- 93 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
SAHİ FİKİRLERİN DE RUHU VAR MI ?
SAHİ FİKİRLERİN DE RUHU VAR MI?
Sadece kadınlar gebe olmuyor, bence. Gebelik, tüm insanlıkta mevcuttur. Düşüncelerimiz, henüz bir zigot gibi olan fikirler, zamanla fetüse dönüşür ve sahiplerinden doğacak olan fikirler, insanlık tarihinde bir kıvılcım yaratır. İşte biz bu kıvılcımları, fikirlerini hayata geçirenler olarak tanırız. Kıvılcım çakanlar, fikirlerini doğurur ve onları olması gerektiği yerde kundaklar. Sonrasında, bu fikirler ebeveyn gibi büyütülüp, zamanla vatana ve millete hayırlı olacak hale gelirler. Ne kadar da önemli değil mi?
İnsan ve fikir, bir bakıma birbirine çok benziyor. Bir düşünce aklımın köşesine takıldı: İnsanlar katil olabiliyorsa, fikirler de katil olabilir mi? Fikirler öldürebilir mi? İnsanlar önce fikirleri sonra kendilerini öldürürken, peki ya fikirler? Önce insanları mı, yoksa kendi fikirlerini mi yok ederler?
Ocu, bucu, şucu... Ocu, bucuyu; bucu, şucuyu; şucu ise ocuyu, fikirleri üzerlerine salıp birbirlerini tüketirler. Bildiğimiz gibi. Belki de bu döngüyü bilmemeliyiz. Hadi, ocu, bucu, şucu hikayelerini baştan yazalım. Yeni hikayelerde, babasının ardından ağlamayan bebekler, sabah uyandığında kaybolmamış oğullar, gecenin kör karanlığında kurşuna hedef olmayan abiler, kardeş gibi olup sonradan düşman olmayan kardeşler ve yazdıklarını hapishaneye değil de gökyüzündeki kafeslere salanlar olsun. Birbirlerine saygı duyan bir dünya hayal edelim.
Belki de şu ana kadar yazdıklarım zaten değişmiş hikayelerdi, dediğinizi duyar gibiyim. Demek ki fikirler tatlı ve sessiz bir huzur içinde, etliye sütlüye karışmadan yaşıyorlar. Ama acaba onlar da mı tablet, telefon karşısında büyüyorlar ? Buyüzden mi tüm fikirler birbirine benziyor? Belki de fikirler de botokslanmış, tıpkı günümüzdeki birbirine benzeyen yüzler gibi. Tamam dışını botoksladılar da peki ya ruhu? Sahi fikirlerin ruhu var mıydı ?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.