- 207 Okunma
- 3 Yorum
- 4 Beğeni
Toksik İnsanlar
İnsan ruhunun en karanlık köşelerinde yaşayan bazı varlıklar vardır. Onlar, yüzeyde normal bir hayat sürüyor gibi görünseler de, aslında çevrelerindeki insanların ruhlarına sessizce zehir akıtırlar. Bu tür bireyler, hayatın akışında bir nehrin dinginliği gibi görünürken, altlarında taşan gizli akıntılarla sevdiklerini ve yakınındakileri savurur, parçalar.
Toksik insanları, kırık bir aynanın parçaları gibi düşünün. Her biri keskin ve tehlikelidir, dokunduğunuzda derin kesikler açabilir. Kendi iç dünyalarında yaşadıkları karanlık, çevrelerindekilere yansır ve bu yansıma genellikle karşı konulamaz bir cazibe taşır. Onlar, hayal gücümüzü ve duygularımızı manipüle ederek, bizi en zayıf anlarımızda yakalarlar.
Bir yaz günü gibi başlayan bir ilişki, onların varlığında aniden fırtınalı bir kışa dönüşebilir. Güvenle inşa edilen köprüler, onların sözleriyle bir anda yıkılabilir. Zira onların dili, zehirli bir sarmaşık gibi etrafımızı sarar, nefesimizi keser ve hareket kabiliyetimizi kısıtlar. Bu zehirli sarmaşığın dokunuşu, ruhumuzda derin izler bırakır ve bizi karanlık bir çıkmaz sokağa sürükler.
Toksik bir insan, etrafındaki insanların umutlarını ve hayallerini, ince ince işlenmiş bir ağ gibi sarar ve boğar. Bu durum, bir kelebeğin özgürce kanat çırparken, aniden bir örümcek ağına takılmasına benzer. Kelebek, tüm güzelliği ve zarafetiyle, ağın içinde çaresizce çırpınırken, her hareketi onu daha da esir hale getirir. İşte, toksik bir insanın çevresindekilere yaptığı tam olarak budur.
Onlar, başkalarının başarısını ve mutluluğunu kendi karanlık dünyalarına çekerek, orada boğarlar. Zihinleri, bir labirent gibi karmaşık ve çıkışı olmayan bir yapıdır. Bu labirentin içine çekilenler, kendi benliklerini ve özgürlüklerini kaybederler. Çevresine zarar veren bu bireyler, kendi mutsuzluklarını ve hayal kırıklıklarını başkalarına yansıtarak bir tür rahatlama ararlar. Ancak, bu rahatlama geçicidir ve hiçbir zaman gerçek bir tatmin sağlamaz. Onların dünyası, bir bataklık gibi, ne kadar mücadele edilirse edilsin, içine çekmeye devam eder. Bu bataklıkta boğulan sadece onlar değil, onların çevresindeki masum ruhlardır. Her bir kurban, onların yarattığı karanlık girdapta kaybolur.
Toksik insanlar, çevrelerindeki insanların psikolojik ve duygusal sağlığını sürekli olarak tehdit eder. Onların etkisinden kurtulmak, güçlü bir irade ve derin bir farkındalık gerektirir. Onlarla mücadele etmek, karanlık bir ormanda yolunu bulmaya çalışmak gibidir. Her adımda dikkatli olmalı, her işaret dikkatle takip edilmelidir. Bu süreçte, kendimizi korumak ve onların yarattığı zararın farkında olmak, en büyük önceliğimiz olmalıdır.
Kendi ruhumuzu ve sağlığımızı koruyarak, bu karanlık ve tehlikeli dünyadan çıkabiliriz. Zira her fırtınanın ardından, güneş mutlaka doğar ve karanlık ne kadar yoğun olursa olsun, ışığın gücü her zaman galip gelir. Bize düşen kendimizi savunmak ve bu toksik insanların ışığımızı karartmasına izin vermemektir.
YORUMLAR
Bu tip insanlara hemen hemen her toplumda rastlarsınız. Aile içinde de olabilir, iş yerinde de karşınıza çıkabilirler. En akıllıca yapılacak işe uzaklaşmak ilişkileri sıfıra indirmektir, ben şahsen öyle yaptım kafam eskisinden çok rahat herkese tavsiye ederim. Ben merkezlidir onlar, bencildirler her konuda... Manidar bir yazı ...
Beğenerek okudum. Öğüt veriyor ve etkiliyor ama yorum yapan olmadığı için bu güzel yazı ne yazık ki güme gidiyor.