Hiç unutulmayacak yüz anne yüzüdür.-- hz. muhammed
İlhan Kemal
İlhan Kemal
@ilhankemal

Çarşıda Ayna Var

21 Mayıs 2024 Salı
Yorum

Çarşıda Ayna Var

7

Yorum

8

Beğeni

0,0

Puan

371

Okunma

Okuduğunuz yazı 21.5.2024 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

Çarşıda Ayna Var

Hayatınızı değiştirecek kurumlar bu görevlerine uygun binalara ve bu binaların içinde bulunduğu büyük arazilere sahiptirler. Bir çok kişinin hayatında önemli yeri olan askeriye heybetli bir nizamiye kapısıyla sizi karşılar. “Hangi okul mezunusun?” sorusuna verilen cevapta adı geçen tüm okullar geniş bir bahçenin ya da daha iyisi dev bir kampüsünde içinde yer alır, istediğiniz yapıya varana değin de size ne kadar heybetli olduklarını hatırlatırlar.

Bu bina da ihtişam konusunda diğerlerinde geride değildi. Büyük duvarların, kanatlı demir kapının, o kapının bekçisinin ardında, çam ağaçlarının tören kıtası gibi yolun iki tarafına dizildiği giriş yolu yer alıyordu. Bugün o yolda iki kişinin yürüdüğünü görüyoruz. İlki ortaboylu, kır saçlı, ellilerin ortasında bir adam. Bir eliyle tekerlekli büyük bir bavulu sürüklüyor, diğerinin de omuz başına şişkince bir sırt çantası atmış. Yanında ise ona göre daha ufak tefek, ak saçlı, dinçliği yaşadığı seksen sekiz yılı inkar eden bir beyefendi var. Orta yaşlı olanı yürürken yere bakarken, yaşlı olanı gözlerini yürüdükleri binaya dikmiş.

“Filler mezarlığını hatırlatıyor burası. Son durak... Son kez taşınılan bina... İki ayakla girersin, dört kolluyla çıkarsın.”

Orta yaşlı olanı kafasını kaldırıp binaya baktı. Dört katlı bina hem karşılarında, hem sağlarında, hem de sollarında. Tek çıkış noktaları gerisin geriye dönmek.

“Güzel bir yere benziyor. Her yer ağaçlarla kaplı. Şuradaki çardakta çay içebilirsin.”

“Kaç kişi kalıyor bu huzurevinde? Dört yüz? Beş yüz? Bak, biri bile çay içiyor mu orada?”

Diğeri ilkin cevap vermedi. Sonra:

“İstersen vazgeçelim?”

“Çeyrek milyon dolar yatırdıktan sonra? Eve dönecek param kalmadı.”

“Ev de kalmadı bir anlamda. Annemi kaybettikten sonra sen kendini de kaybettin o evde.” Diye içinden geçirdi görece genç olanı.

Kapıya geldiler. Görünürde kimse yoktu.

“Babam okulun ilk gününde beni sokağın başına kadar götürmüş, oradan sonrasında benim okulu kendi kendime bulabileceğimi söylemişti. Üniversiteden mezuniyetime de gelmedi. Nikahıma dolmuşa atlayıp, tek başıma gittim. Sonunda biri elimden tuttu da, beni huzurevine attı”

“Sen istedin gelmeyi...”

Yalan söylüyordu. Neredeyse şantaj yaparak ikna ettimişti babasını huzurevine yerleşmeye.

Binanın girişinde kimseler gözükmüyordu; oğlu bavulu bırakıp babasına kapıyı açtı. Yaşlı adam içeri yönelince genç olanı onu durdurdu:

“Hayır duası etmeyecek misin?”

Baba oğluna baktı ve gözlerini onunkinden ayırmadan duasını okudu:

“ Selâm size, ey bu kabirlerde yatanlar! Siz bizden önce gittiniz. Biz peşinizden geleceğiz.”
Sonra içeri girdi. Bir yandan kapıyı açık tutmaya, diğer yandan da bavula uzanmaya çalışan oğlu babasının bir türkü tutturduğunu duydu ama sözlerini ayırt edemedi. Bavulu içeri iteklerken düşündü:

“Yavaş yavaş alışacak. İnsan doğası bu. Seksen sekizinde de olsan her şeye alışıyorsun”

Öte yandan huzurevinin resepsiyonundaki hemşireye ise türkü o denli umut verici gelmedi:

“Ölmeden mezara koydular beni...”

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Çarşıda ayna var Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Çarşıda ayna var yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Çarşıda Ayna Var yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İlhan Kemal
İlhan Kemal, @ilhankemal
6.6.2024 17:14:07
Bıraz geç de olsa yazımı Güne Getirenlere çok teşekkür ederim. Saygılarımla.
Gümüş kalpler
Gümüş kalpler , @gumuskalpler
22.5.2024 22:35:36
Kimsesiz ve gerçekten ciddi bakıma ihtiyacı olan yaşlılar için en iyi yer huzur evidir finalinde Baba haklı olarak türkü ile sitem etmiş ah babam sağ olsaydı köşede otursaydı diye içimden şarkılar geçiyor
Okudukça duygulandım günün yazısını
Gönül kapıları kapanmadan evlatlar sahip çıkmalı anne ve babasına
Duyarlı yüreğinize sağlık kaleminiz daim olsun
Saygılarımla
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
22.5.2024 17:14:10
günün çalışmasını kutluyorum
ayşe1
ayşe1, @ayse1
22.5.2024 17:10:30
Yaşamdan aralanan bu pencerenin manzarası hazindir.
Çok duygulandım.

Kutlarım.
Saygılarımla.
neneh.
neneh., @neneh-
22.5.2024 09:59:35
Hayatın içinden ve hayata dair.Yazarı da mahir olunca başarılı bir yazım oluyor.Kutluyor ve mahir kalemi selamlıyorum.Sağlıcakla.Saygıyla.
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
22.5.2024 07:51:13
Yürek sızısı bir olay ancak bu kadar
Güzel anlatıya bilirdi...
Tebriklerimle dostum...
CaNMaYBuL
CaNMaYBuL, @canmaybul
21.5.2024 23:09:16




KAV/Bir masalın girişinde, ayın ve yıldızların dans ettiği bir gecede, gökyüzünden yere doğru inen bir rüyanın kanatlarıydı O mekân.

KAV/Zamanın ta kendisi, geçmişin nefesi ve geleceğin umudu bu binanın taşlarına işlemişti. Burası, unutulmuş bir şarkının notalarıyla dolu, hayallerin sahnesi.

KAV/Giriş kapısı, geçmişin sırlarını saklayan bir muhafızdı, her bir demir tel örgüde binlerce hikaye, her bir taşta yaşanmışlık vardı. İçeri adım attığınızda, geçmişin huzuruna hoş geldiniz diyen bir melodiyle karşılandınız. Burası, unutulmuş bir çağın anılarıyla dolu bir müze, her odası bir zaman yolculuğu, her penceresi bir umut vadisiydi.

KAV/mekânın sessizliği, binlerce öykünün ahengiyle doldu. Duvarlar, geçmişin yankılarını yansıtan aynalar gibiydi. Her adımınızda, bir masalın sayfaları arasında kaybolur gibi hissettiniz. Kimi zaman geçmişin hüznüyle, kimi zaman geleceğin umuduyla dans ettiniz. Burası, unutulmuş bir düşün gerçeğe dönüştüğü yerdi, her köşesi bir hayalin gerçekle buluştuğu mekân.

KAV/Bu binanın ruhu, geçmişin yüküyle değil, geleceğin ışığıyla doluydu. Her odası, bir umut çiçeğinin tomurcuğu gibi açılıyordu. İçerideki her bir yaşlı, bir zamanlar unutulmuş bir hazine gibi parlıyordu. Onların hikayeleri, binlerce yıldızın ışığında kaybolan bir gece kadar büyüleyiciydi. Burası, unutulmuş bir öykünün yeniden yazıldığı yerdi, her bir cümlesi bir mucizenin habercisiydi.

KAV… Diye başlayan her paragraf bir şeyin zaman ve mekandaki değişimini ve taşıdığı sırrı bana hatırlatır. Baka kime ne hatırlatır , bilemem..


© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.