- 28 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
ASKERLERİYİZ.
MUSTAFA KEMALİN ASKERLERİYİZ.
Bu çocuklar “Şeyh Sait’in askerleriyiz, Sait Nursi’nin askerleriyiz, Yunan askeriyiz, FETÖ’nün askerleriyiz” vb. slogan atsalardı mutlu mu olacaklardı.
Daha dün, komutanlarla poz veren Hizbullah zihniyetinin yayın organlarına bakın. İktidarın birkaç oy uğruna şımarttığı bu domuz bağcıların yazdıklarına bakın.
Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk kumpaslarına alkış tutanların hepsi ağızlarından köpük saça saça teğmenlere saldırıyor.
AKP’nin ideologları da sıkıntıda... 22 yıllık iktidar, yüzlerce imam hatip okulu, defalarca değiştirilmiş müfredat, kanallardaki sansür ve propagandalar, tarikatlarla iş tutmuş bir milli eğitim programı derken 2000 doğumlu bir teğmen kılıcını havaya kaldırıp bütün bu sahte hegemonyayı yıkıyor.
İşte esas mesele bu. Bir türlü kafalarına işlemiyor.
Atatürk bu toprakların kendisidir.
“Yetim Mustafa...” deyince gözüm dolar.
Bu ordu, bu ülke, yetim Mustafa’nın kendi hayatından bir vazgeçişidir. Sağlığını, ailesini kendisini terk edişidir. Kendisini yok ederek bir vatan kurma meselesidir. Anlamıyorsunuz yetim Mustafa’nın ordusundaki teğmenler tabii ki de Mustafa Kemal’in askeri olacak.
Mustafa Kemal’in askeri olmak, Anadolu’nun askeri olmaktır; bağımsızlığın, egemenliğin, Cumhuriyetin, ezilenlerin, yoksulların, dışlananların askeri olmaktır.
Mustafa Kemal’in askeri olmak sadece cephede çarpışmak değil; selde, depremde, yangında vatanına vatandaşının yardımına koşmaktır.
Evet, teyakkuzda olmak, temkinli olmak iyidir. Ancak yarın bu bayrak ve topraklar uğruna şehit olmayı göze alan ve şehit olduklarında timsah gözyaşı dökeceğiniz insanları rahat bırakın.