Kendini Tanıma Yolculuğu: İç Dünyamıza Açılan Kapıyı Aralamak

• 5 Kasım 2024 Salı 11:17:47

Hayatımda öyle anlar oldu ki... Küçük bir detay, bir söz ya da göz ardı ettiğim bir his, beni beklenmedik yerlere taşıdı. Bazen, günlük hayatın koşturmacası içinde hislerimizi bastırarak devam ediyoruz. O an ne hissettiğimizi bile tam anlamıyla fark edemiyoruz; öfkemizi, sevincimizi, kırgınlığımızı göz ucuyla geçiştirip yolumuza devam ediyoruz. Ama dönüp geriye baktığımda, kendime bile anlatamadığım o karmaşık duygularla yüzleştiğim zamanlar oldu. İşte böyle anlarda kendime aynı soruyu soruyorum: Gerçekten kendimi tanıyor muyum?

Bu soruyu sormak başta tuhaf geliyor; fakat zamanla bu içsel sorgulamanın insanı hafifleten bir yanı olduğunu keşfettim. İçimizde, belki henüz fark etmediğimiz, keşfedilmeyi bekleyen kocaman bir dünya yatıyor. Bu dünyaya ulaşmanın ilk adımıysa, kendimize biraz kulak vermekten geçiyor. Bu yolda bana en çok yardımcı olan şeylerden biri, her gece baş başa kaldığım "Duygular Günlüğüm" oldu. Günün sonunda sadece birkaç dakikalığına bu deftere dönüp kendime şunu soruyorum: Bugün neler hissettim? Öfke mi vardı, sevinç mi, kırgınlık mı?

İlk başlarda zorlanıyordum, sanki kendime yabancıymışım gibi geldi. Ne yazacağımı bilemediğim günler oldu. Ancak günler geçtikçe, kendimle daha yakından tanışmaya başladım. Bir sabah yaşadığım küçük bir olayın beni neden bu kadar öfkelendirdiğini yazdım. Düşündüm; aslında o öfkenin altında yatan şey, adaletsizliğe tahammülsüzlüğüm ve sevdiklerimi koruma içgüdümdü. O gün, içimde keşfetmediğim bir yanımla tanışmış oldum.

Duygularımız, bize ayna tutuyor. Öfkemizi, kırgınlığımızı ya da sevincimizi sorguladığımızda aslında kendi içimizde saklı inançları, değerleri ve beklentileri buluyoruz. Bizi üzen bir olay, belki de içten içe duyduğumuz sevgi ihtiyacımızı ya da yalnızlık hissimizi açığa çıkarıyor. Bu duygular sadece gelip geçici değil; daha derin, köklü bir anlam taşıyorlar.

Bu yolculuk kolay değil; çoğu zaman yüzleşmesi zor duygularla karşılaşıyoruz. Ama her küçük adım, iç dünyamızda büyük değişimlere yol açıyor. Bir gün aynaya bakıp kendimize “Sen değerlisin, hislerin anlamlı,” diyebildiğimizde, içsel gücümüzü yeniden keşfetmiş oluyoruz. Zamanla, çevremize de daha duyarlı hale geliyoruz; çocuklarımızla, sevdiklerimizle daha sağlıklı ve derin ilişkiler kurabiliyoruz. İçimizdeki o küçük çocuğa “Merhaba” dediğimizde, saklı umutlarımız ve sevgimiz de yeniden uyanıyor.

Sonuçta, kendimizi tanıma yolculuğu, kendimize verebileceğimiz en değerli armağan. Bu yolculuk, sadece içsel bir huzur değil; aynı zamanda çevremize de ışık saçan bir özgürlük getiriyor. Hepimiz, içimizde büyük bir potansiyel taşıyoruz. Gelin, kendimize bir "merhaba" diyerek başlayalım bu yolculuğa. Belki de bu küçük adım, hayatımızda bambaşka bir kapıyı aralayacak.

Aile danışmanı
Selda İyiekmekci(Erdoğan)