0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
133
Okunma
KERİM ÖZBEKLER
Dün Aydın’ın Bozdoğan İlçesi’ne gezmeye gittik, önce ’’Madran Menba Suları Fabrikası’’na uğradık. Su alacaktık ama satış ilçe içinde imiş, güvenlikteki personel elimize 3 tane 500 gramlık ücretsiz su verdi. Burada fotoğraf çekilerek ayrılıp ismini duyup hiç çıkmadığımız ’’Bozdoğan Kalesi’’ne yöneldik, ilk girdiğimiz sokak çıkmaz sokak çıktığı için dar sokakta manevra yapıp geriye döndük. Çıktığımız 2.rampada yol ikiye ayrılıyordu, sol taraftaki stablize yola girerek bir müddet ilerledik. Karşımıza bir minübüs ile dibinde yan gelip yatan 3 kişiye rastladık, etraf içki şişesi vb. gibi piknik artıkları ile dolu idi. Adamlara, Bozdoğan Kalesi’nin nerede olduğunu sorduk. Aracı park ettiğimiz yerin 60-70 metre ötesindeymiş, aracı bırakarak yaya olarak kaleye çıktık ama burada kaleye benzer bir yapı yoktu. Sadece 50 metre yüksekliğinde Türk Bayrağı vardı, burada oldukça fazla fotoğraf çekerek bir de Yazar Abdullah Bedeloğlu’nun ’’Kale Kapısı’’ olarak gösterdiği yerden başlamak üzere 4.5 dakikalık bir video çektik. Kale dedikleri yerde motosikletle bir genç erkek ile bir kız vardı, sanıyorum ’’Sevgililer Günü’’nü kutluyorlardı. Videoyu 4-5 yerde yayınladım, buradan bayağı yüksek-virajlı ve oldukça rampalı ’’Madran Köyü’’ne çıktık. Ünlü ’’Madran Menba Suları’’ bu köyün içinden geliyordu, oldukça da yüksekte bir köydü. Sanıyorum 1000 metre çıktık, bu biraz daha fazla olabilir. Pazar olduğu için köy kahvesi kapalıydı, ortalıkta çok fazla insan yoktu. Önümüzden bir gelin arabası köyün dışına doğru çıkıyordu, biz yarım saat civarında burada durduk. Bozdoğan Ovası buradan muhteşem görünüyordu, oldukça fazla fotoğraf çekildik ama gözlerimizin gördüğü güzelliği elimizde pahalı makinalar olmasına rağmen objektiflere yansıtamadık. Köyden tekrar ’’Bozdoğan Kalesi’’ne doğru indik, burası Madran Köyünden belki 500 metre kadar aşağıda idi. Bir su kaynağını aramak için durduğumuz sırada yarım saat önce köyden giden gelin aracının köye doğru gittiğini gördüm, yanlış saymadıysam 38 taksi ve minibüs geçti. Köyde de 10-15 araç görmüştüm. Bu dağ başında bu kadar aracın olması beni biraz şaşırttı, uzatmayalım. Bozdoğan’a inerken yolları yine şaşırdık, 2-3 kişiye sorarak yolları bulabildik. Çok karmaşık, dolambaçlı. İnişli, çıkışlı. Yeni-eski bir çok binanın yanından geçtik, iyi ve neşeli bir gündü.(17 Şubat 2025 Pazartesi)