- 47 Okunma
- 2 Yorum
- 3 Beğeni
Aşkbaz
Anlatmaktan yorulduğunda vazgeçer insan. Hint kumaşından, ipeksi dokunuşlarından özgün imgelerin.
Vazgeçer, öldüren vurgunlardan. Âh etmelerin getirdiği kayboluşlardan kurtarır kendini.
Yalanları kabullenmez doğru duvarlar ve hiçbir darbe ile yıkılmazlar. Parantez açar, her yanlışla bir çarpı atarsınız kalma sebeblerinize.
Başka bir aşka doğru iklim değiştirenlerin kaçıncı ihanetleridir, bilemezsiniz.
Tılsımı çözmeden, gittiğinin farkında olmayan gönlü körler. Hazırlıksız yakalanırlar, Kızıl Tanrıların sunağında sorgulara. Kurban verdikçe doymayan, zavallı alacakaranlık kurbanları.
Kaç kanat kopardıklarının umarsızlığıyla kelebek ömrü aşkları yaşayanlar. Gözü dönmüş avcılar, aç kurtluğu şahane sayanlar.
Ucuz romanlardan çıkmış romantizm uşakları…
Yalnız uçan kuşlara olan hayranlıklarını, hasetten kıyıma dönüştürenler. Sonrası yanlarına kalacak kârdan övünç...
Olanlar olduların riyakar tesellisi, alacağımı aldımların kaçışlara yazılan seneryosu.
Ölümlerden döndümlerin yol arkadaşlığı. minnetsiz bakmalar uçurumdan çekip kurtaran ellerin kıymetine.
İnancı, nasıl izah ederler baktıkları aynalara. Yüzlerce söylenmiş sözü unutup yeni sözler etmenin anlamsızlığıyla avunup duranlar.
Yavaş yavaş yaprak döken ağaçlar, sararırken karşılarında umursamaz tavırlarıyla tüketirler güzel olan herşeyi.
Kuruttukları, coşkun ırmaklara bel bağlayanlar dönerler bir gün, sırt dönüp kuruttukları nehirlerin yatağına.
Duvara çaktıkları çerçeveden bakınca dünlere, gözünden düşürüp, fırlattıp attıklarına karşı bugünlerden mahçup bakarlar.
Güle oynaya yenilenen hikâyelerle mutludur oyunbaz kurucular…
Kalp yıkıcılar, gönül kırıcılar…
İnanmak isteyenlere tuzak olmaya devam edecek hep, gönlü kör bakan aşkbazlar...
Sude Nur Haylazca
(Vaha Sahra)
YORUMLAR
kelebek ömrü sevdalar yaşanır. öylesine narin. öylesine geçici. o aşkların kanatlarını kıranlar kendi gönül kapısını da mühürler. aşk yolunda avcılar aç kurt misali nefsin pençesine düşer. halbuki gerçek âşık nefsini terbiye edip vuslata erendir. açgözlü değil. kanaatkârdır.
ucuz aşklardan bahsedenler o ilahi vuslatın hazzını asla anlayamaz. onlar yalnız uçan kuşlara hayranlıkla baksa da asıl uçuşun gönül âleminde olduğunu bilemez. maneviyatla yücelen kuşlar bu dünyaya ait değildir. işte o kıskançlıkla kıyıma dönenler içlerindeki cehennemi besler.
Selamlar