- 207 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
Ne Kadar İleride Mesela
"İleride güzel günler göreceğiz. " Diyorlardı... Ne kadar ileride mesela, daha çok mu gideriz... Bu enflasyon bizi yedi bitirdi... Gelirlerimizi birikimlerimizi ’’Şeytan aldı götürdü satamadan getirdi.’’ mi dememiz lazım... Hayır geri gelen bir şeyde yok... İleride bizi bekleyen güzel günleri gösterecek birileri olmalı mutlaka... Durmadan bekleyecek miyiz birilerini yüreklerimiz teklerken...
Klasik bir cümledir her devirde birileri tarafından kurulur bu ve buna benzer cümleler ’’İşte biz geldik gidiyoruz yaş kemale erdi de bizim çocuklar, torunlar ne olacak acaba?’’ Ne olacaksa olacak, akıl baliğ olunca, onlarda kendilerine o zaman diliminde düşen neyse onu yapacaklar merak etmeyin... Bizler emanetçiyiz onlara, onlarda kendi çocuklarına... Kim ne götürebilmiş ki öbür tarafa...
Bu ileride göreceğimiz güzel günler hangi günler acaba? Pazar mı pazartesi mi salı mı çarşamba mı? Çarşambayı selin aldığı söyleniyor mesele o zaman çarşambayı es geçip perşembeye mi atlamalıyız? Bilemedim... Bu enflasyona çelme taksak bir kaç arkadaş takır tukur, şakır şukur, langır lungur, ayakları takılıp da yerlere kapaklanır mı? Kapaklansa bile sonra bir şekilde kalkıp yine tepemizde Demokles’in kılıcı gibi durup bir yere gitmiyor...
Bir tarih verseniz bize mesela ileride göreceğimiz güzel günler için. Seneye mesela çok güzel günler görebilirisiniz ya da seneye olmasa da ondan sonra ki sene güzel günler geri gelebilir. Gelebilir mi, düşünüyorum düşünüyorum biraz da kaşınıyorum hem de mabadımı kaşıyorum, bakalım kısmet diyorum. Kime niyet kime kısmet...
Bakarsın o güzel günlerde asgari ücret yüz bin lira olur, emekli maaşları da asgari ücretin iki katı. Bakarsın herkesin evi barkı olur, dillerde de güzel bir şarkı olur, her semtte bir dolu çocuk parkı olur. Olur mu olur neden olmasın? İşsiz kimse kalmaz memlekette... Hayal mi kuruyorum sizce? Olsun fazla hayalde göz çıkarmaz...
Benim sevgili Karadenizli hemşerilerimde tabela yazmışlar lokantalarının beş yüz metre ilerisine ’’Lokantanın adını yazmışlar, nefis yemekler sizleri bekliyor, beş yüz metre geride.’’ diye ifade koymuşlar, hani görmeyip de es kaza geçtiyseniz bir zahmet geriye dönün ve lokantamızın nefis yemeklerinden tatmamazlık etmeyin sonra pişman olursunuz.
İleride fi tarihindeki bir zaman diliminde belki bir yerlerde karşılaşırız kim bilir. Ha bu arada Kibariye’nin söylediği o şarkıda fena değildi... Kim bilir bu gidişinnnnnn dönüşüüüü olacak mıııı, ah nasıl yollarına bakacağım kim biliiiiiiir.’’ böyle sürer gider, ben esenlikler dilerken sizlere ...
YORUMLAR
Güzel bir gün dileklerimle değerli yazar Ahmet Zeytinci toprağım
Hep söyler dururum konu açıldıkça ya da bana konu enflasyona getirilince
Yine hep söylenir ya 20 yıldır hâlâ bir arpa boyu yol alınamadı diye
2011 yılında Tarık Akan beyefendi de köy köy dolaşıp AKP iktidarının hatalı ve yanlış icraatlarını anlatıp oy vermemelerini ve muhalif partilere oy vermelerini isteyecekti
Bildiğim kadarıyla köy köy dolaşmaların çok zahmetli bir eylem olduğundan gazete röportajlarıyla yetinmişti
Yazınızın güzel başlığı olan '''Ne Kadar İleride Mesela''' cümlenize cevap yazayım
İlk seçime 3.5 yıl var
Bu büyük bir avantaj
Bu 3.5 yıllık zaman zarfında güzel programlar yapıp köy köy dolaşarak AKP hükümetinin icraatlarını çok iyi bir şekilde anlatıp oy vermemelerini sağlayabilirsiniz
Ve de çok da ileride olmayan bir 3.5 yıl sonrası güneş farklı bir şekilde doğabilir
Hadi bakalım şimdiden başarılar dilerim
Saygı ve selamlarımla toprağım Ahmet Zeytinci yazar arkadaşım
Ahmet Zeytinci
Geçtiğimiz günlerde bir siyasetçinin dediği gibi "at izi kurt izine karıştı" Allah sonumuzu hayır eylesin, ülke öyle bir noktaya geldi ki siyasetçilerin yapabildiği ve yapabileceği artık tek şey; bu gün dünden iyi yarın daha iyi/güzel olacak gibi hayal/umut satmaktan başka bir şey yok gibi.
Çünkü köyler boşaldı, üretim çöktü, tamamıyla dışa bağımlı olundu, müesses nizam yozlaştı, göldeki birikmiş olan su bitti, göl kurudu.
Eski günleri mumla arar olduk. Evet şairin de dediği gibi "ne kadar ileride rahatlayacağız" hani Anadolu'da bir söz vardır ölme eşeğim ölme yaz gelince sana yonca biçeceğim'e kaldık gibi kaleminiz daim olsun.