Hanımı tebrik etmiştim. Ayla Hanım sosyolog ya, tanıştığı her engelliyi, bayanı, azimli insanı sosyal medyada tanıtmaktan zevk alan insan. Bir gün Mustafa ile kampüs otobüs duraklarında fotosunu görünce ve Mustafa’nın kitap yazdığını öğrenince Mustafa ile tekrar iletişime geçerek “Ross” kitabını okumak ve tanıtmak isteğimiz depreşti. Mustafa ile iletişime geçmek de 04.Mart.2025 günü Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Coğrafya öğrencileri ile yaptığımız söyleşiden sonrasına nasip oldu. Mustafa Ayla Hanımında Danışman Hocası olan bizi söyleşiye davet eden Doç.Dr. Hüseyin Mertol’un odasına gelerek bizi hem tebrik etti ,hem de 60 sayfalık “Ross “kitabını armağan etti. Kendisine çok teşekkür ederim. Ben de bu kitabı okuyarak sana mektup şeklinde anlatayım dedim dostum.
Sevgili Kitapsever dostum,
“Ross” ailesinden ilk defa ayrılan bir Üniversitellinin İstanbul’dan Tokat’a Üniversite okumaya gelmesi, babasının onu getirerek Tokat’a bıraktıktan sonra geri dönmesinin hüznü, yalnızlığı, tam da şehre alışmaya çalışırken babannesinin ölümünü öğrenmesi, hüzünlenmesi, kendisini her zmaan destekleyen ve seven dedesinin 3 sene önce hastalanarak ölmesini yeniden düşünmesi hüzenlenmesi, Üniversite, şehir, yurt hayatını anlatan olaylarla başlıyor.
Sevgili Kitapsever dostum,
Bu duyguları bende iyi bilirim. Bundan tam 38 sene önce de ben yaşamıştım. Tokat’tan istanbul’a okumaya gitmek, aileden uzak kalmak, ilk gün yurt odasında tek başına kalmak, öte yandan istanbul’un güzelliği, Üniversitenin büyüklüğü ve 5000 nüfuslu ilçeden 15 milyonluk şehre gitmenin üstelik de engelli halimizle zorluğunu düşündüm ben de bu kitabı okurken. Bir Üniversitelinin kitabının bende böyle duygu sağanağı oluşturacağını okumadan düşünemezdim. “Ross” ben miyim yoksa diye bile düşündüm.? Ben de onun gibi bizlere okumamızı isteyen destekleyen ve seven amcamızı, babamızı 40 sene sonra bile unutamıyoruz. Onları hatırlayınca çevremizde yeğenlerin okuması için çok çabalamamız gerektiğine inancımız artıyor. Bu çabalarımızı çevremiz abartılı bulsa da, okumaya hevesli akraba ve çevremizdeki gençleri söz ve davranışlarımız, kitap hediyelerimizle motive etmeliyiz değil mi ?
Sevgili kitaosever dostum,
“Ross” un yalnızlığı sosyal medyadan kendine ulaşan ve arkadaş olmak isteyen Mavi ile tanışması ile değişiyor. Önce birilerinin kendisi ile alay ettiğini düşünen “Ross” sonrasında Mavinin samimiyetini anlayınca bu sevgiye o da daha çok samimiyetle karşılık veriyor. Burada bir Türk gencinin adının Ross olması da garip geliyor okuyan bana . Güzel Türkçe isimler var iken. Yazarın da o adı koymasında kendine has duguları vardır tabii bizim bilmediğimiz. Ona da saygı göstermek gerektiğini anlıyoruz.
Sevgili kitapsever dostum,
Mavi ve Ross sonrasında kayak merkezinde hafta sonu gezileri, beraber takılmalar, hafta sonu buluşmalar ile devam ederken bir tiyatro oyunu görüyorlar. Oyuncu olarak kabul ediliyorlar ve “Remeo ve Jüliet” oyununda beraber oynama sevincini yaşıyorlar. Sonra Ankara gezisi ve dönüşte şoförün uyuması ve kaza ile hikaye son buluyor. Her gün gazetelerde benzer hikayeleri okuduğumuz olaylar bir Üniversitelinin kaleminden “Ross” adlı romanda bizlere dersler veriyor. Saf sevginin insanlara ne kadar değer kattığını ve sevilme duygusunun insanı ne kadar başarıya motive ettiğini de anlıyoruz. Biz okura 60 sayfalık bir küçük roman bile güzel duygular katıyor işte. Mustafa Kardeşimizi bu yüzden tekrar tebrik ediyoruz.
Sevgili kitapsever dostum,
Üniversitelerin ve yazarların böyle gayretli öğrencilerini desteklemesi , onlara söyleşiler ve imza günleri tertip etmesi gerektiğine inanıyorum. Bu hem Üniversitelere değer katacak, okullarını kamuoyuna güzel tanıtacak, hem de “öğrenci -Yazar”ları böylece Üniversitesini ömür boyu unutmayacak ve ilerde isim yapan bir yazar olursa Üniversitesini her fırsatta sevgiyle anacaktır.. Bundan daha güzel Üniversite tanıtımı olur mu sizce ?
Sevgili kitapsever dostum,
Üniversiteli yazarları hep yerel gazete haberlerinden okuyarak öğreniyorum. Geçmişte Üniversite okurken tanıştığımız ve Gaziosmanpaşa Üniversitesi mezunları Ender Saka ve Mücaht Karaçınar ile tanışmış, iyi dostluklar kurmuştuk. Onların azmini halen aradan yıllar geçse de sevgi ile anarım. Güzel eserleri gençken, üniversite okurken ortaya koyanlar sevgiye ve saygıya her zaman layıklar çünkü. Ustalarla iletişimi bilmek ve devam ettirmek genç yazarların iyi bilmesi gereken bir şey.
Sevgili dostum, Kitapsever Kardeşim,
Güzel şeyleri takdir ederken, bizleri anlamayan ve uzak kalanlara da bizler saygı ve sevgimizi eksik etmeden mesafeli oluyoruz. Bizi anlayan da anlamayan da oluyor hayatta. Amacımız moitive etmek tabii isteyeni. İstemek başarmaının yarısı. Tanıştığımız ustalarla iletişimi devam ettirmek de ayrıca geliştirilmesi gereken bir davranış. Mustafa da zamanla gelişecek ve daha güzel ve okunan romanlar ortaya çıkaracaktır. Bu yazıyı yazarken bu duygulari hissettim içimde.
Sevgili dostum,
“Bir kitap okudum hayatım değişti” derler bazen yazarlar ve insanlar ben de “ Ross ‘u okudum , geçmişi hatırladım. Duygulandım ve duygularımı da buradan yazdım” diyorum. Umarım “Ross” u okuyan Üniversitelilerde Mustafa’yı ve “Ross” u gelişmeleri için örnek insan olarak görecekler.