- 164 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
İNSANLIK DERSİ YAHUT BİR MUHAVERE
- İnsanı, hayvanlardan ayıran temel fark ‘insan’ olmasıdır!”
- Nasıl yani?
- Nasıl olacak? İnsan varlığına, yaradılışına özgü niteliklerden söz ediyorum.
- Neymiş onlar?
- Bana niye soruyorsun? Sen ‘insan’ değil misin?
- İnsanım!
- O zaman... Kendinde olan hasletlere bak, ne kadar ‘insan’ olduğunu gör!
- Ya eksiklerim için?
- Aklın ve sağduyun yok mu? Onu da ‘fazlası’ olanlardan keşfet!
- Bunun için ne yapmalıyım?
- Gayet basit! Öncelikle ‘insanlığı eksik’ olanlardan uzak dur!
- Nasıl anlaşılır bir insanda ‘insanlığın eksikliği’ peki?
- Kendinden... Cevap sensin kendine. Sana uymayan senden eksik demektir.
- Ya fazlası varsa?
- Fazlası olan da senden uzak durur zaten.
- Ama yalnızlaşırım o zaman.
- Kötünün kalabalığından iyidir.
- İnsan nasıl ‘kâmil insan’ olur kenara çekilerek?
- Örnek olmak da bir eylemdir. Piramidin tepesi, tabanından daha sivridir, unutma!
- Bir tür kutsal yalnızlık yani!
- Asla değil! Hedef, model! Örnek yalnızlık, bir bakıma!
- Örneği var mı bu söylediğinin?
- Var tabiî! Topluma rehberlik eden, örnek alınan faniliği yenmiş her insan...
- Ama onlar piramidin tabanından hiç uzaklaşmamışlar. Aksi hâlde...
- Haklısın! Fikirleriyle, davranışlarıyla ulaşmışlar, uzaklaştı sanılan yerden.
- Bu, hiyerarşik bir düzen gibi duruyor biraz. Demokratik değil yani...
- Tam tersine! Çoğunluğun seçtiği ‘kişi’ değildir; o kişide tecessüm etmiş örnek fikir, davranış, dünya görüşüdür! Gerçek toplum liderleri öldükten sonra da yaşarlar bu yüzden.
- Buna rağmen niye itiraz edenler oluyor öyleyse?
- Başa döndük yine! Ne demiştim? “Kendinden... Cevap sensin kendine. Sana uymayan senden eksik demektir!” Tarih yanılmayacağına göre, demek ki sen eksiksin!