... ama bu fırsat kaçmaz.

• 13 Ekim 2024 Pazar 10:37:13

Hasan ile Abdi fabrikanın nem, rutubet ve havasızlığından solan çehrelerine, belediye parkında üzerine oturdukları banklarda ya da mahalle kahvesinde nefes aldırıyorlar. Eskilerin "azap, şimdikilerin "çağdaş köleler" dediği emekçilerin önünde yeni düzenin getirdiği fırsatları kahvede masaya yatırıyorlar. Konuşulanlardan çıkardığım neticeler: Atılacağımız düzen sayesinde köleliğin suratına şamarı indireceğiz. Çakıl taşlarının altında güneş görmemiş cılız sarı otlar gibi yaşamayacağız.Yarı gıdallığa , yarı vitaminliğe son. Bizi sarartıp solduran tüm taşları ve de kayaları üzerimizden atacağız..Bizimde dalımız budağımız olacak. İmkanlar, fırsatlar bizim için seferber edilmiş: E- ticaret, sanal para, sanal kumar, borsa...

Uzun süredir kahvede ana gündem: Borsa Hasan Çayını yudumladıktan sonra uzun muhebettin sözünü sürdürdü:

-Gecen yıl piyasa değeri 173 TL olan Fulr firması, yıl sonunda tamı tamına 9.945 TL’ den tavan yaptı.
–Yani
–Yanisi şu Abdi, eğer geçen yıl elli binlik bir hisse alsaydım şuan iki milyon sekizyüz yetmiş dört bin TL olmuştu. Bir yıl içerisinde paramız yaklasık ellisekiz kat artmıştı. Abdi, bu işleri uzun vadede oynayacaksın, uzun vadede.
– Doğru Hasan. Ben gece gündüz takipte kalıyorum ki al-sat yapayım.Yoksa güme giderim.Ticari zekamızı geliştirmemiz lazım.

Hasan ile Abdi’nin muhabetlerini günlerdir avel avel dinliyorum. Ne anlatıyorlar birbirine? Dijitallige alıştım da. Borsa dedikleri nedir?
Birisi Uçak firmasından hisse aldım diğeri uluslararası şirkete ortak oldum. Gıda, içecek çimento, demir firmaları... Abdi ile Hasan fabrika köşelerinde çalışan iki kıçı kırık işçi. Hisse, portföy, temettü muhabbetleri hayra alamet ola inşallah.

"Lan gömü mü buldunuz?
Şirket, holding falan filan hayırdır." Dedim

Adamlara borsa muhabbetlerinin verdiği heyecan sualimi cevapsız bıraktı. Fisansal değer hesapları, köşeyi dönme planlarının göğüslerinde açtığı lort olma gerilimi, zabt edilecek gibi değil. Hasan çok bilmiş bir edayla muhabbeti derinleştirmeye devam etti.
–Günümüz şartlarında yoğun talep gören ve geleceği oldukça parlak olan enerji, teknoloji ve savunma sanayiinede el atmalı.

Abdi sanal paranın geleceği konusunda görüşleri gelecekte dünyanın evrileceği yer bakımından önemli. İlgimi çekti. Bizim Abdi ne ara öğrendi bu bilgileri. Ticari kabiliyet dedikleri işte bu.

Muhabbet öyle koyu öyle bilgiç ilerliyor nice değme ekonomistler, İMKB uzmanları, küresel zenginler, bu masada konuşun Hasan ile Abdi’nin yanında cahil kalır. Kendime, "oğlum Hilmi zaman değişmiş, safsın. Arkadaşların ilerici, sen geri zekalısın" dedim. Bilgisizliğimin verdiği mahcubiyet ile başımı öne eğdim. İçimden de biriktirme hırsı, yaşadığım sefil hayattan kurtulmanın fırsatlarını Mobil internet, borsa ayaklarıma değil, parmak uclarma getirmiş." Diyorum. Birkaç hisse alma fikrinin nazlı kıvılcımları beynimde şaklamaya başladı. Dünyanın zenginlerine ortak olma sevinci, imkanı... Artık zenginlerin malı biz züğürtlerin çenesini yormayacak. Kendi paramızı, kendi birikimimizi konuşma zamanı geldi. Kendimizi konuşacağız.

Hasan ve Abdi’nin vesilesiyle daha önce sosyal medya sonra mobil internet kullanmaya başlamıştım. Dijital dünyanın "mezhebi geniş" sanatçı ve maken arkadaşlarım bile var.

Yüreğimin yarısı arkaik zamanlarda diğer yarısı dijital dünyamızda. İki zamanın dilemmasında gidip geliyorum. Eski zamanları yırtarak parçalamalı bir kenara almalıyım. Dedemden beri maişetimiz, ışkın, lor peyniri, buğday... Hüdayinabit hayat bana yetmiyor mu? Doğa yetmiyor mu? En kötü huyum kovuklarda keklik avlamak, su gözelerin sakası olmak yetmiyor mu diyorum... Tedirginim ama bu yeni imkan, bu olanak, bu fırsatlar...

Neden şehre indik? Yani şehrin kenar mahallesine. Köyden farkı yok. Tek fark çobanlık, tütün saplamak yerine tekstil fabrikalarında kilot dikiyoruz. Damak tadımızı süper marketler bozdu. Asiliğimizi asıllığımızı makineye kurban ettik. Yeşil kurbağanın sesleri yerine, fabrikaların sesleriyle uyanıyoruz. Organize sanayiinin boyası ,kimyasalları bedenimize, ruhumuza sinmiş.

Oysa Koyümüz!

Koyümüzde elimizi sürdüğümüz en tehlikeli şey sığır kuyruğu otuydu.( Kürtçe golmosi) oda şifa niyetine satıyor bu şehrin varoşlarında. Eski Parçalanmış bir bütünüm, bir yarım alınterinde diğer yarım İçimde kıpraşan konfor, lüks, oturduğum yerde alın teri dökmeden kazanacağım paralar imkanlar bu fırsatlar kaçmazda. Böyle yarıya bölünmüşken o uğursuz Hasan sözü sürmeye devam etti:

– Hilmi gel senin Mobil internetini bildirimlere açalım. Anlık bildirimler gelir kendinde takip edersin. Ok işareti kırımızı olan firma düşüşte. Yeşil olan ise kâr yapmış oluyor. dedi
– Akıllı telefon, akıllı bankacılık. Diyerek araya girdi, Abdi.

Uçak firmaları nere, ben nere. Hayatımızda uçak gördük mü? Hayır. Uçağa bindik mi? Hayır. Diyelim hisse aldım uçağa binebilecek miyim? Hayır. Binmedigim uçakların nasıl ortağı olacağım. Ben Tofaşkıma kavuşana kadar neler çektim. Şimdiyse ulusal ve uluslararası ticaret ortaklığından bahsediliyor. Yarım aklım bu borsa mevzusunu kaldırmıyor bir türlü. Ama paralar mevduat... Bu fırsatlar, imkanlar, ticaret...

-Korkma artık global dünyadayız. Oturduğumuz yerden dünya ile iletişime geçebiliyoruz. Böyle şeyleri kabul etmelisin dedi. Hasan
– Dijital dünyada artık bir gerçeklik.
–Yani sizde haklısınız bende bu dünyanın sakiniyim.
–Değil mi?

Hayattan çelme yememek için Dijital çağa ayak uydurmak lazım. Masaya Telefonumu tak diye indirdim:

– Al Hasan, al telefonumu gereken ne ise yap. Bildirimi bindirimi hepsini ayarla.
–Ver Hilmi, gör bakalım şu borsada ne paralar dönüyor. Millet neler kazanıyor.

-Telefonuma bildirim geldi.-

" Fulr firması halka arz için son gün. Hisse senedi için Mobil internetten halka arza katılım sağlayabilirsiniz" Büyük fırsatın son günü!

Portföy hesabım var, istediğim şirkete ortak olabiliyorum, ne güzel nimet.Taş atıp kolum yorulmuyor. Maaşımı hisselere yatırıyorum. Tarihin hiçbir döneminde biz ırgatlara, fabrika işçilerine, memura böyle bir imkan verilmemişti. Parya takımı olarak isimlerini TV de duyduğumuz zenginlerin ortakları olabiliyoruz. Dünyam dijitallilk sayesinde iyiden iyiye genişledi. Kısa yoldan zengin olma, sosyal medya araçları üzerinden fenomen, meşhur olma aşkı; Zenginlerin artistlerin mankenlerin büyüsü... Beni büyüledi, büyüledi, bütünledi. Böyle fırsatlar kaçamaz.

Çirkinleşmişliğim, düşüşüm, zilletim güneşim kara kavruk çocuğu olduğumu unutturdu. Kazanca, kolaya bedavacılığa bütünledim kendimi.

( İki ay sonra Fulr firması iflas etti. kamuoyuna öyle bir duyuru yaptı.)

Bugün evime haciz memurları geldi.Tofaşkımı çekiciye bindirdiler, yan yan halka arz etmeye götürdüler.

Dün fırıldak arkadaşım Hasan intihar etti.
Abdi’yi karısı evden kovdu.
Bense tüm sınıfların arka sıralarında fırsatlar bekliyorum hala...

Abdulvahap Sert