- 264 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
BEN ARTIK
Öyle bir yerde, öyle bir haldeyim ki; bazı şeylere artık sabrım yok.
Bu sabırsız biri haline dönüştüğüm için değil, aksine hayatımda artık beni mutsuz eden ya da yoran şeylere vaktimi harcamak istemediğimdendir.
Laf sokmalara, haddinden fazla eleştirilere ve hangi konuda olursa olsun haksız talep ve beklentilere sabrım yok artık benim.
Beni sevmeyen insanları memnun etmeye, onları sevmeye çalışmaya ve bana selam bile vermeyen insanlara zorla selam vermeye, onlara insanlık öğretmeye gücüm kalmadı.
Yalan söyleyen, samimiyetsiz ve beni yönetmek, yönlendirmek için her türlü mobing uygulayan, insanlara tek bir dakika bile tahammül edemiyorum.
Toptancı yargılardan
Ahlakçı bakışlardan
Ahlakı bir tek bedene indirgeyen, içini bir tek cinsellikle dolduran insanlara
Oyunların, iki yüzlülüklerin , sahtekarlıkların, ucuz övgülerin- haksız egoların olduğu ortamlarda bir saniye bile bulunmaya tahammülüm yok artık.
Hele hiçbir şeyden haberi olmayan, tuzu kuru insanların çok bilmişliğine ve hatta bilenlerin bile mütevazi olmayışına, sürekli ahkam kesmelerine sabrım yok, kalmadı benim...
Sanatın, sanatçının yüceliğini kavrayamayan, dilini anlayamayan, yenilenmeye, değişim ve dönüşüme açık olmayan sözde muhafazakar insanlarla da bir arada olamıyor,
Aynı şekilde onların boş dedikodulara da bulaşmak istemiyorum.
Farklılıklara açık, tahammülü olmayan, insanları sürekli birbirleriyle karşılaştıran, kendilerine benzemesi için her türlü telkini veren insanlardan da hoşlanmıyorum. Sadakatsizlikten, ihanetten, zora gelince herkesten önce gemiyi terk eden insanlardan da hoşlanmıyorum .
Farklılıklardan, hatta zıtlıklardan oluşan bir dünyanın mükemmelliğine inanıyorum ben( tıpkı Tanrı gibi), bu nedenle katı ve toleransı olmayan insanlardan da kaçınıyorum.
Kendinden başka hiçbir canlıya yaşam alanı bırakmayan, bencil, ben merkezcil, dünyanın bir tek kendi ekseni etrafında döndüğünü sanan, gözleri henüz kapalı fakat her şeyi çok iyi gördüğünü sanan manipulatif insanlardan da mümkün olduğunca kaçıyorum.
Bana kendimi olduğumdan daha iyi hissettirmeyen , cesaretlendirmeyen, sürekli aşağı çeken, olduğum gibi kabul göremediğim,
Sınırlarımın tanınmadığı, üretkenliğimin sınırlandırıldığı, kendiyle vakit geçirmeyen insanların
kaliteli yalnızlıklarımı boş lakırtı ile protesto ettiği ortamlarda olamıyor, o insanlarla bir arada kalamıyorum artık ben.
Gerekli/gereksiz yermeler beni üzüyor, abartılar beni şaşırtıyor. İnsanların bir yerlere gelmek için birbirini basamak olarak kullanması delirtiyor artık.
Açın halinden anlamayan, toka yalakalık yapmak için taklacı kuşlar gibi bin takla atan, hele de beni, iyi niyetimi, sabrımı, sevgimi, aşkımı hak etmeyen insanlarla asla bir arada olamıyorum artık.
Yapmacık olamıyorum.
Yalan söyleyemiyorum.
’Miş’, ’muş’ gibi yapamıyorum.
Sanırım ben artık, bu gezegende yaşamıyorum...
Eğer sen de tüm bunlara ben gibi tahammül edemiyorsan,
Her şeyin mümkün olduğu bir yer biliyorum ben!
Hadi! Tut elimi
Benimle gel!
Özlem SABA
YORUMLAR
:)
ilahi yazar, görmek için önce bakmak mı gerek bilemesem de,
yorumlara bakmayla başlayabilirsin bence sen, gerçek, dünya ne diye:)
sadece işine geleni alıp,
ve oysa manifestosunu yazan birine içinde cinsellik geçtiğinden ahlak diyenler !
ha bir de,
herkes gibi bir nokta da ben de sıkılıyorum,
kader mi bu diye örneğin hep sizi okumak,
çok mu yoğunsunuz okunduğumu düşündürmeyecek kadar.
eyvallah.
Beyza007
avcunuza taş doldurup beğenmediğiniz yazıları taşlıyor, işinize gelenlere methiyeler diziyorsunuz. kimsede size ses çıkarmıyor, özelliklede müslümanlara,
bakmak, görmek falan deyip gülmüşsünüz bende size üzüldüğümden yazayım, bu yazıyı yazanın ne kadar da bayan üye olduğundan eminsiniz..