- 183 Okunma
- 1 Yorum
- 4 Beğeni
Olasılık'sızım
Herşey üniversitenin matematik kulübünde arkadaşlar arasında küçük bir idda ile başladı. Aramızdan bir kız seçtik ve tabiri caizse onu bu delikanlının üzerine saldık. Oysa hayat kendi üzerine oyun oynanmasından pek hoşlanmıyordu.
İlk başlarda herşey normaldi. Nesrin usta bıçak darbeleriyle kusursuza yakın bir cinayet işler gibi İbrahim’in kanına girmiş ve onu etkilemeyi başarmıştı. Normal olmayan kısmı ise gün geçtikçe Nesrin’in İbrahim’e gerçekten bir ilgisinin başlamasıydı.
Bir gün Nesrin ciddi bir şekilde "tamam, siz kazandınız, ne isterseniz yapacağım, oyun bitti" dedi. Ortam buz kesmişti. İddia kimsenin umrunda değildi. Nedenini sorduğumuzda; "İbrahim’in bu kısa sürede bana kattıkları benim tüm hayatımda öğrendiklerimden daha kıymetli’ deyip konuyu kapattı.
Hepimiz aynı fikirdeydik.
"Olasılıksız"
İbrahim sarışın, uzun boylu, kahve gözlü, kısa saçlı; aslına bakarsanız sıradan biriydi. Oysa Nesrin güzeller güzeli bir genç kızdı. Esmer, mavi gözlü, pırıl pırıl bir yüzü ve upuzun simsiyah saçları vardı. Demek ki aşk böyle birşey. İbrahim’in asaleti Nesrin’in güzelliğini söndürmüştü.
İlişkileri yaklaşık üç yıl kadar sürmüştü. Biz hepimiz İbrahim’i her ne kadar kabullensek de o hep aramızda bir mesafe tutarak bize yabancı kalmayı tercih etti. Oysa Nesrin hiç olmadığı kadar mutluydu.
Bir gün duyduk ki İbrahim Nesrin’i terketmiş. Acaba iddia ile ilgili mi diye düşünsek de gerçek çok başkaydı. Nesrin günlerce ağladı. Tam onbeş gün sürdü bu ayrılık. Binbir zahmetle sebebini öğrendik.
Bunlar bir gün sokakta yürürken bir belediye temizlik işçisi yanlışlıkla Nesrin’e çarpmış. Nesrin de o an "dikkat etsene be pis çöpçü" demiş bulunmuş. İbrahim özür dilemesini istede de Nesrin o anki öfkeyle bu özrü dilememiş. İbrahim de onun adına temizlik görevlisinden özür dileyip gönlünü alarak Nesrin’in kolundan çıkmış.
Üç yıl önce bir iddia ile başlayan meselede şu an Nesrin’in İbrahimle barışabilmesi için aynı masa etrafında toplanmış bulunmaktayız. İbrahim telefonlara çıkmadığı gibi Nesrin de onu affetmeyeceğinden emindi.
Bir gün İbrahim işe gitmek için evden çıktı. Çok dalgın bir şekilde yürürken birisine çarptı. Bir temizlik görevlisiydi. "Aferdersiniz; özür dilerim" dedikten sonra arkasını döndü. Tam bir iki adım atmıştı ki o sesi duydu. "Affederim ama bir şartla".
İbrahim geriye dönüp baktığında Nesrin şapkasını çıkarmış ve beline kadar olan saçlarını rüzgara bırakmıştı.
- Affederim ama sen de beni affedersen..
YORUMLAR
bayduygusal
O kısmı okura bıraktım.
Selam, sevgi ve saygılarımla.