- 59 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Yalnızlık Meselesi
Yalnızlığın ne demek olduğunu en iyi yalnız olanlar bilir. Mesela yalnız insanlar sevilmek nedir bilmez. Bu sebeple bilmediği duyguyu anlayamaz da. Nasıl ki ölümün ne demek olduğunu bilmeyen çocuk ölümü anlayamazsa sevilmeyi bilmeyen insanda sevilmenin ne demek olduğunu anlayamaz. Öncelikle belirtmeliyim ki ben burada yalnız olanlara taş atmakta değilim. Benim attığım taş sevgisini belirli standartlara göre dağıtanlaradır. Peki nedir bu standartlar dediğinizi duyar gibiyim. Tabiki de çağımızın vebası diyebileceğim ekonomik durum ve güzellik algısı.
Bahsi geçen bu standartların dışında kalan birçok kadın ve erkek yalnızlığa mahkum edilmekte. Standartları uyuşanlar ise kurdukları saçma ilişkilere aşk diyerek kendilerini kandırmakta. Çoğunlukla böyle insanların aralarında oluşan çıkar ilişkisinden öte bir şey değil. Eğer kurulan ilişkiler çıkara dayalı olmasaydı sözde severek(aşık olarak) evlenenler bir çırpıda evliliklerini bitirmezdi.
Eskiden yapılan evliliklerin neden uzun sürdüğüne bakacak olursak karşımıza çıkan ilk faktör doğru eş seçimidir. O zamanın insanları kendilerine hayat arkadaşı, doğacak çocuklarına ana-baba ararlardı. Günümüz insanları ise yanlarına yakışacak, ekonomik olarak benzer özelliklere sahip, güzel-yakışıklı insan aramaktalar. Uzun lafın kısası insanların eş tercihinde standartlarını değiştirmesi toplumun bazı kesimlerinin yalnızlığa mahkum olmasına sebep olmaktadır. Dileğim tez zamanda bu yanlıştan dönülmesi ve herkesin hak ettiği sevgiye ulaşabilmesidir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.