- 209 Okunma
- 0 Yorum
- 3 Beğeni
KAYBOLMUŞ HAZİNELER
Bir zamanlar, uzak bir diyarın en yüksek dağının zirvesinde, gözlerden uzak bir kale vardı. Bu kalenin içinde, zamanın ötesinde yaşayan Kâhin otururdu. Kâhin, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilere akıl hocalığı yapar, onlara kaybolmuş hazinelerin unutulmuş sırların ve büyülü dünyaların kapılarını açardı.
Bir gün genç bir gezgin Kâhin’in kapısını çaldı. Elinde sadece bir harita ve kalbinde sonsuz bir merak vardı. Kâhin gezginin gözlerinde ki ışığı görünce ve ona eski bir kitap verdi. Kitap, gezginin aradığı cevapları içeriyordu, ama sayfalarını bir şartla açacaktı. Gezgin, kitabın sayfalarını ancak gerçekten ihtiyaç duyduğunda açacaktı.
Gezgin Kâhin’in sözlerini dinledi ve yolculuğuna devam etti. Her attığı adımda yeni bir macera, her macerada yeni bir ders vardı. Ve nihayet, gezginin en büyük sınavı geldiğinde, kitabı açtı. Sayfalar arasında, kendi hikayesini yazacak boş bir sayfa buldu. O an anladı ki, asıl hazine, kendi yolculuğuydu ve Kâhin ona en değerli armağanı vermişti: Kendi kaderini yazma gücü…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.