- 115 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
AZİZ VLAS ÇALIŞTAYI, GÜLBENKYAN VE ANADOLU KÜLTÜR VAKFI
Patrikhane yazımız sonrası yurdun dört bir yanından telefon ve mailler aldım. Anadolu’da çeşitli vakıfların çalışmalar yaptığı yönde bilgiler gelmeye başladı. Geçtiğimiz pazar günü Cihat Yaycı paşamızın yazısı ile konu gündeme taşındı. Sivas ilimizde ki Aziz Vlas çalıştayı ile ilgili yazıda paşamızın milli refleksler ile savunmaya geçtiğini gördüm. Konu hakkında kamuoyunu bilgilendirdi..
Çalıştayda sunum yapacak ve konuşacak olan Mehmet Ali Öz hocamı aradım Cihat paşanın yazısından haberdar ettim. Cihat paşanın Mehmet Ali Öz hocamın kitabından haberi yok, Arman Çuhacıyan’ın Aziz Vlas kitabından haberi var sanıyorum. Ancak olayın başlangıç noktasında Ali Babacan döneminde İspanya’dan sipariş edilen kitap ve sonrasında gerçekleşen hadiseler içinde kaçırılan nokta şu Aziz Vlas iddia edildiği gibi Ermeni değil Türk Hristiyan Aziz’i zaten patrikhane yazımızda dediğimiz gibi Türk Ortodoks Hristiyanları gökten zembille gelmediler Anadolu’ya onlar zaten bu topraklarda vardı.
Sivas’ın pilot bölge seçilmesi rastlantı mı sizce?
Aslında Diaspora istemeden de olsa bazı tarihi gerçeklerin ortaya çıkmasına sebeb oldu.
Azerbaycan Albanyasında yaşayan Türk Hristiyanları, Ermenistan Etnisitesinde Ermenler, Ormanlılar kim acaba? Haylar kim?
Daha bunların cevapları verilmemiş iken kalkıp Türkiye’de operasyon çek, Bugün dijital mecrada yürütülen projeleri izliyoruz,çok afedersiniz ama Trene bakar gibi bakıyoruz...
TEMSİLİ ANIT
Sivas’ta yapılan temsili mezarı anıtlar yüksek kurulu şimşek hızında tescil etmesi ise trajik bir durumdur. Biz bir çok anıtsal yapıyı tescilletemiyoruz ama anıtlar kurulu bu sahte mezarı nasıl tesciller Allah’tan Cihat paşa konuya el attı. Aziz Vlas çalıştayına katılan Mehmet Ali Öz hocamızdan aldığım bilgiler sayesinde konuya vakıfım. Şimdi Aziz Vlas olayı 20 yılı aşkın süredir Sivas gündemini işgal ediyor, Olaylar aynı Orhangazi ilçemizde olduğu gibi cereyan ediyor, Sadece bununla bitmiyor, Anadolu’nun en ücra köşelerinde yapılmak istenen şey bu hemde öyle kimlikler ile karşı karşıya geliyoruz ki pes dersiniz. Kimin eli kimin cebinde belli değil, At izi it izine karışmış durumda...
ANİ HARABELERİNDE NELER OLUYOR?
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ani Arkeolojik Alanı’nın ve çevresinin kültürel mirasını daha geniş bir çevreye tanıtmayı ve alana dair bilimsel bilgiye erişimi modern iletişim teknolojileri kullanarak kolaylaştırmayı amaçlayan Ani Mobil Uygulaması geçen sene yayınlandı. Osman Kavala’nın girişimleriyle, Anadolu Kültür’ün, temellerini 2018’de attığı Ani Mobil Uygulaması, beş yıllık çalışmanın ardından yayınlandı. Bu uygulama Kültür Bakanlığı denetiminde olması gerekiyor iken Anadolu Kültür Vakfı kontrolünde olması ilginçtir. Yurdun çeşitli yerlerinde inanç turizmi adı altında ayinler düzenlenmesi, geziler düzenlenmesi adı altında zemin mi oluşturuluyor sorusunu gündeme getiriyor, bize bölgelerden gelen haberlerde Kars, Ardahan,Göreme, Ağrı, Muş, Van, Erzincan ve Elazığ illerinde Turist görünümlü kişilerin varlığından bahsediliyor, Aynı 2018’de Orhangazi’de olduğu gibi, Sivas örneğinde görüldüğü gibi Sivas’ta sevindiğim nokta kazı ekibi Türk’müş ama şehirde öyle bir hava oluşturuldu ki çok önemli tarihi Gök Medrese civarında Göz ve Boğaz Evliyası mezarı üzerinde ki tahribatlar tespit edilmiş kıble cihetine dönük olan naaş üzerinde oynama yapıldığı tespit edilmiştir. Diaspora burda yapmaya çalıştığı şeyleri Cihat Yaycı paşamız Ezberbozan tv Youtube kanalında açıkça ifade etti.
KALUST GÜLBENKYAN KİMDİR?
1869 Yılında Üsküdar İstanbul’da doğan Gülbenkyan iş dünyası ve Kamuoyunda ‘Bay Yüzde Beş’ olarak tanınıyor, Petrol ve Sanat eserlerine borçlu olduğu servetini nasıl elde etti? Abdülhamid Han’ın petrol haritalarını İngilizlere vererek olabilir mi? Hiç kuşkusuz böyle oldu. İngiliz Lawrence ve Gertrude Bell’e bilmedikleri coğrafyada rehberlik yapan Kalust Gülbenkyan’dı. Ortadoğu’da önemli işlerin altından çıkan kişi Kalust Gülbenkyan şimdi ise Anadolu’da çeşitli projelerin altından yine Gülbenkyan’lar çıkıyor, Anadolu Kültür Vakfı’nın kime ait olduğunu zaten biliyorsunuz. Kayseri Talas’ta ki Köşkünün restore edildiğini Agos gazetesinde okuduk. 1913-14’te Anglo-Persian Oil Company ’nin de ortaklığa dahil olmasıyla hisselerde yeni ayarlamalar yapılmış, Gülbenkyan’ın hissesi % 5’e indirilmiştir. ’Mr. Five Percent’ (Bay Yüzde Beş) lakabı o dönemden kalmadır. Bir dönem Rockefeller’e rakip bile olan Kalust Gülbenkyan Sanat koleksiyonunu British Museum ve National Gallery ’ye bağışlamıştır. 1942’de II. Dünya Savaşı ’nın ortasında tarafsız Portekiz ’e yerleşme kararı alan Gülbenkyan hayatının kalan kısmını burada geçirmiştir. Kudüs’teki Ermeni Patrikliği ne yaptığı yardımlarla da tanınmaktadır. Londra’da St. Sarkis Ermeni Kilisesi ’ni inşa ettirmiş, 1930’da Boğos Nubar Paşa ’nın ölümüyle 2 yıllığına General Union of Armenian Welfare (Genel Ermeni Yardımlaşma Birliği)’nin başkanlığını yapmıştır. 20 Temmuz 1955’te Lizbon’da vefat etmiştir. Kalust Gülbenkyan Vakfı ise Anadolu’da faaliyetlerini sürdürmektedir. Anadolu Kültür Vakfı’nın fonladığı bu vakfın kimlere ne kadar para verdiği açık kaynaklardan sizlerde görebilirsiniz.
SON SÖZ
Diasporanın her çalışmasını koşulsuz destekleyen bu vakıflar devlet tarafından ne kadar denetleniyor? Anıtlar kurulu bu vakıfların bir dediğini iki etmiyor, örneğini Sivas’ta gördük. Kültür Bakanı ya derhal istifa etsin, Ya bu rezalete el atsın. Kültür Bakanlığı iş bilmezler elinde resmen rezil ediyorlar ülkemizi, Türist çekeceğiz diye Turizm bitme noktasına geldi. Bir kere Kültür Bakanlığı ile Turizm işleri mutlaka ayrılması gereken bir konudur. Kültür Bakanlığı daha ilmi ve bilimsel çalışmalar içinde olmalı iken Turist rehberliği ve Turizm gibi konuları karmaşık hale getirdi. Biz konumuza dönecek olur isek Kültür Bakanlığı ayakta uyuyor, Anadolu’nun bir çok yerinde dijitalleşme adı altında devletimizden ayrı bir kayıt tutulmakta bu kayıtlar kimin elinde toplanmakta? Mahlasa gerek yoktur, Ricaül Gayb’ın erenleri işini bilir. Mirasına ve Misyonuna sahip çıkamayan Devlet’te Millet’de ağır terbiyeden geçer.Haftanız ve gününüz güzel Hızır Nebi ve Ricaül Gayb erenleri yoldaşınız olsun...
Bu makale 9 Eylül tarihinde Orhangazi tv ve Orhangazi lider gazetesinde tefrika edilmiştir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.