- 119 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SANA NE? BANA NE?
Bizlerin nedense konuşmaktan, düşünmeye, anlamaya vaktimiz yok. Vakit nakittir. O da paradır. Para ise çoğu insanın kölesi olduğu, maddi menfaattir. Para için yalanlar söylenir, Hileler yapılır, verilen sözlerden dönülür, Emanete ihanet edilir.
Hatta Dinine, Vatanına, Milletine ihanet edilir. Paraya köle olmak, insan olanın onuruna şahsiyetine dokunur. Para insanı öyle kendine bağlar hiç birşeyi gözü görmez. Köledir ne yapsa yeridir. Ancak kölesi olduğu para, şeytanın topu dur. İstediğiyle oynar, istemediğini kovar. Şeytanın topu bu, tutanı yakar, tutamayanı ağlar, niye ağladığını düşünmez, yanmadığına ağlar, Farkında değildir. Sözde Akıllı insanı yakan, cahilliği, aç gözlülüğü. Dostları uyarmaya çalışır, paranın kölesini, yanlış yapıyorsun, Yalanlar söylüyor, hileler yapıyorsun. Bindiğin dalları kesiyorsun diye. Köle bu durur mu sana ne diyor. Dostu bana da dokunuyor zararın, O da bana ne der. Böylece başlar sana ne, bana ne, sonra bize ne diye. Birde nemelazımcı olduk mu? Tamam işler yoluna giriyor sanki. Düşünce birimiz kim tutacak elimizden? Tutmadık ki düşenin elinden. Düşünmedik ki düşeni, düşünülelim. Ekmedik ki biçelim, ekmeden biçmek Yaratana mahsus.
İnsan sosyal bir varlıktır. Birlikte yaşamak zorundayız. Çünkü bir birimize muhtacız. Ne kadar övünsek de Aciz varlıklarız, tek başımıza yaşayamayız. Biliriz hepimiz, bildiğimizle övünürüz. Hem de bir şey oldu mu? Sana ne? Bana ne? Bize ne? Oldu mu? Şimdi. Olmadı. Ama şiir oldu gibi bakalım.
34. SANA NE?—BANA NE?
ilim bilmek, kendini bilmekmiş,
kendini bilmek, adamlıkmış
kenidini bilmemek, cahillik, acizlikmiş,
bana ne? sana ne?
gittiğin yol yanlış dermiş dost,
bu dünyadan, kovulmuş o dost,
şimdikiler yalandan dost,
sana ne? bana ne?
bu yolun sonu diken dolu
belki karanlık çukur dolu,
yalan dolu, hile dolu,
bana ne? sana ne?
düşmanı dost sanırlar,
her şey maddiyat sanırlar,
günleri, ayları, yılları bol sanırlar,
sana ne? bana ne?
ağlamana, gülüyorsun,
eğri-büğrü yürüyorsun,
nereye koşuyorsun?
bana ne? sana ne?
hem kırmızıda geçiyorsun,
hemde yeşilde duruyorsun,
kazalarda ölenleri görmüyorsun,
sana ne? bana ne?
bu dünyadan göçenler var, -bana ne?
sıra sana da gelir, her an, -sana ne?
belki sana, bana, bize nasihattir, -
bana ne? sana ne?
ölüm nasihattir hepimize,
kimimize cennet kapısı,
kimimize cehennem kapısı,
sana ne? bana ne? bize ne?
Şimdiki halimiz aynen böyle, Bazı insanlara Yardımcı olmaya çalışırsın sana ne? Derler. Olmazsın, insanlık bitmiş derler. İnsanlar artık nerede ne yapılır, ne yapılmaz diye şaşırıp kalıyorlar. Tereddüt ediyorlar. Kiminin iyisi, diğerinin kötüsü olmuş, Çoğumuzun doğrusu, yanlışı farklı algılanır olmuş.
Hayat şartları kolaylaştıkça, bizlerde işi sanki zorlaştırmak için bayağı bir zorlaştırmanın çabasındayız. Alın size yaşanmış bir Sana ne? Bana ne? Hikayesi, okul arkadaşınızdan birinin yardıma ihtiyacı var. Sizde iyi niyetle yardım ediyorsunuz. Teşekkür edeceğine, birde size neden karışıyorsun? Senden yardım isteyen oldu mu? Sana ne? Dese, ne dersiniz bu işe, şaşırırsınız tabii olarak. Bazen de yardım etmek istemezsiniz bana ne? Dersiniz. Zaten geçen sefer fırça yedik, ne gerek var dersiniz. Bu kez de yardımcı olmadığınız için fırça yersiniz, yardımcı olsan bir yerin eksilirdi? Derler, insanları anlamak zor, vesselam.
Peki ne yapmak lazım? Atalarımızı dinleyeceğiz tabi, “İYİLİK” yap, Denize at, insanlar bilmezse de Yaratan bilir, sevabını verir, senden memnun olur. Sen sıkışınca da sana yardım gönderir. Önemli olan Hakkın bilmesi değil mi? Bütün çabamız Hakkın rızasını almak değil mi? Öyle ise iyiliğe devam.
YORUMLAR
Rahman ve Rahim olan her şeyi biliyor zaten. Birine yarım yapılacaksa incitmeden yapmak en güzeli... Her otuz senede kırk senede nesiller farklılaşıyor dolayısıyla insan davranış ve tutumları da değişiyor, lakin iyiye gittiğimizde söylenemez sosyolojik ve psikolojik olarak. Bir silkinmesi lazım insanlığın... Kutlarım hayırlı bayramlar...