- 313 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
Hayallerimiz Yok mu?
Hayal etmek lazım.
Hayallerimiz Yok muydu ..
Elbette vardı...
Kimisi kavuştu, kimisi ise halâ koşuşturmaca gitmiyor mu!!!
Avukat olmak, öğretmen olmak, doktor olmak,
Mühendis olmak...
Hepimiz okuyabildik mi sahi,hayal ettiğimiz bölümlerde?
Mümkün değildir..
Ne dersiniz!!!
Hayatın inişli çıkışlı yollarına daldık,okuduk mezun olduk öğretmenlik yaptık ama hayal ettikleri ile ile kavuşan lar da var;kavuşamayan da...
Biz insanlar neden toplumun içinde yaşarken, hayal ederiz. Hedef e varmaktır gayemiz..
İçimizdeki,
Sorumluluk duygusu taşıdığımız dan olabilir mi!
Her neyse, Eylül ayında okullar açıldı sizlerle bazı isteklerinizi, hayalleriniz i dertleşmek babında yazmak istedim bu sabah..
Caddelerde telaşlar çok..
Gözlerim daldı gitti eski anılar a ...
Market alışverişi, Pazar alışverişi, sonrasında hepimiz,ülkemizin ekonomisine katkımız nasıl olabilir mi diyerek, çok çalışılır, Kafa yorarız,not alırız,yazarız, konuşuruz...
Hayallerimiz çok.
Öyle değil mi?
Bazıları aman canım,der, bazılarımız bana ne der geçeriz...
Bazılarımız ise benim de katkım Olsun diyerek hayal ederiz.
Ailemiz ve ülkemiz için..
İnsanlar hayal ettiklerinin bazen gerçekleşmesi için yıllarca bekler, hedefine ulaşır, bazen de aman canım der, sırf benim gayretinde nereye kadar değişecektir toplum demez miyiz...
Ekonomik durumu Avrupa ile diğer ülkelerle kıyaslandığında şükür ederiz, bazılarımız ise üzülmez miyiz..
Sahi tatile gidenle, gitmeyenler i düşünmez misiniz?
İmkân meselesi.
Köydeki çocuklar ile illerdeki bir mi..
Ya Dünya ülkelerine bakıyoruz, TV izliyoruz..
Kimisi Savaş,yokluklar sıkıntılar, şiddet.
Kimisi ise dünyada refah ve huzur içinde..
Ülkemizde her şehir,her ilçe,köy bir mi onun gibi düşünmek gerekiyor.
Şükretmek lazım..
Savaşlar, yokluklar görmüştür bizim insanlarımız...
Şimdi her şey bol bol..
Okullarımız da kitapları devletin yetkilileri veriyor..
Belki bazı kolejleri okuyanlar yardımcı kitapları alıyorlar ama ucuz mu?
Bazen boşluk buldukça:
Kırtasiye dükkanlarını geziyordum, geçen hafta,, gözlemledim,çantalar ve kalemlikler Ateş pahası olmuş...
Defterler renk,renk.
Kalemler çeşitli,..
Boyaların hepsine imrenmemek mümkün mü..
Ahhh çocukluğumuz da bu kadar bol değil di...
Biz okurken matematik defteri Sarı Yapraklı idi
Şimdi envai çeşit defterleri gördük,kareli, çizgisiz harika şeyler üretilmiş,ama çok pahalı geldi bana..
Eylül ayı masraf çok olan bir ay.
Kıyafet,çantalar, defterler, kalemler, elbette zorunludur alınacak...
Ya okul servislerinin durumları yakınlık ve uzaklıkta olan fiyatlarla karşılaştırma yapıyoruz, mazot ve benzin de geçmiyor ki artışa ugramasın.
Okullarımız.
Haliyle yakın olanlar var, Uzak olanlar var, köyden,ilçeye, ilçeden illerdeki okullara, Özel kolejler e bir yarışma başladı değilmi?
Türkiyemizin Genç nüfusu çok, Allah’ım zihin açıklığı versin tüm çocuklarımıza.
Aileler e de ödemek kolaylığı versin..
Kimisi peşin parayla alıyor, kimisi de kredi kartına yükleniyor haksız mıyım.
Ne yapsınlar, mecburiyet..
Hayal ederdim çocukluğumuzda.
Mavi önlük giyemedik, bizler..
Şimdiki Çocuklarımız giysileri bol bol.
Bizler,
Siyah önlük, Beyaz kolalı yakalar..
Ayakkabılar., bazılarımız soğuk kuyu dediğimiz lastikleri giymedik mi?
Şimdiki gençler gibi,
Araçlarımız Yok servisler Yok...
Yürüyerek Zil çalmadan yetişme telaşı hepimize ayrı bir zevk verirdi..
Okul çıkışlarında ise ,top ve oyunlar oynamak ayrı bir zevk alırdık..
Şimdi bazı çocukların hayallerini dinliyoruz.
Uçuk, afaki bir çok istekler
Elinde cep telefonlarının en son modelleri,,değişik kıyafet,renk renk.
Millî eğitim bakanlığının,
TV ve dizilerin bazılarının güzel nasihatler ile dolu olduğunu gözlemliyoruz.
Ya bazı argo kelimeler dolu dizilere ne diyelim.
RTÜK çok denetlemesi gerekir..
Bizim dönem çocukları ile şimdiki nesli kıyaslamak inanın Zor.
Her şeyleri bol bol..
Çarşı Pazar renk renk.
Denetlemeleri yapanlar elbette fiyatları aşağıya çekerler.
İnşallah...
Büyük alışveriş marketlerinde her şey yolunda.
Birbirleriyle yarış onlarda da var.
Her şey bol bol ama benim gözlemlerin bayağı pahalı gibi..
Emekli olan aileler,tek maaşlı olan aileler Allah yar ve yardımcıları Olsun..
Öyle kaliteli malzemeler var ki; Biz bunların nasıl geldiğine hayret ediyoruz..
Yerli üretimler de var,yurtdışı kaynaklı da ...
Hayatın pahalılığı arttı,,çocuklarda tasarruf bilincinin oluşması gerekir..
Sanayi bakıyoruz, çırak ve kalfalar az..
Ustalarını ziyaret ettiğimizde biz bayağı sıkıntı çekiyoruz insanların hepsi de okumak istiyor ama okulu bitirene iş imkanları azalıyor diyorlar.
Haksız mıyım.
Ne dersiniz?
Hayaline tam kavuşan arkadaşlar da var,
Kavuşamayan lar da...
Herşey gönlünüzce olsun hayırlı günler ..
dileğimizle...
Şahin Güneş
YORUMLAR
Eski toplumu şimdiki dibe batmaktaki Güney Amerika toplumuna eş bile göremem. 90'lı yıllar en zirveydi bizler için. Ama birilerince tepelere yerleşmiş ,yıkıcı takım okula gidecek çocuğun beslenme çantasından çaldıkları ,aylık en az 2500 lirayı bulan beslenme çantasının dolmasına katlanamam, sindiremem.
Bizim toplum batılı toplumlar gibi akılla değil duyguyla hareket eder. Eğer ki bir batı toplumunda bu kadar vahşi, insanlık düşmanı sistem olsaydı taş üstünde taş kalmazdı. Şimdi okul mevzusu ise insanları okuldan soğutmak için her türlü ekonomik tedbirler alınmıştır. Üniversite de dahi.
Çünkü dünya hakimiyeti peşindeki bir avuç insanlık düşmanı takım ,ilk önce kendi insanına acımadan ,kültürel soy kırımla ,aile düzeni ,ahlakını ,kültürünü yok ederek ,saçma sapan insanları toplumda meşru ünlü haline getirerek o toplumu tarihten siler.
Bizim ülkemizde fazlasıyla yaşandı. Ama televizyon denilen vahşi cihazdan ,insanlar okumadan yalan olduklarını düşünmeden o ayarlı gazeteci kılıklı dış varlıklara inanarak eğitim ,kültür ,ata değerleri aynı vahşi Güney Amerika toplumuna dönüşmüşken ,eğitimden söz etmekse...
İnsanlar karınlarını doyuramaz ama tepedeki her kesimden aydını ,ne olursa olsun tüm şatafatta yaşarken , bizlerin şahsi olarak benim rahat olmam olanaksız.
Toplum öyle bir ataletten ameliyata uğramış ki , hareket yok. Daha gırtlağına tam sıkmaya az kalındığında daha neyi bekleyeceksiniz?
Şu sokaklardaki masum çocukları düşünün daha ilk sınıflardaki!
Onlara böylesi bir ülke hangi çıkar olursa olsun bırakmak "vatana ihanettir" en basitine kadar.
Sahi bizde vatan ,yurttaşlık kavramları da unutuldu ! Değil mi?
Akıl almaz bir sürüklenme ve korku ülkesinde ölüm, din ile uyutulmuş yığınla milyon için tarihten silinmekle silinmemek arasını çoktan geçti!
Bir an evvel uyanmak ve eski ayarlara dönmek bu bir yurttaşlık vazifesidir.
Yeter ki çocuklarımızın geleceği kurtulsun.
Biz zaten ki olan olmuş...
PERİ BACASI 50
Anlatacağım hayaller de neler neler var idi.
İlkokul, ortaokulu liseyi bitirdikten sonra
Üniversite öğrencileri ile arkadaşlarla neler yaşadık..
Kısa makalede yazmak inanın Zor..
Siz gayet güzel yapıcı ve tavsiyeler dolu yorumuzu okudum..
Özenti olmaması gerekir gençlik de..
Kulakları küpeli,
Kızların argo küfürlü konuşmaları yollarımızın yürüyüş anında bile yer açmıyor bazıları..
Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk ün ,
Ey Türk gençliği hitabesi yeniden iyicene okutulması gerekir..
Bazı öğretmenlerin kılık kıyafetleri nasıl sizce?
Kavramsal Empati Yılmaz S
Ülke belirli yerlerden talimatlı , Amerikan eğitim danışmanlarınca 1945-46 İsmet İnönü ile imzalanan gizli "Fulbright " Anlaşması yürürlükte.
Bunu Türk Einstein'ı Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu 60 yıl anlattı. Tarihçi Sinan Meydan ,Gazeteci Banu Avar ve eski asker EROL BİLBİLİK.
Yani ortada bir kavram var Türklüğün tarihten silinmesi en başta. Oktay hocanın tüm paylaşımlarını bir okuyun ,izleyin derim.
Ha "Komplo Teorisi " diyecek bir akıl varsa ,dünyaca ünlü stratejist WİLLİEM ENGDAHL "KÜRESEL TAM HAKİMİYET ", WALL STREET SON AMERİKAN YÜZYILININ ÇÖKÜŞÜ gibi en kesin kaynaklar ortada.
Siz gençliğe hitabe ,Atatürk değerleri ,öğretmen gibi konuları dikkat çektiniz...
İşin temeline bakmak zorundasınız ki yani okyanus gözüyle bakmalı akvaryuma değil.
Ülke de gerçeklerin bilinmemesi için çarpışan ateşli bir sosyal medyada dahil bir trol takım mevcut.
O şartlarda halkın uyanması şu şartlarda çok çok güç.
Öğretmenlerin ATATÜRK devrim öğretmenleri artık değil.
Ben dahil kimleri gördüm.
Eğitim sistemi tamamen batının kontrolünde .Yani RACHELFELAR gibi bir avuç perde arkasından HENRY CİSSİNGER ,ZİBNİEV BREZİNSKY gibi küresel akıllarca sadece biz değil tüm dünya hatta JAPONYA dahil onların fiili işgalinde.
Tüm dünya insanlarının uyanmaması için sahte gündem ,spor ,maç gibi klasik taktiklerle aynı ROMA taktiği GLADYATÖR dövüşleri de o akılla halkı uyuşturmak içindir.
Şu şartlardan nasıl bir "anasal kuram " bir çıkış çıkartırsınız bilemem.
İlerisi çok feci...