Her ayrılış, ölümün önceden alınan bir tadı gibidir, tekrar bir araya geliş de yeniden dünyaya gelişin önceden alınan bir tadı gibidir.-- schopenhauer
aydınbenli
aydınbenli
@aydinbenli

ANLAM VEREMEDİĞİMİZ ANLAMSIZLIKLAR

9 Ağustos 2024 Cuma
Yorum

ANLAM VEREMEDİĞİMİZ ANLAMSIZLIKLAR

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

104

Okunma

ANLAM VEREMEDİĞİMİZ ANLAMSIZLIKLAR

İnsan işitsel ve algısal olarak anlama yeteneğini doğuştan gelen bir özellik olarak kullanır. Anlayamadığı bir konuyu beyni anlamak için fazla mesai harcar. Bedenin harekete geçmesi için beynin önce anlaması sonrada komut vermesi gerekir, buda anlamaktan geçer. Beyin kapasitesi kısıtlı olanlar aceleci olarak yanlış anlar yada yanlış olanı doğruymuş gibi anlar bu kişiyle ilgili değil beyini ile ilgilidir.
Beyin fonksiyonları çok kapsamlı çalışanlarda bu durum çok farklıdır, “leb demeden leblebiyi anlamak” değimi bu insanlar için söylenmiştir. Akıl etmek düşünüp sorgulamak beyni iyi kullanmakla olur. Her insanda akıl vardır fakat bu beyni kullanmak özel yetenek ve marifet ister.
İnsanı diğer canlılardan ayıran aklı ve zekâsıdır. Kutsal kitabımızda birçok ayette “Akletmez misiniz? Der! Bu konu anlamaktan ve anlamları yorumlamaktan geçer. İnsanın ikinci beyini de kalbidir. Kalbin kan dolaşımını sağlaması dışında ilginç ve yeni yönleri gözlemlenmiş. Buna göre kalbin tıpkı beyin gibi kendine has çok kompleks bir sinir sistemi var. 40.000’den fazla olan bu nöronlar, kalbin kendisine ait ’küçük bir beyin’ olarak tanımlanıyor. Kalbin çeşitli hormonal durumları, nöro taşıyıcılar tarafından beyne iletiliyor ve beyin sistemini etkiliyor.
Mantıklı olma, duygularla hareket etmek, vicdanlı olmak… “Duygular gelip geçici, aklını kullan, mantıklı ol, bunlar geçecek sonra pişman olacağın şeyleri yapma!” Bunlar tanıdık geldi mi? Seçimlerde kalbinin sesini dinleyenlere güzel bir haberim var! Kalbin zekâsı vardır ve önceden olacakları hisseder. Kalbimizle de düşüne biliyoruz bu bilimsel olarak kanıtlandı. Yaratan düşünelim akıl edelim diye bize beyin ve kap vermiş bu organlara nöron vererek zekâ ve duygusallık mantık eklemiş. Bizler bu kadar Muazzam donanıma sahipken bile hala akıl edemiyor, düşünüp anlamsız işler ile uğraşmaya devam ediyoruz buda yaratılışımıza aykırı.
Anlam veremediğimiz birçok anlamsızlıklar vardır, mesela insan beynini neden kullanmaz buna anlam veremiyorum. Bir zorluk ve güçlük içerisinden sizi oradan çıkaracak şey aklınızdır, tabi doğru kullanılırsa.
Genellikle insanlar içgüdü sel hareket ettiği için akıllarını beslenme, barınma ve üreme bilinciyle kullanıyor. Anlama güçlüğü çekenler ise akıllarını taşıma dedikodu, boş konuşma gibi içi boş ve insan hayatını kötü etkileyecek şeytani eylemler için kiraya verir. Okullarımız, öğretmenlerimiz, ustalar ve öğreticilerimiz küçük yaştan bilgi yüklemesi yaparlar doğruyu, bilgiyi ve insan olmayı öğretirler algıya kapalı insanlar bunları alamaz ve savunma mekanizması geliştirir boş boş okula gelir gider. Beslenme ve bulunulan ortamda beyin gelişimine etkendir. Düşünme, fikir üretme, akıl ve zekâyı kullanamayanlar başkalarının ürettiği hazır anlam ve kavramları kullanırlar. Anlamak için önce dinlemek lazım, dinlediğimizi de kalbimizle yorumlayıp beynimizle analiz ederek yorumlamak lazım diye düşünüyorum. Önce akıl!
Mavi Kuş Medyanın düzenlemiş olduğu, tamamen okur oylamasıyla seçilen, yılın en iyi roman yazarı ödülünü sizlerin oylarıyla almış bulunmaktayım. Bu ödüle layık gören siz değerli okurlarıma sonsuz teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. Allah’a ısmarladık hoşça kalın.

Aydın Benli
Siyaset Bilmci Yazar

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Anlam veremediğimiz anlamsızlıklar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Anlam veremediğimiz anlamsızlıklar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ANLAM VEREMEDİĞİMİZ ANLAMSIZLIKLAR yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.