- 170 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
BÜYÜK ADALET ŞURASI TOPLANMALIDIR
BÜYÜK BİR YARGI ŞURASI TOPLANMALIDIR
Bir Yargı Atasözü derki:
“Hukukun kevgire döndüğü bir ülkede insanlar maymuna döner.”
Yargı şurası derken üç beş hakim savcının birkaç avukatın ve bakanlık personelinin göstermelik toplantılara alınıp konuşulup çay içildiği toplantılar anlaşılmasın. Yanlış kadrolarla doğru teşhisler ortaya konulamaz.
Yargının kılcal damarlarına kadar sirayet edilmiş ve gerekirse her adliyeden seçimlerle tespit edilmiş en az 100 adli yargı hakim, (yarısı hukuk yarısı ceza hakimi olmak üzere) en az 50 Cumhuriyet savcısı ve en az 25 idari yargı mensubu ile üniversitenin hukuk fakültelerinden öğretim üyelerinden ve baroların gösterdiği temsilcilerden ve hukukçu milletvekillerinden oluşacak uzun bir çalışmayı gerektirecek bir yargı şurası tertip edilmelidir. Peki bu şuraya gerek var mıdır? Bu şuraya ne gerek var diyenlere cevabım, “adalete güven neden utanç verici bir halde.”
Konunun daha iyi anlaşılması için su sorulara cevap verilmelidir.
SORULAR
1-Bugünkü yargı ihtiyaca cevap vermekte midir?
2-Dünya standartlarına göre Türk adaleti nerededir.
3- Dava sayıları neden nüfus artış hızının kaç be kat üzerindedir
4- Yargı topluma neden güven vermemektedir?
5-Türk ceza hukuku sistemi suç işlemeyi önleyen bir vasıfta mıdır yoksa suç iradesini pekiştirmekte midir?
6-Bugünkü yargının en büyük sorunu nedir?
7-Bu sorunların çözümünün önündeki engeller nelerdir?
8- Yargısal sorunlar çözülmek istenmekte midir? Yoksa bu tablo herkesin işine mi gelmektedir.
9-Teşhiste mi bir sorun vardır tedavide mi bir sorun vardır
10-Cezanın caydırıcılığı varsa bir sanık neden 15 kez aynı suçu işlemektedir.
Uygulayıcılardan elde edilen raporlar acilen bakanlıktaki bir kriz masasında ayıklanarak sistem ve mevzuat zaafiyeti ortaya konulmalı. Mevzuatla ilgili sorunlar için derhal mevzuat değişikliğine gidilmeli.
Sistem sorunları için acilen bütün dünya hukuk sistemleri ve tarihimizdeki yargı sistemleri gözden geçirilerek bir sistem rehabilitasyonuna ihtiyaç vardır. Bunun yanında yetersiz kadrolar derhal tasfiye veya ıslah edilmelidir. Tüm kadrolar verimlilik testine alınmalı ve verimli olmayan kadrolar işbaşından uzaklaştırılmalıdır. Devlet kimsenin tekelinde değildir. Hiç kimse adaletteki kaosun vebalini başkasına yükleyemez.
Bir cinayet dosyasıyla karı koca arasındaki bir hakaretin dosyasının usulü aynı usule tabi olamaz
Yetersiz kadrolarda takviye ve ıslah yoluna ayrıca bu çalışmaların sonuçları üçer aylık periyotlarla izlenmeli ve sonuç alıncaya kadar takip edilmelidir. Sonuç alınmayan sistem revizyona tabi tutulmalı sonuç alınıncaya kadar ısrarla takip edilmelidir.
26 yıllık bir hakim olarak şunu ifade edebilirim ki bugünkü sistem tankla sinek avlamaya odaklı bir hale dönmüş durumda.
ADALETTE YAŞANAN SORUNLARDAN ÖRNEKLER
1-Bir sanığın bir kamu kurumunun mührünü 15 kez pervasızca kırması sizce ne anlam ifade ediyor. Bu adam devlet otoritesini kaale almadığını gösteriyor mu? Bir insanın devleti kaale almaması o devletin icrasındaki bir zaafiyetten kaynaklanır. İnsanların vicdanında bu otorite zayıflığı duygusu oluşursa hiçbir kural uygulanamaz hale gelir.
2-Bir telefon bayisi tam 70 kez sahte telefon hattı çıkarmış. Her birini bir ücret karşılığında çıkarıyor adama sistemin verdiği ceza ön ödemelik cezalardan 1000 lira. Adam Belki bu hattı 20 bin lira karşılığında çıkarıyor. Düşünün devlet adama rant zemini hazırlamış. Böyle bir sistem olabilir mi? Oysaki bu suç resmi belgede sahtecilik suçu. Ancak içtihatlarla işi bu noktaya getirdiler.
Sahte hatların telefonu telefon dolandırıcılığı ve örgüt suçlarında kullanıldığını hepimiz biliyoruz.
3- Çekişmeli boşanma davaları insanlara artık bir eziyet halini almış. Oysaki hukuk insanların huzur ve refahı için var. Eziyet eden sistem hukuk değil zulümdür. Eğer iki tarafta boşanmak istiyorsa boşanma davasını uzatmanın kime ne faydası var.
Önce tarafların boşanmasına karar verilir sonra davaların diğer ferileri devam eder ben boşanma davası 9 yıl sürdüğü için evlenemeyen ve bir yuva kurumayan yaş geçince de evlilikten vaz geçen bir yargı mensubu biliyorum. Bunun vebalini kimler nasıl ödeyecek.
Bir de boşanma davası boyunca sadakat yükümlülüğü arıyoruz ki bu tam evlere şenlik. Ya boşanma kararı derhal uygulanmalı yahut dava açıldıktan bir süre sonra sadakat yükümlülüğü ortadan kalkmalıdır.
4-6284 sayılı kanuna dayanılarak Evden uzaklaştırmalar tam bir sorun yumağı. Kadın eşini kışın ortasında evden uzaklaştırıyor adamı kalacak yeri yok. Asgari ücretle geçiniyor. Hem ailesini geçindirmek zorunda hem dışarda kalacak yer bulmak zorunda. Devletin bu insanlara kalacak yer temin etmeden bunları evden uzaklaştırması yeni sorunları beraberinde getirmektedir. Bu durum insan haklarına aykırıdır.
5-Yaralama, tehdit ve hakaret vs. gibi suçlarında acıyı çeken mağdur. Lakin parayı alan devlet. Burada cezanın verilmesi gereken adres mağdurdur. Mağdur hukuk mahkemesinde dava açmaya zorlanmamalıdır. Zira mağdur durduk yere mağdur olmuştur. Sokakta her gelip sataşana karşı dava açmaya kalkmak insanın gücünü aşan bir durum arz edebilir.
Zaten hükmün sonunda HAGB ve erteleme gibi kararlar mağduru bir kez daha mağdur ederken sanığın daha pervasız hale getirmektedir. .
Cezaların infazında çok büyük problemler var. Ceza’nın şahsileştirilmesinde büyük problemler yaşıyoruz. Bir kere suçu ilk kez işlemiş insanla kaşarlanmış bir sanığı aynı yargılama sistemi içerisinde aynı muameleye maruz bırakmak gerçekten iki taraf içinde sıkıntılı bir durumdur.
Önceden sulh ceza mahkemeleri vardı. Tarafları uzlaştırma odaklı yargılama yapılıyordu. Bence bu mahkemeler yeniden hayata geçirilmeli basit yargılama usulü uygulanmalı ve davalar daha hızlı sonuçlandırılmalıdır.
Buradan yargının karar vericilerine seslenmek istiyorum acilen hiç kimsenin tesiri altında kalmadan yargının kendi dinamiklerinden oluşacak bir sistemle üzerinde çok iyi çalışılmış bir programla Ankara’da asgari bir hafta sürecek uzun süreli bir yargı şurası toplanmalı yargı şurasındaki alınan kararlar raporlar öneriler bir kriz masasında değerlendirilmeli ayıklanmalı ve bir periyot halinde sisteme enjekte edilmelidir.
Asi takdirde Türk yargısı sendelemeye ve sorun üretmeye devam edecektir.
Necati DAŞTAN
Kayseri Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi
([email protected])
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.