kurgu
ölüyordu hep dünyanın yedinci kıtasından azra sekis katman kala o derin uzaklığın karanlık ve dilsiz solucan dairesinde önce yüzü siliniyordu sonra parmakları tek tek ve dışında parcalanmış bir gölgeler kaldı o tuhaf uzay boşluğu yer cekimsiz binlerce mavi kelebeğe kaldı her biri hızlı kanat cırptı o durgun halde
geleceğe düşen kendini toplayamadı üç gün ayın karanlık süretinde bekledi tuhaf bir şehrin kalıntılarını gördü yüzü parladığında gözleri kapandı bir ışık onu takip etti ama artık dünya yoktu hangi gezegen onu beklediği yere götüre bilirdiki sonsuzlukta eksik varlıkta ruhu yorgundu o gün kırk kapı kapandı
uzay denen gecenin üstüne..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.