YUMUŞAMA MI NORMALLEŞME Mİ?

• 25 Mayıs 2024 Cumartesi 04:21:51

YUMUŞAMA MI NORMALLEŞME Mİ?

Uzun zamandan beri ülkemizde, dil, din, ırk, inanç, mezhep vb gibi değerleri ülkemizin zenginliği değil, farklılıklar düşman sayma, anlayışı egemendi. 29 Mart yerel seçim sonrası eski anlayışın yerini yeni bir anlayış mı başlıyor yorumları yapılmaya başlandı.. Kimileri buna ‘’yumuşama’’ kimileri ‘’normalleşme’’ diye yorumladı. Bu haftaki yazımda yumuşama mı normalleşme mi sorusuna yanıt aramaya çalışacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Özgür Bey CHP’de genel başkan olduktan sonra böyle bir ziyareti kendisinin gerçekleştirmiş olması, iktidar ve ana muhalefet arasında olumlu bir gelişmedir. Bu adımın atılmasıyla siyasetin ülkemizde çok daha yumuşama dönemine girdiğini görüyoruz. Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin, Türk siyasetinin buna ihtiyacı var.” Şeklinde açıklaması yumuşama sürecinin başlayacağı şeklinde yorumlanabilir.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP lideri Özgür Özel’in 2 Mayıs Perşembe günü görüşmesini farklı yorumlara neden oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan 3 Mayıs’ta, cuma namazı çıkışında görüşmeyle ilgili “Siyasette yumuşama dönemine girdik” derken, CHP lideri Özgür Özel ise “Yumuşama lafını sevmiyorum, normalleşme” diye ifade etti.

Bu gelişmeler sonrası siyasette “yumuşama” veya “normalleşme” yorumları tartışılmaya başlandı. Bazıları, 31 Mart Yerel Seçimleri’nden birinci çıkan CHP’nin lehine olduğu, bazıları ise bu görüşmenin AKP’nin lehine olduğu düşünüyor.
Yumuşama ve ya normalleşme sürecinin hemen başlaması elbette kolay değil. MHP lideri Bahçeli’nin grup toplantısında Kavala’nın serbest kalması söylediği “Yarı sömürge bir ülke olmaya tamam mı diyelim? Avrupa istedi diye adalet ve hukuk şerefini iki paralık mı edelim?” açıklaması Erdoğan çok da kolay olmayacağı şeklinde yorumlanabilir.

CHP lideri Özel için zor olan Kılıçdaroğlu’nun “sarayla müzakere edilmez mücadele edilir” sözü yumuşama veya normalleşmenin sancılı olacağı şeklinde de yorumlanabilir.
CHP Genel Başkanı Özel konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü: ‘’CHP, normalleşme’ diyor. Evet ‘normalleşme’ diyoruz. Yumuşama falan değil ‘normalleşme’ diyoruz. Normali siyasilerin konuşmasıdır. Normali emekli maaşı düşükse ‘gelin arttıralım’ demek, ‘asgari ücrete zam yapalım’ demek. ‘Staj mağdurlarının sorununu birlikte çözelim’ demek. Emekli astsubayın, uzman çavuşun sorununu konuşmak ve müzakere etmek benim görevim. Bunları elbette yapacağım. Ama müzakereyle sonuç alamıyorsak o zaman mücadele edeceğiz. Sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir.’’ Şeklinde vurguladı.

Özel Erdoğan görüşmesi için, ‘’Ben sayın cumhurbaşkanıyla yaptığımız görüşmede ilk kez söyleyeceğim, yaptığımız dış temaslar hakkında bilgi verdim. Filistin için sol ve sosyalist partilere yazdığım mektuplar, SPD konuşmam, Türkçeleri sayın cumhurbaşkanına verdiğim dosyalar da var. Benim yurt dışına gitmeden önce Dışişleri’nden brifing almam lazım. O ülkeyle ilgili iş birliğimiz ne noktada, sorunlar neler? Benden ne beklersiniz? Üzerinde mutabık olmadığım konu varsa o zaman söylerim. Müştereklerde birleşiyor olmamız lazım.’’ Şeklinde açıkladı.

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, "Demek ki Cumhurbaşkanı Erdoğan da Türkiye’de bir sertlik, en hafif deyimiyle söylemek gerekirse bir otoriterleşme olarak tarif ettiğimiz Türkiye’de bunu bir yandan kabul ediyor. DEM Parti olarak diyoruz ki; hiçbir normalleşme hiçbir yumuşama girişimi Türkiye’de yaşayan ezilen halkları, farklı kimlikleri, dilleri, inançları dışında tutarak gerçek sahici bir normalleşme ya da yumuşama olamaz" dedi.

Doğan, devamında ’’ Peki yalnızca sivil olması Anayasa’nın? Hayır değil. Aynı zamanda yeni ve demokratik olması gerekir. Bunun olması için ne yapmak gerekir? Toplumsal bir uzlaşıya dayanması gerekir. Toplumsal bir sözleşme niteliği taşıması gerekir. 1 Mayıs mitinginin engellenmesi milyonlarca insanın yaşadığı bir kentin adeta ablukaya alınması onlara gözaltı, soruşturma yetmezmiş gibi bir de tutuklamalar. Ve nihayetinde ne engellenmiş oluyor? Anayasal bir hakkın kullanılmaması engellendi. Gezi davasını mı, 16 Mayıs’ta görülecek Kobani kumpas davasını mı, Can Atalay’ı mı, Cumartesi Annelerini mi? Bu listeyi uzatabiliriz.’’ Şeklinde açıklamalarda bulundu.

Diğer yandan DP Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, "‘Yumuşama’ sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın bir algı operasyonudur. CHP’ye tavsiyem bu operasyona gelmemesidir” dedi.

Yirmi iki yıldır bu ülkede muhalefeti Millet İttifakı’nı illet, zillet, PKK’lı, FETÖ’cü diye ayrıştıran milleti zulmeden Çetin Doğan’ları, Can Atalayları, Osman Kavalları, zindana atmaktan çekinmeyen, Sedef Kabaş’ı attığı bir tweet yüzünden gece yarısı hapse atan, bu ülkede insanların fikirlerinden dolayı acımasızca, adaletsizliğe mahkum edildiğinde gördüğümüzde, bunu yapan adamın adı Erdoğan ise, değişmesi, yumuşaması, normalleşmesi mümkün değildir’’ şeklinde yorumladı.

Siyasi partilerin bu veya buna benzer açıklamalarda bulunması veya yeni bir süreç başlatma istemleri bizlere şu gerçeği itiraf ediyor; uzun zamandan beri sürüp gelen dönemin, yumuşama değil sertleşme, normalleşme değil normal olmaya bir dönemden günümüze gelindiğinin açık bir itirafıdır yorumlanabilir.

Diğer yandan muhalif siyasetçilerin Erdoğan’nın yumuşama söylemine karşı çıkması ve bir aldatmadan olduğu değerlendirmeleri kafalardaki acaba sorusunun sorulmasına neden oluyor.
Sonuç olarak şunalar söylenebilir:

1 –İster yumuşama, ister normalleşme densin yeni bir barış ve demokrasi sürecine vesile olacaksa,

2 – Şimdiye kadar ayrıştıran, ötekileştiren, düşmanlaştıran politika ve uygulamalardan vaz geçilecekse,

3 – Halklar arasında barış ve kardeşliği pekiştirecekse,

4 – Farklılığımızı düşmanlık olarak değil, ülkemizin zenginliği olarak kabul edilecekse,

5 – İnsan hakları, evrensel değerler ve hukuka dayalı yasama, yürütme ve yargının bağımsız kara verebileceği yeni bir anayasaya vesile olacaksa,

6 – Adına ister yumuşama ister normalleşme densin asıl olan, AKP veya CHP’ye yaranıp yaranmaması değil, Türkiye’nin itibarını pekiştirecek hukuk devletinin tüm kurum ve kuruluşlarıyla yeni bir sürecin başlanması olmalı diye düşünüyorum.