0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
75
Okunma
Yanılmak; yanlışa düşmek, hata yapmak demektir.
“Yanılmak, biz insanlar içindir.” derken de ‘yanılmış’ oluruz aslında.
Çünkü erkenci çiçek açan ‘badem ağacı’ da, bir kuşu gözüne kestiren ‘kedi’ de bazen yanılır.
Şu hâlde yanılmak, ‘canlı varlık’ olmanın doğal bir sonucudur.
Ama bir farkla...
Badem ağacı, iklim koşulları aynı olduğu; kedi, avı ile avlanma koşullarını dikkate almadığı sürece, tekrar tekrar yanılmaya devam eder. İnsan ise, öyle değil...
Bilincini, öngörüsünü, hesaplanmış olasılıkları dikkate alan insanın benzer koşullarda aynı hataya düşmesi bir tek sebebe dayanır: Olup bitenlerden yeterince ‘ders’ çıkarmamak! Yani öngörünüzün, olasılık hesaplarınızın bilincinizi harekete geçirmediği bir duruma işarettir bu. Böylesi hata tekrarına düşenin hâline ise, olsa olsa ‘müstahak’ denir. Kızarak veya içten içe sevinerek; “Eh, ona da müstahak! Layığını buldu sonunda!” dediklerimiz, bu bilinçten nakıs kimselerdir. Onların ‘deneyim’ biriktiren belleği körelmiş ya da kapalıdır.
“Hafıza-i beşer, nisyan ile malûldür.”
Doğru ama her seferinde ‘fabrika ayarlarına dönün’ ve belleğinizi ‘sıfırlayın’ diyen yok, size.
Nitekim yaşadıklarımızın, yaşananlardan biriktirdiklerimizin bir anlamı kalmazdı. Badem ağacına, kediye dönerdik yoksa. Fakat ömrümüzde öyle hatalar vardır ki, sadece bir kez yapılır. Yapılır ve biter!
Söz gelimi taşıt trafiğinde hız yapmak ve kural tanımamak böyledir. Buna ‘makul insan’ ne derece itiraz etse boştur. Cezayı sadece kendilerine ödetseler iyi, başka canlara ‘maliyet’ çıkarmaları vardır beri yanda. En fenası da budur. İşte bu ‘hayati’ yanılmaların hayatınıza mal olduğu durumlar için ‘ bir daha aynı hataya düşmem’ deme şansınız yoktur, maalesef.
Bunların tecrübe ile öğrenilmesi, başkalarının başına gelenlerin hafızaya nakli ve nakşıyla mümkün elbette. Öncelikle gözünüzü, kulağınızı, zihninizi açık bulunduracaksınız her hâlükârda. Dağ köyünde bile yaşasanız böyle... Havaya, toprağa, suya bakıp dilinden anlayacaksınız ki olup bitenin, hayatınız kolaylaşsın ve kâbusa dönmesin bir daha. Ama en önemlisi, eğitim-öğretim kurumlarında rahle-i tedristen geçip bilincinizi diri ve yeni tecrübelere açık tutabilin. Okul ve tahsil, bunun için şart ve değerlidir, insanın hayatında.
Tabii, soru şu:
“Diplomalı olunca hiç yanılmaz mıyız?”
El cevap: “Daha az yanılırsınız!”
Neye göre?
Okulun size, neler kattığına göre... Kendinizi ne derece hayata hazırladığınıza göre...
Öyleyse döndük başa... Özetleyelim:
İnsan, yanılır. (Hatasız kul olmaz!)
İnsan, her yanlıştan ve doğrudan ders çıkarır. (Çıkarmalıdır!)
İnsan, zihni ve bilinciyle hayvandan üstündür.
Zihnin ve bilincin üstünlüğü, doğru programlanmış eğitim ve öğretimle desteklenir.
*
Allah, hepimizi geri dönülmez hatalardan ve bu türden hataların faili olan insanlardan korusun.
5.0
100% (1)