- 230 Okunma
- 5 Yorum
- 4 Beğeni
KARTAL'IM
Halk bilmez Silahlı Kuvvetlerin içini. Onlar için Ordu elinde silah uygun adım yürüyen, yürürken de
”Her şey vatan için… Her şey vatan için…” diye marş söyleyen askerlerdir.
Doğrusu da budur zaten.
Sınıflar vardır. Subay, astsubay yedek subay. Subaylarda asteğmen dâhil her rütbedeki subay astsubayların üstüdür. Çok duydum:
“Sen astsubaysın. Ama domino taşlı bir asteğmene selam vermek zorundasın.”
Bu da doğrudur.
Diğer kuvvetlerde nasıldır bilmiyorum.
Hava Kuvvetlerinde öyle değildir.
Otuz sene giydim o üniformayı.
Birçok asteğmenle çeşitli projelerde beraber çalıştım.
Bir çoğu orduya yıllarını vermiş muvazzaf astsubayların değerini bilir, saygısızlık etmezlerdi.
Aradan 30 küsur yıl geçmesine rağmen facebooktan bulmuştu beni. Sık sık görüşürdük.
“Abi biliyorsun. Oğlumun kısa dönem askerliği Isparta’ya çıktı. Teslim etmeye gelemedim. Yemin törenine gelsem. Hem seni görsem hem de oğlumu alıp gitsem. Nasıl olur?”
“Bal üstü kaymak olur Kartal tadından yenilmez. ( Adı Kartal olmamasına rağmen. Beraber mesai yaptığımız aylarda ki acarlığını görünce ona KARTAL ismini ben takmıştım.”
Burada nüfus kayıtlarımız ayrı olsa da bir kardeşim var. Silahlı Kuvvetlerle ilgisi yıllar önce yaptığı 18 aylık askerlikten ibaret.
Servet misafirim geliyor:
“ O iş bende abi.” Öyle derdi hep.
Gerçekten de o iş onda oldu. Kartal’ımızı sabah terminalde karşıladık. Saati gelince bizi tören alanına bıraktı.
Askerlerin uygun adım yürüyüşleri, yemin edişleri beni eski günlere götürdü. Gözlerim doldu. Törenden sonra
askerler ailelerine kavuştu. Yaşananlar koyunların kuzularıyla buluşması gibiydi. Aileleri gelemeyenler bir köşede boynu bükük beklediler.
Servet kardeşim bizi Isparta’nın gezilecek, görülecek yerlerine götürdü. Sonra yedik içtik. O günlerden bahsettik. Kah güldük. Kah duygulandık. Akşam her ikisini de yolcu ettik.
Dostluk böyle bir şeydi.
Vefa böyle bir şeydi.
Mutluluk mutluyum diyebilmekti.
Hepimiz mutluyduk.
En çok ta ben...
YORUMLAR
Bedri Tokul
Bende gözlerinden öperim.
Dostum ...
Asker silah arkadaşlığı seneler geçse de unutulmuyor ağabey. Daha ne anılar ne anılar vardır, ne dostlar unutmadığın... Kutlarım yürekten...
Bedri Tokul
O ocakta geçti Ahmet Kardeşim.
Nasıl unuturum.
Selam ve saygıyla...
Benim ağabeyim, hava kuvvetlerini ikincilikle, akademiyi üçüncülükle bitirdi. İlk birkaç yıl pilotluk yaptıktan sonra mide ülseri nedeniyle pilotluğu bıraktı. Dünyanın birçok ülkesinde Nato'da görev yaptı. 2003-2018 yıllarında kurmay albay rütbesiyle emekli edildi. Üç yüz - dört yüzüncü sıradaki arkadaşları orgeneralliğe kadar yükseldi. Abim etnik kökeni sebebiyle yaş'a hiç dahil edilmedi.
Bizim için askerlik, birçok insanın anladığından çok başka bir şeydi. Şu anda çok daha başka bir şey!..
Askerlikte, her tür zorluğuna karşın güzel anılar biriktirmek, bunları sevdiklerinizle yâd edebilmek ne güzel.
Dostluk ve vefa örneği bu güzel yazıyı okuyunca, hoşgörüne sığınarak kırık tarafımı paylaşmak geldi içimden ağabeyim. Affınla.
Her gününün öyle güzel günlerle dolu olması dileğimle ve en derin saygılarımla...
Bedri Tokul
Senin dediklerinden diyemediklerini
Çok iyi anlıyorum.
Ne yazık ki çok haklısın.
Öperim gözlerinden...
Gene aldın götürdün.
Arkadaşlıklar ne güzel.
Hayatta herkesin bir Servet’i olmalı.
Daha sık yaz Kel.
Ben sana iki gün sonra derum
Selamlar saygılar ağabeyim.
Bedri Tokul
Herkesin bir Serveti olmalı.
Benim böyle bir dostum var.
Senin de vardır mutlaka.
Mesela kabul edersen onlardan biri de
Benim.
GARDAŞIM BENİM.
Muhteşem yazınız sayesinde nostalji yaptık .Kutsal Asker Ocağıyla ilgili bir dolu yaşanmışlıkları olunca insan, gurur ve sevinci aynı anda yaşıyor.Görev yaptığım yerlerde ki yemin törenleri, sancak devir-teslim törenleri ve yemin törenlerine katılan anne-babaları evlatlrıyla birlikte misafir edişimiz hatıra düştü.Güzel günlerdi onlar Üstada saygıyla
Bedri Tokul
Ne kadar gurur verici, ne kadar onurlu bir davranıştır.
Askeri, ailelerini misafir etmek.
O da size yakışırdı zaten.
Selam ve Saygıyla...