- 1210 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Özgelişim Bilinçli Yapar
ÖZGELİŞİM BİLİNÇLİ YAPAR
Sevgili Özgelişim Yolcusu dostum,
Özgelişim Yolculuğuna çıktığım zamandan bu yana yaklaşık çeyrek asırlık bir zamanı geçmiş. Bir Kişisel Gelişim Dergisinde yazmaya başladığım zamandan bu yana da 25 yıla yakın zaman geçmiş. Bu 25 yılda hem kitapları, hem dergileri okumuş, gücüm yettiğince uygulamış ve sözlü ve yazılı olarak da paylaşmışım. Ortaokul, lise ve Üniversitelerde de konuşmalarımla gençlere bilgimi paylaşmıştım.Bu konuşmalarda tanıştığımız ve halen görüştüğümüz özgelişim aşığı gençleri gördükçe geleceğe dair umutlarım artarak devam ediyor.
Değerli özgelişim yolcusu dostum,
Bu tecrübelerimi de halen mektuplar halinde sana ayazıyorum. Görüyorum k,i özgelişimin önemini en yakınlarıma bile anlatmakta zorlanıyorum. Bir işin önemini anlamayana anlatmak işte o kadar zor.Anlamak için gayret sarf etmek de zor olmalı. Galiba anlama gayretini toplum olarak gösteremiyoruz.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Bir insan gelişmek isterse önce ona inanmalıdır. “Özgelişim bir modaydı geldi geçti” diye söylenen bir insana ne anlatabiliriz mesela? İnsanların var olduğundan bu yana gelişme isteği vardır ve kıyamete kadar olacaktır . Dini konularda da siyasette de. Ama insanın gelişimi önce özünde olacak. Etkili konuluyor muyum ? İnsanlar beni seviyor mu kullanıyor mu ? Ben beni sevenle beni kullananı ayırt edebiliyor muyum ? Okuduklarımı uygulayabiliyor muyum ? Gelişmeme destek olacak insanlar ile gerektiği kadar diyaloğum var mı ? yeterince gelişmek için okuyor muyum ? sorularını kendine sık sık sormayan insan gelişebilir mi ? Bu sorulara soru eklemek zor değil ? Ben bu soruları sık sık kendime soruyorum. Eminim sen de soruyorsun kendine. Kendini geliştirmek için sorgulayan insanlara ne mutlu.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Bu çerçevede şunu gördüm ki, çevresindeki insanlar anlamasa da özgelişim insanı bilinçli yapıyor. Çok doğruları çevrenin göremeyeceği ölçüde görüyor ama çevresi anlamadığından ne kendi faydalanıyor ne de özgelşim yolcusu insanı anlayabiliyor. Bilinçli olmanın önemini burada daha iyi anlıyor insan. Burada bir dünyalık elde etme bilincinden bahsetmiyorum tabii ki. İnsan olma, çevresine de kaliteli insan olmayı aşılama, öğretme bilincinden bahsediyorum. Bu bilinç insanda var olduğunca insan kendini mutlu ve bahtiyar hissediyor.Tabii hisstmeyen ve yaşayamayan “Bu da mı moda oldu” der geçer.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Biliçli olmak ne demek ? Bunu çok insan bilmez. Bilinçli olmayı bir çocuğun annesine sevgisi kadar farkında olmaktır gelişmenin diye anlıyorum ben. Gelişimin faydasına inanmazsan moda olarak algılarsan ne kendin gelişebilirsin ne de çevrendeki insanın geliştiğini görebilirsin. Tersine alay etmeye bakarsın. Bunu da marifet sanırsın. Yani çoğu insan bu aşamada. Çok insan eğlenmeyi çağdaşlık zanneder. Çağdaş olmak ise bence bilinçli olmak çevresi ile alay eden değil, onlara faydalı olmaya bakan insan olmaktır. Hep eğlenmek ama hiç öğrenmemeyi hayat felsefesi edinmiş insanlardan artık uzak dureuyorum. Çünkü kendi hatalşarını senin üserine atacak kadar seviyesizleşiyorlar zamanla. Eğer mesafe olmazsa yaptıklarını marifet zannederek daha çok zarar vermeye devam edecekler. Onlara en güzel ders “onları yok saymak yokmuşlar gibi davranmaktan” geçiyor.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Bilinçli olduğu zaman insan hem öğrenci ile dersinden, iş sahibi ile işinden, ailede ise ailede olmaktan zevk duyar. Onlara bilinçli sevgi gösterirse bilinçli sevgi görür. Ama insanların zaaf yönlerine odaklanırsa onları sevemez, saygı gösteremez ve faydalanamaz. İşte çok insanın farkına varamadığı da bu. “İnsanı olduğu gibi kabullenememek veya yanlış algılamak, bilinçsiz olmak” insanı yanlışa sürükleyen bakış açısı bence.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
Bilinçli olarak okuyan ve yaşayan çevresindeki insanları da bilnçli yapmaya bakar. Ama çevresi anlamazsa ilerde anladığı zaman da faydalanacağı insanları yanlarında bulamayabilir ya da o insanlar artık onunla ilgilenmek istemeyebilir. Ben şahsen ilk tanışmadan sonra uzun arada gelmeyen, öğrenmeyen, ama aradan yıllar geçtikten sonra anlayan ve faydalanmak isteyen insanlara bakmam. Çünkü gelişimde süreklilik olmazsa fayda da olmaz. Senle muhabbetimiz sürekkli olduğundan ve sık sık mektupla, sohbet etmek için , özel günlerde bir araya geldiğimizden faydalı oluyor. Yani sürekli eğitim.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
“Bilinç” ve “biliçaltı” kelimeleri toplummuza zor gelen kelşmeler. Her konuda olduğu gibi psikologlar ve psikaytrlar da bu konuda farkı görüşlerini söz ve kitapları ile anlatıyorlar. Gazetede ve kitaplarda okuyarak anlamaya çalışsam da farklı görüşlerin çokluğu konuyu anlamakta zorluyor insanı. Farklılık zenginlik ama “ben her daim doğruyum karşımdaki her daim yanlış” anlayışı da bencillik.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
İnsanlar genelde “ ben haklıyım” diye başlar söze. Halbuki empati yapma yeteneği olan insan başkalarını da anlamanın, onların bakış açısına da bakarak anlamaya çalışmanın yollarını arar. Belki de bu tutum düşmanlıkları, inleri yıkar ve yok ederek düşmanlıklatrdan dostluklar doğurabilir. Hz. Ömer’in hayatına bakalım. Yanlışları doğru yapıp, empati olunca düşmanlar dost oluyor. Amacımız bilinçli dostluklar kurmaksa senin ve benim gibi empati gücümüzü geliştirmek zorundayız. Hoş empati geniş bir kavram . Bunu ayrı mektupta anlatmak lazım.
Sevgili özgelişim yolcus dostum,
Günümüzde iletişim araçları çoğaldı ama gençler özellikle olmak üzere insanların kaliteli iletişim yetenekleri ve istekleri azaldı. Bilgi sahibi olan insan azalınca sohbetlerin ve iletişimin de kalitesi azalarak dedikoduya, kıskançlıklarn ve kinlerin sergilendiği söz düellosuna dönüşüyor sohbetler. O yüzden ben uzak kalarak sana yazmanın daha mantıklı olduğuna inanarak yazıyorum. Başkalarına da gelişim rüzgarı dokunsun diye.
Sevgili özgelişim yolcusu dostum,
İnsanların öğrenmek için değil de sorularını bile “ben daha güzelini konuşayım” diye düşünerek üstünlük taslama amacı ile dinlediği ya da dinliyor göründüğü ortamda ben yazmanın daha faydalı olacağına inanıyorum. Yazdıklarmızın 100 yıl sonra bile okunacağını hayal ederek yazmak geleceğe dair umutlarmızı da artırıyor.Umut ise en büyük ve kar getiren yatrım. Sürekli insanı üretmeye sevk eden ve dinç tutan bir güö umutlu olmak.
Yazdıkça coştu kalemim gene. Sana sonsuz bilinçli ve güzel günler diliyor, daha güzel ve daha çok okunan mektuplarda buluşmayı diliyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.