İtminan
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
’’Dindar bir ailede, küçük yaşlarda aldığım dini eğitim ile büyüdüm. Verilen bilgiler oldukça derindi fakat ben o kadar derin değildim. Yıllarca verilen bilgileri içselleştirmeye çalışarak, ezberledim durdum. Muhakeme etmeye çalıştıkça bir yerlerde tıkanıyordum. Özümde sorgulamak varmış meğer...Üzüntülüydüm... Çünkü yapılması gerekenleri hiç aksatmıyordum ama olmuyordu işte. Basma kalıp bilgiler bana göre değildi. Merak ettiğim, zihnimde oturtamadığım noktaları hiç kimselere soramadım. Sorsam tatminkar cevap alır mıydım onu da bilmiyorum. Aslında ithamları göze alacak kadar güçlü değildim belki de’’...
Düşünmede kolaylık açısından, Teşbihte hata olmasın,
Varlık: sonsuz enerji, nur...Dolayısıyla bizler bu enerjiden ayrı gayrı değiliz... Cümle yaratılanlar ise çeşitli esma terkip ve bileşenleridir... Yaratılanlar içinde sadece insan, esma bileşenlerini değerlendirip dengeleyebilir. Eğer insan bunu ibadet adı verilen ve sırf Allah rızası için yapılan çalışmalar yardımı ile başarabilirse kamil insandır...
Tarih boyunca bazı insanlarda işte bu farkındalık oluşmuş... Onlar da dillerinin döndüğünce, içinde bulundukları topluma anlatmaya çalışmışlar.. Her yerde ve her şeyde mükemmel esma bileşenlerini hissedebildiklerindendir belki; ’’yapan da yaptıran da ’’O’’ dur. Her şeyi bizim bilmediğimiz bir sebeple yaratandır ’’O’’ demişler..
Bizler, pek çoğumuz; sınırlı bakış ve görüşlerimizle olayları sınırlı okuruz. Her okuma kişinin imanı ya da mertebesi ile doğru orantılı...
Mutlak bir yaratıcı vardır.. Hemen hemen her toplumun kamil insanları da...Yani anlatan, öğreteni. Resul, nebi, evliyaları... Onlar ahirete intikal edince, nazil olunan kitaplar, zaman içinde farklı bakış açıları, kulaktan kulağa bilgi kirliliği, efsane, gelenek gibi zihinsel karışıklıkla ekleme ve çıkarmalar yapılarak tahrif edilmiş.. Ya da gerektiği gibi, hakkıyla okunamamış...Duruma göre de; Derine, kalbe indirilememiş...
Beşer yani insanoğlu ya da ham insan; Kamil insan olma yolunda, esma bileşenlerini dengeler, zihin bulanıklıklarından arınabilirse ancak tatmin olan kalp ile yaptığı ibadette iç huzuruna erebilir...Hakkıyla yapılamayan, ezbere, yüzeysel
çalışmalar askıda kalacak, tatmin duygusu oluşmayacaktır...
İman her insanın olmazsa olmazı.. Eğer iman yerine oturursa hayat anlamlı, değilse hiç bir şeyin anlam ve önemi yok.
Özellikle ahir zamanda imanın, muhafazası güçlüğünden bahsedilirken, dini eğitimlerde belli kalıpları ezberletmek yerine; öncelik imani noktalardaki bilgi ve donanımın tam olmasıdır, itminana ermiş kalp ile, hakkı verilerek yapılan halis ibadetlerle ancak amaca ulaşım sağlanabilir...
.
Yine de insanlar çeşit çeşit, kimisi duyduğu ile amel eder hedefe ulaşır. Kimisi sorar, araştırır...
Niyet halisti. Hata, kusur varsa affola..
************
Yazımı güne getiren
Seçki kuruluna teşekkürler...
YORUMLAR
Değerli yazar, harika bir konu kaleme almışsınız. Şüpheci olmak araştırmaya yöneltir insanı. Siz de araştırmışsınız ve çakma ya da kul yapımı İslam anlayışı ile yüzleşmişsiniz. Bu din anlayışını anlayana aşk olsun. Kendini alim sanan sakallı cübbeli bir takım asalak gurubu dini tek ellerine almış, vaaz veriyorlar. Kalıp bilgiler yüreklere zihinlere yerleştiriliyor. İnsanlarımız kul yapımı din ile uyuşturulup köreltiliyor. Emeğine sağlık
İnsan Allah’ın tekvin sıfatıyla hürmetlendirdiğidir maarif olan maan konuşulan harfin makamıdır.Mukavvemat bir insanın kendinde olmadığından ötürü mukavvematı kırılmaya çalışılır ve çatışma yaşanır özgür düşünme anatomisinde medeniyeti tefessüh eder . Tarif edilen harf fiili eylemle var sayılan sistematik olarak adlandırılan yapay suni’ olan bir dönüşüm evresine girer.
Maarifi tamamlanmamış olan her bir durum eylemi kırar manayı tarifsizleştirir. Muanid olan bir tutumu muavvaza da trampa oluşturacak olay izale edilecek duruma gelir vadeye tekabül eder öyle ise muanif olan ve bunu kabullük muhkem oluşturamaz .
Kast ve azim hürmet gerektirir.Nasihat vaaz senede muannen çözüm getirir.
Kendinize bir pay çıkararak değil Allah’ın hükmüyle nasiplenecek itibarın üzerinde durmak ,kişisel ibarenize unsur oluşturacak kök maye ve Hakikatin imgesi doğru yolun üzerinde tasavvuf itasını oluşturur...
...
İlimle mücehhez bir nesil yerine uysal bir nesil yetiştirmeye çalıştılar. İslamı beş farzla sınırlandırdılar. Oysa ki din bilimdir.
Düşünmelisiniz, akletmezmisiniz, tefekkür etmelisiniz ibareleriyle biten çok fazla ayeti kerime vardır.
Benim bir inançsız arkadaşım bana, gâvurlar uzayı parsellerken biz hâlâ nikah meselesini çözemedik der di. Haklıydı.
Tabulaştırılmış basma kalıp bir inanç.
Beddiüzzaman; ilimsiz din kör, dinsiz ilim sakattır der. Ayrıntı uzun olur.
Keşke yazdıklarınıza karşı gelebilseydim keşke öyle değildir diyebilseydim. Malesef haklısınız.
Yazınız çok güzeldi. Ve de çok haklıydı. Zevkle okudum.
Dörtlüklerimi okutup yorumlasanız sevinirim.
Kaleminiz kaim Kelamınız daim olsun inşallah. ALLAHA emanet
Hürmetle
dini eğitimde belli kalıpları ezberletmek yerine öncelikle..
hiç bir şey olmadan önce insan olabilmeyi öğrete bilmek....
çok kıymetli bir yazıydı tebrikler
Ahmet ÖRNEK
TDK sözlük
İtminan: gönül rahatlığı...
insan olabilmek ne güzel..
Niyetler Amellere göredir...
Kuran'ı kerimi okuyan anlayan anladıkları ile amel ediyorsa ne mutlu lakin araştırmadan hadisi Şerifleri ve ayetleri yalanlıyorsa ve inanmıyorsa zaten ziyandadır Rabbimiz bizleri oyle güzel yaratmış ki gören gözümüz duyan kulağımız söyleyen dilimiz var Elhamdülillah...
Aslında aradığımız soruların hepsi yüce kitabımız Kuran'ı kerimde mevcut değil mi imtihanda olduğumuz dahi...
Emeğinize yüreğinize kaleminize sağlık üstadem anlam dolu güzel bir yazı tebrik ederim Saygılarımla
SELAMET99 tarafından 7.6.2024 22:15:20 zamanında düzenlenmiştir.