- 204 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MİRİ, ACI DENİZ BAŞLANGIÇ
Dışarda insanı kavuran bir sıcaklık var. Haziran ayı olmasına rağmen, dayanılmayacak kadar nem ve sıcak, insanı bunaltacak kadar fazla. Eskiden bu kadar takmazdı aslında havayı. Yaşlanmanın belirtileri mi bunlar? Cevabı onun için önemli değildi aslında. Dışarısı sıcaktı sadece ve kalbinin soğuklunun yanında önemi yoktu bunun.
Kafasını kurcalayan , günün nerdeyse her saniyesi aklına gelen Miri , tek derdiydi. Miri’ nin ruhu onu hapsetmişti bu hayatta. Bazen delirdiğini düşündüğü bile oluyordu. Miri ile uyanıyor, Miri ile uyuyordu. Dinlediği şarkılarda , şiirlerde, izlediği filmlerde, yürüdüğü yolda, baktığı manzaralarda ,sevinçte, üzüntüde, sohbetlerde,uykuda bile Miri vardı. Bu bir lanet miydi? Miri ona ne bir umut vermişti ne de dost olacağını söylemesine rağmen dostu değildi. Bir çırpıda onu silmişti, acımadan. Onu en mutlu ettiğini düşündüğü gün bile duvarları örmüş, dikenlerini göstermişti ona. Can Dostum demişti ona. Bu nasıl dostluk o da anlamıyordu. Yasak dostluğu ilk Miri de deneyimliyordu. Bu nasıl dostluktu? Dostu görmemek , konuşamamak, yasak olmak da nasıl bir cezaydı. Delirmeden bunları kabül etmek mümkün değildi.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.