- 176 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
TÜRKİYE VE ŞER GÜÇLER
TÜRKİYE VE ŞER GÜÇLER
Türkiye şer güçlerin kuşatmasında. Şer güçler birleşerek bu yükselen değere saldırıyor. Her türlü entrika onların işi. Tek hedefleri var; Türkiye’nin parlayan yıldızını söndürmek. ‘Dünya beşten büyüktür’ diyen sesi susturmak.
Bu Siyonist kuklası Birleşmiş Milletlerin beş büyükleri yeni bir rakip istemiyor. Bu dünyayı inim inim inleten gangsterler çetesi ve onların gizli başkanı Siyonist Yahudi bu zulüm düzeninden asla taviz vermiyor, vermeyecek. Bu zulüm ve sömürü düzeninin sürmesi için ellerinden geleni yapacaklar. Gereğinde birbiriyle kavga yapacak, ama aralarındaki gizli konsensüsü hiç bozmayacaklar. Çünkübu beşli Yeni Roma’dır ve Roma demek zulüm demek, Roma demek kan demek, Roma demek gözyaşı demektir. Hatta Roma demek açlık demek, Roma demek kıtlık demek, Roma demek karışıklık ve kargaşa demektir.
Bu gün dünyanın neresinde bir terör varsa onların eseri, dünyanın neresinde bir katliam varsa onların eseri, dünyanın neresinde bir jenosit yaşanıyorsa onların eseridir. Bu yüzden de dünya üzerinde Osmanlıdan beri terör, katliam, jenosit ve karışıklık hiç eksik olmamakta, dünya sürekli bir kaosa sürüklenmektedir.
Kızılderili soykırımı gün gibi ortadayken sürekli Nazi kamplarının gündeme getirilmesi, Stalin’in Sibirya’ daki Tatar ve Ahıska Türklerine uyguladığı jenosit dururken uyduruk Ermeni zulmünün sürekli gündemde tutulması, asıl mağduriyetlerin küllendirilmesi, yapay mağduriyetlerin yaratılması bu uluslararası zulmün sürdürülmesi için gerekli araçlardan yalnızca bir tanesidir.
İşte bunun için Türkiye susturulmalıdır. Mazlumların sesi olmaya aday olan tüm cesur sesler kısılmalıdır. Işid bunun için icatedilmiştir. PKK bunun için yıllar öncesinden devreye sokulmuştur.El-Kaide bunun için var edilmiştir. Darbeler bunun için vardır. Ordular bunun için ele geçirilmiştir. Demokrasiler bunun için kesintiye uğrar sürekli. Basın bunun için sürekli elde tutulmakta, beslenmekte, gizli ajanlar v paralı kalemler sayesinde istenen kamuoyu oluşturulmakta, anarşi onlar sayesinde pompalanmakta ve kargaşa planları yürürlüğe konulmaktadır.
Gizli servisler ve Gladyo bu düzenin sürdürülmesi için vardır. İstihbarat örgütleri ve kontrgerilla bunun için çalışmaktadır. Bu şer güçler dört koldan hareket etmekte, tek merkezden yönetilmekte, sosyal medya bu amaçla kullanılmakta ve onlara göre tehlike arz eden güçler bertaraf edilmektedir.
Uluslararası sermaye bu işin finansmanını yapmaktadır. Borsalar maniple edilmekte, döviz ve altın bu amaçla kullanılmaktadır. Dünya devletlerinin tepe noktasındaki kukla yönetimler bu amaçla istihdam edilmektedir.
Bu şer güçler hala zinde ve ayaktadır ve oldukça da güçlüdür. Bunlara karşı duracak bir güç –Allah’tan başka- görülmemektedir. Bazı yürekli insanlar bu gidişe başkaldırmakta ve hemen başları ezilmektedir. Bazı vicdan sahibi kişiler seslerini yükseltmekte, ancak bu sesler anında kısılmakta, sahipleri bertaraf edilmektedir. Ancak zulüm ilelebet payidar olmayacaktır. Bu zulüm de bir gün muhakkak sona erecektir. Elverir ki bazı vicdan sahipleri ve Allah erleri bu zulme başkaldırsın.
Cahiliye zulmüne başkaldıran Efendimiz ve ashabı, Firavun zulmüne başkaldıran Musa ve arkadaşları, Nemrut’a ve kurduğu zulme başkaldıran İbrahim a.s. ve dostları, ad ve Semud ’un sapıklıklarına karşı koyan Lut as ve arkadaşları, sapkın Yahudi kavmini doğru yola çağıran İsa ve Havarileri ve ahir zamanda Deccal ve ordusuyla savaşacak Mehdi as ve ona uyacak olan Müslümanlar…
İşte Türkiye’nin yakın yüzyılda başına gelen belalar ve yaşanan sıkıntıların serencamı. Yalnızca Türkiye’nin değil, İslam alemi ve mazlum tüm milletlerin başlarına gelen bütün sıkıntıların, dertlerin, buhran ve bunalımların ana kaynağı. Bu kaynak kurutulmadıkça, dünyaya yeni düzen verilmedikçe, İslam birliği kurulmadıkça bu zulmün sona ermesi imkansız.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.