Anlatıcıya...
Senin mi bu masal
Hangi sayfadasın
Satır başları
Kimin
Anlatıcıya söyle açık bıraksın o kapıyı yahut aralık. Sonu gelmesin hiç. Bir virgül koyar gibi iliştirsin yüreğinin kıyısına, yahut ünlemle bitsin mesela bir sevgi nidasıyla.
Kirpiklerimin diplerine kadar sızlarım ben çok özleyince. Kapatamam gözlerimi korkularım çıkagelir aynalardan. Haddinden fazla yoruyor kelimelerimi özlemek fiili bilmezsin. Kendini griye boyuyor tüm renklerim ve göğümü sis sarıyor, uzaklara kör bakmak! Ufff içim bulanıyor...
**Görsem soracağım;
Masallar korkar mı ki sensiz kalmaktan anlatıcı?
Ürkütür mü amansız bir hastalık gibi?
Kelimeler asar mı kendini "F" harfine mesela?
Köşe başlarında , camlarda yolunu gözler mi cümleler ?**
Anlatıcıya söyle, bir kara parçasıyım, ıssız bir ada.
Denizin toprakla birleştiği her yerde, nefes nefes esiyor hissediyorum yüzüme dokunuşundan.
Kırgınlıklarım ve hüznümün izlerini taşıyan bakışlarımı asmak isterdim duvarlarına.
Eskimiş anlamını yitirmiş sözcüklerimi avuçlarına bıraksam doğurur mu yeniden , yoksa kıymetsiz midir yüreğinde bilmeyi isterdim.
Yine çıkamıyorum işin içinden bak! Tüm giriş ve çıkışları kapatacak yüreğim. Örselenmiş lâl vakitler hazırlıkları bitirmiş ömrümden çalmaya geliyor. Örtmesin o kapıyı ürkek adımlar için...
Masal bu
Yarım kalırsa
Kimi görür
Kime sorarım
Ben kimim
Kiminim
Aslında...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.