DOĞAL VE SANAL ÂLEM

• 10 Mart 2007 Cumartesi 01:52:57

DOĞAL VE SANAL ÂLEM

Kâinat galaksi,güneş sistemi ve dünya da dahil olmak üzere belli bir sistem içerisinde hareket halinde uzay yolculuğuna devam ediyor.Büyük patlama teorisine göre de uzayın hareketli varlıkları yörüngelerinden çıktıklarında kara deliklere düşerek kıyameti koparacaklardır.Yaratılan uzay kütleleri,dünyamızdaki her canlı varlık hayatlarını hareket enerjisiyle devam ettirmektedir.Cansız diye adlandırılan her maddenin atomları da canlılara inat daha mükemmel bir sistemle hareket etmektedir.

Her şeyin hareketli sisteme göre yaratılması ne kadar büyük mucize ise bu hareketi kontrol edecek zeka ve güçte yaratılan insanoğlunun hızla çoğalması ve yayılması da o kadar büyük tehlike oluşturmaktadır.İnsanoğlu ilk atasının geninden aldığı yasağa meyillenme arzusuyla tarihin her çağında sınırlarını zorlamış ve rotasını kaybederek yoldan her çıktığında peygamberler aracılığıyla uyarılmıştır.

Peygamberlerin getirdiği bilgilerin belgelenerek sözlü ve uygulamalı tecrübelerle nesillere aktarılacak kültüre eriştiğinde de son peygamberle kılavuzluk hakkı da sınırlanmıştır.Allah bütün dinlerinde peygamberleri aracılığı ile şirk koşmayın ve haddinizi aşmayın mesajını göndermektedir

İnsanoğlu ,uygarlık adına içindeki yasağa meyillenme zaafı ile dünyanın ekolojik dengesini bozmak için elinden gelen her şeyi yaptığı yetmiyormuş gibi;en şerefli varlık olan insanoğlunun a’dan z’ye her şeyinin doğallığını bozarak yapaylaştırıp esfele safilin kimliğinde yaratıklara çevirmeye çalışıyor.Bilim-kurgu filmleriyle buna eğlenceli kılıf da hazırlanmış.Bir reklâmda değinildiği gibi öyle bir hale getirecekler ki yemek yerine her yiyeceğin hapını kullanacağız.Avrupa’nın içine düştüğü en büyük darboğaz yaşlı bir nüfus çoğalarak yaşarken,genç nesile kıtlık girmiş gibi hızla tükeniyor.İnsanın en önemli ürünü olan çocuğu doğal yolla elde etmenin bütün yollarını tıkayıp,sonra da nesil tükeniyor yaygarası yapıyorlar.İnsanın bulduğu en ucuz ve en hızlı ilteşim aracı olan internet de malesef web-cam vb. teknolojik aletlerle kadını ve erkeği sanal bir robot haline getiriyor.Kapalı toplumlar da cinsel yönden aç olan insanların bu doyuma kolayca sanal alemde giderme arzuları hobi olarak başlayıp çok kısa sürede bağımlılığa dönüşerek evlenme dairelerini işsiz,milletimizi nesilsiz bırakacaktır.

Sanal alemin rahatlığıyla her türlü kepazeliği sergiliyen insanların yüzünden internette dolaşmak Bermuda Şeytan Üçgeni’nde seyahat etmekten daha tehlikeli olmaya başladı.Ücretsiz ilan sitelerinde arkadaşının veya sevmediği komşusunun kızının telefonunu yayımlatmak cüretini gösteren sahtekârlar bir yana arkadaş sitelerinde ayrı yaşıyor,bekar,dul yalanıyla evli erkek ve kadınların cirit atması sonucu sosyal hayatımız Sodom ve Gomore’ye nazire yazdıracak kadar yoldan çıkmıştır.

Dünyanın doğal dengesini bozduğumuzda deli danadan kuş gribine adı sanı insanlardan saklanan veya koyulamayan binlerce hastalık bünyemizin zayıf düşmesi için fırsat bekliyor.Sosyal hayatımızın dengesinin bozulmasıyla sanal alemde başlayan ahlaki çöküntü çok kısa süre sonra sokağa da yansıyacaktır.Avrupa ,Roma kültüründen aldığı ilhamla yaşayabilmek için düşman üretmek mecburiyetindedir.Nesli tükenemek üzere olan gelişmiş ülkeler Hristiyanlığı unutturmamak için karıkatür krizini çıkardılar.Tıpkı Amerika’nın Orta Doğu’ya yerleşmek için Saddam’ı ve Ladin’i arenaya gladyatör olarak sürdüğü gibi.Bugünkü Batılı yöneticilerin 300.000 insanı arena morglarına gönderen Sezar,Agustus ,Nero’dan hiçbir farkı yok.Onların düşmanları sözde barbardı,bunlarınki de güya Müslüman!Aslında Osmanlı Bankası reklamı gibi birbirlerinden hiçbir farkı yok.O zaman Roma Senatörler için,dünya Roma için çalışıyordu;bugünde tüketiciler ve gelişmekte olan damgasını yiyen devletlerin insanları global sermaye için çalışmak zorunda bırakılıyor.

Unutmayalım ki dünyamızın ekolojik dengesini bozan canavarla;sosyal hayatımızı karartmaya çalışan yıkıcı,bölücü,gerici odaklar ve işbirlikçileri aynı saftalar.İnsani olmayan hiçbir şey medeniyet olamaz.