Ayrılık sabahı onlar yüklerini denk yaparlarken, ben yüzüme ebucehil karpuzu sıkılmış gibi (gözyaşları dökerek ağlıyor) idim... imriülkays
Ramazan Boran 1
Ramazan Boran 1
@ramazancboranc1
VİP ÜYE

Duygu Hırsızlığı

12 Kasım 2024 Salı
Yorum Yaz

Duygu Hırsızlığı

( 1 kişi )

17

Yorum

28

Beğeni

5,0

Puan

1080

Okunma

Okuduğunuz yazı 12.11.2024 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

Duygu Hırsızlığı

Şiir, hissiyatın en yoğun ve en derin şekilde vücut bulduğu,
yani ’’duyguların ete kemiğe büründüğü bir sanat dalıdır.’’
Her bir şiir, yazan kişinin iç dünyasının birer yansımasıdır.
Bu bir tür ’’ruhsal harita ’’ gibidir.’


Ancak bazen, bir başka şairin kelimeleriyle, dizeleriyle tanışırken duygularımıza dokunan bir şeyler buluruz.
Bu gayet normaldir. Buna ’’edebiyatın ’’sihirli gücü’’ diyebiliriz. Bir kelime, bir dize, bir imge, başkalarının yaşadığı bir duygu bizim kendi içsel dünyamızda daha farklı kapılar aralayabilir.
Ancak, şiirden ’’duygu çalmak" veya ’’başkalarının duygularını alıp kendi şiirimize yerleştirmek’’ sınırları zorlayan, tartışmalı bir meseledir.

Çalıntı yapmak, şiir sanatının ruhuna aykırıdır.
Her şair, kendi sesini bulmak için zaman ve emek harcar.
Başkasının eserini almak, bu süreci hiçe saymaktır.

Şiir yazarken başkalarının eserlerinden esinlenmek, yaratıcı sürecin doğal bir parçasıdır.
Çünkü insan beyni, algıladığı her şeyden etkilenir, şekillenir. Bu, elbette bir şairin diğer şairlerden ilham almasını, geçmişten veya çağdaşlarından beslenmesini engellemez.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken, ’’ilham’’ ile "kopya" arasındaki ince çizgidir.

Bu çizgiye çok dikkat edilmesi gerekir.!

Bir şairin dilinden duygu almak, bazen bilinçli bir yaratım sürecinin parçası olabilir, fakat bu duygu, şairin kendine ait bir iç yolculuğa dönüştürülmelidir. Aksi takdirde, başkalarının duygularını basitçe almak ve kendi şiirimizde bir "yenilik" olarak sunmak, yalnızca taklitçilikten öteye geçemez.
Edebiyat, çoğu zaman, özgünlük ve kendine ait bir ses yaratma çabasıdır.
Duyguları, imgelem gücünü ve kelimeleri "çalmadan" onları içselleştirmek ve yeniden inşa etmek, bir şairin sanatını derinleştirir.


Başka bir şairin dilinden, onun yarattığı dünyadan duygu almak, bazen kendiliğinden bir şekilde ve farkında olmadan gerçekleşebilir. Ancak bu, bir etik sorunu gündeme getirir. Bir başkasının duygularını, fikirlerini ve kelimelerini, onların yazılı biçimiyle birlikte almak, "çalmak" olarak görülebilir. Bu tür bir eylem, sadece yazının ahlaki yönüyle değil, aynı zamanda şairin kendi kimliğini ve özgünlüğünü sorgulamasıyla da ilgilidir.

Bir şairin iç dünyasını yansıtan bir şiir, onun kişisel bir ifadesidir. Buna şairin ’’Duygu patentidir’’ diyebiliriz.
Bu yüzden, başkalarının duygularını, yazılı ifadelerini alıp kendi şiirimize "katmak", başka birinin yaşamının, deneyimlerinin ve düşüncelerinin sahiplenilmesi anlamına gelir.
Bu, birçok edebi geleneğe aykırıdır ve bir tür ’’entelektüel hırsızlık’’ olarak kabul edilebilir.
Edebiyat, bir şairin "sesinin" özgünlüğüyle değer kazanır; bir şair, ancak kendi dilinde, kendi iç dünyasında yarattığı bir şiirle anlam kazanır(Kendi kimliğini kazanır)
Başkalarından alınan duygularla yazılan bir şiir, bir anlamda, şairin kendisini (kendi kimliğini)kaybetmesinin bir yoludur.


Bir şairin başka bir şairin şiirindeki duyguyu "çaldığını" söylemek yerine, aslında o duyguya ulaşmak, o duyguyu kendine ait bir şekilde yeniden inşa etmek daha doğrudur.
Başkalarının yazdığı şiirler, bir tür içsel ayna işlevi görebilir.
O şiirlerdeki duygu, bir okurda, bir başka şairde yankı bulduğunda, bu duygu gerçek anlamda "çalan" değil, "bulunan" bir duygu olmuş olur.

Başka birinin kelimeleri, bireyde bir duygusal rezonans yaratmışsa, bu rezonans şairin kendi diline, kendi dünyasına dönüştürülmelidir. Burada, edebiyatın özü olan kişisel ifade, özdeki dürüstlük korunmalıdır.


Sonuç olarak, başkalarının şiirlerinden duygu almak, yaratıcı sürecin bir parçası olabilir, ancak bu duygu mutlaka şairin kendi özgün biçimine, kelimelerine ve iç dünyasına dönüştürülmelidir.
Başkalarının duygularını "çalmaktan" ziyade, onları bir tür içsel zenginlik olarak almak ve onlardan yola çıkarak kendi duygusal ifadesini bulmak daha değerli ve etik bir yol olacaktır.

Şiir, sadece bir dil oyunundan ibaret değildir; o, insan ruhunun derinliklerinden çıkan ve kendini ifade etme arayışında bir araçtır.


Taklitçilik, her şeyden önce bir özgünlük sorununu da beraberinde getirir.
Çünkü şiir, bir yandan bireysel bir oluşum süreciyken, diğer yandan edebiyatın bir geleneği, birikimi içinde var olur.
Bir şair, elbette ki başka şairlerin eserlerinden beslenir, onlardan ilham alır. Ancak bu ilham almanın sınırları nedir?
Ne zaman ilham almak yaratıcı bir sürecin parçası haline gelir, ne zaman taklitçilikten öteye geçemez?
İşte bu edebiyatın en dikkatle incelenmesi gereken meselelerinden biridir.


Şairin kendi dilini, kendi sesini bulması önemlidir.
Şiir, başkalarının dilinden birebir ilham almakla değil, bu dilin içinde kendi sesini bulmakla var olur.

Şiirde fark uyandırmak, başkalarının dilini tekrar etmek değildir.
Şiirde fark uyandırmak, herkese birebir benzemek değil, herkesin içinde şimşek gibi parlayarak kendisini fark ettirmektir.
Aksi takdirde edebiyat bir noktada duraklar ve özgün düşüncelerin ve seslerin doğmasına fırsat vermez.


Taklitçiliğin kalıcı hale gelmesi demek,
şairin kendi sesini bulamaması anlamına gelir ve bu da ’’özgünlüğün ölümü’’ demektir.



Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

10.0

500% (5)

5.0

100% (1)

Duygu hırsızlığı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Duygu hırsızlığı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Duygu Hırsızlığı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
çiftçi
çiftçi, @ciftci1
29.1.2025 12:41:17
Ramazan Bey,
İşlenen konu ve ifade şekli çok oturaklı ve anlamlı. Cümlelerdeki kurgulamalar da oldukça doğru ve eksiksiz.
Noktalama ve yazım hatası kesinlikle yok.
Kısaca anlatım ve yazım gayet güzel.
Ben kendimce bir iki husus üzerinde fikrimi söyleyeceğim. Katılıp katılmamak zatınıza mahsus.
Gerek şiirde, gerek yazıda belirli bir plan olmalı. O plan veya akış çerçevesinde devam edilmeli.
"Şair, şiir, duygu, üslup, şiir düzen, seçilen tarz (serbest veya hece); kullandığı imgeler, sanatlar, mazmunlar ve oluşturduğu etki..."
Yazılan bir yazının anafikri ve onu destekleyen yan fikirleri olacağı muhakkak. Tıpkı bir ırmağı zenginleştiren dereler, çaylar gibi...
Çok uzatmadan, anafikir ve yardımcı fikirler birbiriyle uyuşmalı. Anafikri desteklemeli. Sık sık tekrara düşerek aynı şeyler tekrarlanmamalı.
Konu gereksiz yere uzatılmamalı.
Daha net, mümkün olduğunca daha çarpıcı olmalı.
Siz "sonuç olarak" demişsiniz ve yeniden özet geçmişsiniz gibi geldi bana.
Aslında biraz daha derlenip toparlansa bence harika bir yazı.
Kutluyorum.
Sanırım meslektaşız.
Saygı ve selamlarımla.
Mustafa Doğan.
Mustafa Doğan., @mustafadogan-
13.11.2024 21:41:49
"Beni anlayara öldürmelisin" ne çok karşıaltığımız bir durum. Yaraya tuz gibiydi. varol
Larmina.
Larmina., @serha
13.11.2024 21:10:01
İlham almak güzel
Yada
Şiirin duygunu hisedip o duyguyla şiir yazmak başka

Bu konu bambaşka baya baya emek istiyor
Oradan al burdan al onu kar
Zahmetli
Bizden daha çok emek veriyorlardır



Emeğe saygı diyelim gerçek şair dostlarımız adına
Boran şairim

Tebrikler
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
13.11.2024 17:54:59
Hocam bu nokta da şunu belirtmeliyiz her yürekte şairlik olabilir , şiir yazmak yada başkalarından etkilenmek çok doğal ancak her şiir yazan şair yada ozan değildir bu iki yazılımı ayırt etmeliyiz , şair yada ozan kendisini geliştire bilen yada kendine has bir yöntem , usu bulabilmesi gerek yoksa her şiir yazana şair yada ozan denmiyor , şiirin tarifine gelince bence şiirin genel bir tarifi yok şairin ve ozanın tarifi olabilir onu da siz çok güzel yazmışsınız , başkalarının eserlerinden çalmak başka bir şey şiire nazire başka bir şeydir , şiire şiir katmak ayrı bir husus şairliğini ozanlığını geliştirmiş kişiler bunu yapar yani yapabilir. Çalışmanızı çok beğendim ve önemli bir konuya işaret ettiniz sizi kutluyorum
MÜSLÜM BAYRAM
MÜSLÜM BAYRAM, @m-sl-mcbayram
13.11.2024 14:48:04
O da NEKİ! DİYESİ geliyor insan olanın

saygılarımla
Murat Kahraman Murâdî
Murat Kahraman Murâdî, @murat-kahraman-mur-d
13.11.2024 13:39:26
Yüreğine kalemine sağlık Üstadım..
Son derece önemli bir konuyu gün'e getirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Yorumlarda Osman Akçay Üstadın da tafsilatlı izahatı var çok önemli açıklamalar, tebrik ediyorum.

İntihal, çalma yöntemlerini bile işlevsiz hale getirenlerin kendi zekâlarının yokluğu veya yetersizliği ile mi desem; yapay zekâyı zekâ zannedip şiir yazdırıp, altına da adını yazanlar devrindeyiz galiba!
Mavilikler
Mavilikler, @mavilikler
13.11.2024 13:29:37
Başka birine ait bir şiirden çok etkilenmek, ondan esinlenip bir şeyler yazmak çok anlaşılabilir, insani bir şey… Hatta o şiir sahibinin o insana yazdıklarıyla ne kadar ulaştığını, içinde bir yere nasıl dokunduğunu, güzel hisleri harekete geçirdiğini gösteren bir şey bu…

Ama birinin sözcüklerinden etkilenmek; onu birebir taklit etmek, kendi sözcüklerini kullanmaktan vazgeçmek anlamına da gelmemeli… Bu kendinden de vazgeçmek gibi bir şey olur çünkü. O eserin sahibinden de çok kendine saygısızlık yapmak, bir insan olarak biricik olan kendi’ni hiçe saymak, başkasının gölgesi haline getirmek olur.

Bu aydınlatıcı yazınız için çok teşekkürler… Anlatım da çok güzeldi, keyifle okudum.

Saygılar…
Osman Akçay
Osman Akçay, @osmanakcay
13.11.2024 13:05:21
Bu konuda bir yazı kaleme almış ve paylaşacaktım. Ancak konuyu gayet sarih açıklamışsınız. Bu yüzden yazımı paylaşmaya gerek kalmadı.

Sitede duygu hırsızlığının çok ötesinde rahatlıkla intihal yapanlar söz konusudur. Bilindiği gibi, intihal bir suçtur. “Aşırma” da denilen intihal sözlükte “Bir eseri kısmen veya tamamen kendisine mal etme, söz ve yazı hırsızlığı, eser çalma, edebî hırsızlık” anlamlarına gelmektedir. 5728 sayılı Kanunla değişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun “manevi, mali ve bağlantılı haklara tecavüz” başlıklı 71. maddesinde;

"2. Başkasına ait esere, kendi eseri olarak ad koyan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. Bu fiilin dağıtmak veya yayımlamak suretiyle işlenmesi hâlinde, hapis cezasının üst sınırı beş yıl olup, adlî para cezasına hükmolunamaz.

3. Bir eserden kaynak göstermeksizin iktibasta bulunan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır." hükümleri yer akmaktadır.

Daha önce Şükrü Atay üstadımız ‘Mütefekkir Hindi’ isimli bir şiir paylaşmıştı. Şiirin linki şudur: https://www.edebiyatdefteri.com/siir/1578258/mutefekkir-hindi-129411.html

Bu şiirden, bir kişi tarafından Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Veda’ isimli şiirinin biraz değiştirilerek kendi şiiri gibi paylaşıldığı anlaşılmıştı. Bu şiir üzerine bunu yapan kişi telaşla o şiirini sayfasında değiştirse de yaptığı paylaşımın önceki hali Şükrü Bey’in söz konusu paylaşımında hâlâ yer almaktadır. Bu nedenle bu kişinin diğer paylaşımlarını da kontrol etme gereği duymuştum.

Daha ilk okuduğum paylaşımından bu kişinin bunu bir alışkanlık haline getirdiğini anladım. Okuduğum şiir, şiirlerini az çok bildiğim Sezai Karakoç'un şiirinden intihaldi. Ayrıca intihal yapılırken hiçbir yerde Sezai Karakoç'un adı dahi geçmemekteydi.

Aşağıda ilk önce Sezai Karakoç’un ‘BEN KANDAN ELBİSE GİYDİM HİÇ DEĞİŞTİRSİNLER İSTEMEZDİM’ isimli şiirini görüyorsunuz. Bu şiirin altında da diğer kişinin 'SENİN HABERİN VAR MI' isimli paylaşımını görüyorsunuz. Ancak bu paylaşımın fotoğrafını çekmiştim ve paylaşımın eski başlığı ‘KANDAN ELBİSELER GİYDİM’ idi. Anlaşılan o ki bu kişi kamufle etmek için yaptığı paylaşımın başlığını değiştirme gereği duymuş. Bu paylaşımın linki de şudur ve az önce kontrol ettiğimde paylaşım hâlâ yerinde durmaktaydı ve sizler de girip bizzat kontrol edebilirsiniz:

https://www.edebiyatdefteri.com/siir/1567846/senin-haberin-var-mi.html

Sezai Karakoç’un 12 dizelik şiirindeki dizelere 1'den 12'ye rakamlar koydum. Lütfen aşağıdaki diğer kişinin paylaşımındaki aynı numaralı dizeleri bir okuyup yapılanın intihal olup olmadığına kendiniz karar verin derim.

Ben Kandan Elbise Giydim Hiç Değiştirsinler İstemezdim- Sezai Karakoç

Kendinden birşeyler kattın (1)
Güzelleştirdin ölümü de (2)
Ellerinin içiyle aydınlattın
Ölüm ne demektir anladım (4)
Yer değiştiren ben değildim (5)
Farklılaşan sendin (6)
Sendin bana gelen aynalarla (7)
Sendin bana gelen sendin (8)
Artık ölebilirdim (9)
Bütün İstanbul şahidim (10)
Ben kandan elbiseler giydim (11)
Bundan senin haberin var mı (12)
---
Senin Haberin Var mı (Birkaç gün önceki adı KANDAN ELBİSELER GİYDİM) isimli paylaşım (BAŞLIĞI AYNEN ALMIŞ. SADECE BAŞLIĞA '–LER' EKİ GETİRMİŞ)

KENDİNDEN BİR ŞEYLER KATTIN (ŞİİRİN 1. DİZESİNİ BİREBİR ALMIŞ)
her şeyde sen vardın,
ÖLÜM BİLE GÜZELLEŞTİ (ŞİİRİN 2. DİZESİNİN SÖZCÜKLERİNİ YER DEĞİŞTİRMİŞ) ellerinin dokunuşuyla.
AVUÇLARININ İÇİYLE AYDINLATTIN,(3. DİZEDE SADECE ELLERİNİN SÖZCÜĞÜNÜ AVUÇLARIN YAPMIŞ, GERİSİ AYNI)
karanlık ne demekmiş, o an anladım.(4. DİZEDE SADECE ÖLÜM SÖZCÜĞÜNÜ KARANLIK SÖZCÜĞÜ HALİNE ÇEVİRMİŞ)
Ölümün soğuk yüzü değilmiş mesele,
YER DEĞİŞTİREN BEN DEĞİL,(5. DİZEDE –DİM EKİNİ ÇIKARMIŞ, DİZE BİREBİR AYNI)
FARKLILAŞAN SENDİN, (6. DİZE TIPATIP AYNISI)
SENDİN BANA GELEN AYNALARLA, (7. DİZE TIPATIP AYNISI)
SENDİN her gölgede beliren, (8. DİZEDE SENDİN SÖZCÜĞÜNÜ ALMIŞ)
ARTIK ÖLEBİLİRDİM, (9.DİZE TIPATIP AYNISI)
zaten her şeyin sonuna geldim.

BÜTÜN İSTANBUL ŞAHİDİM, (10. DİZE TIPATIP AYNISI)
şahidim bu kanlı sokaklar,
BEN KANDAN ELBİSELER GİYDİM,( 11.DİZE TIPATIP AYNISI)
geceler boyu susan rüzgarın tenimde bıraktığı iz,
belki de senin eserindi.
Sana söyleyemedim,
BUNDAN SENİN HABERİN VAR MI? (12. DİZE TIPATIP AYNISI)

Bu kişinin yaptıklarını hiç doğru bulmuyorum ve yaptıkları karşısında sessiz kalınması mümkün değildir. Türk Edebiyatının saygın kalemleri arasında bu kişinin yaptığı bu tür paylaşımlar Türk Edebiyatına büyük zarar vermektedir.

Bu şahsın bu tür paylaşımlarına yorum bırakan genelde sitedeki şiir sayıları 4000, 3000, 2000’in üstünde olan kişiler dikkati çekmektedir. Bu kişilerin ne yazık ki ya Türk edebiyatının büyük şairlerinin şiirlerinden bihaber oldukları ve sadece şiir adına bir şeyler paylaştıkları, ya da sitede paylaşılan şiirleri hiç okumadan intihal veya yapay zekâ ürünü olan bu tür paylaşımlar da dahil her zaman yaptıkları gibi kopyala yapıştır şeklinde yorum ekledikleri anlaşılmaktadır. Yoksa özellikle kendini şair olarak tanıtan hiçkimse intihal ya da yapay zekâ ürünü bir paylaşıma bile bile beğeni veya yorum bırakamaz.

Ayrıca daha önce benzer davranışlar yapan herkese uygulandığı gibi bu kişinin üyeliği mutlaka biran önce iptal edilmelidir.

Saygılarımla.
Halit Durucan
Halit Durucan, @halitdurucan
13.11.2024 00:16:12
Haklısınız hocam. Bir şairin dizelerinden birini ya da bir kaçını kendi şiirine montajlamak etik değildir. Bazen fark ediyorum ki bu montaj cümleler ya da imgeler sırıtıyor. Montajlamak şiire düşkün bir şairin akli melekelerinin gelişmesine de engel olur. Güne düşen bu güzel yazınızı ve sizi selamlıyorum.
Çağdaş Durmaz
Çağdaş Durmaz, @cagdasdurmaz
12.11.2024 20:55:28
10 puan verdi
Çok güzel bir konuya değinmişsiniz efendim. Bir keresinde benim şiirimi birebir alan birine denk gelmiştim sosyal medyada pişkince bana kelimeler sizin tekelinizde mi dedi. Tabii ki kelimeler kimsenin tekelinde değildir dedim örneğin ; Gönül bahçelerimin sultanı cümlesini örnek gösterdim , siz bu cümleyi birebir kullanırsanız hırsızsınızdır lakin aynı kelimeler ile başka bir cümle kararsanız kelime cambazısınızdır dedim. Nasıl yani dedi şimdi buradaki kelimeleri kullanıp başka bir cümle siz kurun da görelim dedi. Bahçelerimin gönülden sultanı diye bir cümle kurdum , dondu kaldı...

Yani demem o ki üstat , kelimeler gerçekten de özgürdür herkes kullanabilir lakin kendine özgü bir cümle ve dize içinde....

Saygılarımla üstat...
C.Mıhcı
C.Mıhcı, @c-mihci
12.11.2024 19:07:24
Şair dost ;
Şöyle bir soru sorsam ki bu soru tüm edebiyat platformları için geçerlidir:
“Bir dakika içinde,üç adet dünya klasiği sayabilir misiniz “
Sorunun cevabını herkesin kendi iç birikimine bırakıyorum.
Şiir ;bilgi,gözlem,duygu,kurgu ve teknik olarak edebiyat kuralları içinde edebi bir metindir.
Nazım Hikmet,Kuvayi Milliye Destanı’nı yazmak için yüz’e yakın kitap okumuştur.
Yukarıda yazdığım sorunun en yalın cevabı bu olsa gerek diye düşünüyorum.

Yani bu emek çalınması,böyle bir yaşam formasyonu içinde tüm bunlar oluyor ve olacaktır.
Almış şairin dizesinin bir satırını bir kelimeyi değiştirip şiir diye ekliyor ve buna esin diyor.

Bu aleni ve pişkin utanmazlığa ne denir ki.

Güzel bir noktaya değinmişsiniz
güzel bir deneme yazısı

Kutlarım

Sevgiyle kalın.
Believe_TülAySLAN
Believe_TülAySLAN, @believe-t-layslan
12.11.2024 18:14:05


Şiir ya da yazı bir başkasının duygusuna el sürmek kadar iğreti hiçbir şey olamaz ve bunun kesinlikle hoş görülecek bir yanıda olamaz.


Kadavra artıkları ile beslenen bir ruhunda Tanrı kaynağı artık 🙅🏼♀ olmaz.


Emek verenler ve yapay zeka ve birilerinin emeğinden beslenenler olmak üzere üçe ayrılıyor
Şair ve yazarlar.


Y.Z düşen kendi değildir 🧬DNA artık yapaydır
Beslenenler ise gidip helallik almadıkça sakın ölmeye kalmasınlar
Zira dirilişleri malum bilinen cehennem olmayacak 👁 Çok daha kötü bir ceza ile başka
Bir şeye evrilecekler



Hımmm eğer bir kul Rabbinin onun her şeyinde olduğunu bilse o zaman hiçbir şey olmaz 🙅🏼♀
Ya da inancı her ne ise




Burda birilerinden benden ondan bundan alındığını
gördüm.
Kimsenin de sesi çıkmıyor
Hatta tam tersi
Gidip alkış tutuluyor yahu bariz belli kimden olduğu.
Ya da şiirleri okumuyorlar bir çoğunun okuduğunu
düşünmüyorum
Al gülüm ver gülüm imame tekkesi komedi salt yaşayan ölüler mezarlıkları
Tabutlarından birbirlerine pas vererek girip çıkma gösterimi 😶🌫
Ben benden beslenenlere hakkımı helal etmiyorum
Asla 🙅🏼♀



Toprağın içi boş değil
Yedi sır kapısına açılan alemin makamıdır




Eyvallah Borancım
Sevgi ışık kalbinde hep parlasın 🍃🕊🪽



CaNMaYBuL
CaNMaYBuL, @canmaybul
12.11.2024 16:03:40

artık birçok yazan kişi, şairlerin şiirlerini çalmıyor, aksine bu uğraşı bıraktılar; şimdi chatgpt’nin üretkenliğini kullanıyorlar. sizin değindiğiniz konu eskide kaldı. yığranmış, köhnemiş ve hazırı dahi tüketen; hayal gücünü yitirmiş insanların çoğunlukta olduğu bir dünyaya hoş geldinizzzz.


Deryada bir zerre
Deryada bir zerre, @deryada-bir-zerre
12.11.2024 15:43:38
Çok önemli bir konu kaleme alınan
Malesef bu yapılıyor ve yapanlar daha çok alkış alıyor özellikle de bu sitede

Saygılar kutlarım sayın Boran
neneh.
neneh., @neneh-
12.11.2024 13:23:06
10 puan verdi
Anlamlıydı. Hukukta adi suç sayılan hırsızlığın edebiyat dünyasında bilmeden ya da önemsenmeden kurdele ile ödüllendirilmesi daha da cazip hale getiriyor bu durumu sanıyorum.Altı yedi sitede yazan ve başarıları dolayısıyla taltif edilmeyi bekleyenler olduğu müddetçe bu durum sürer gider.İfşa edildiği halde yaptırımla karşılaşmayanlar olduğu gibi bir de onları küfri bir inatla savunanlar da olduğu müddetçe ila nihaye sürer gider.Üstada saygıyla.
Beyza007
Beyza007, @beyza007
12.11.2024 12:38:58
10 puan verdi
Tabi şiir yazamıyorsan yazma bu hırs nedir şiiri çalanlarda anlamadım.
Hergün insan şiir mi yazar? Nasıl ilham gelir?
Günlük olaylarımı yazarlar?
İyi şairlerin kitap çıkarmasını tavsiye edebilirim şiir hırsızlığına karşı.
Masal Evreni
Masal Evreni, @masal-evreni
12.11.2024 12:31:59
10 puan verdi
Ya evde yoksan '' şiirini '' Ya hanende değilsen ?'' yazana ne demeli?. Bir de başlıklar var hocam. Dikkat çekmek, daha çok okur"kazanmak' için yapılan aşırmalar.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
12.11.2024 11:57:23
Beğeni:
28
İzlenme:
1080
Yorum:
17
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.