- 243 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ölüm denilen hakikat
sisler bulvarına akşam çökmüştü diyorya şair.yoksul kalmış her semtin adında vardı huzur.vefa ve sadakatla ölçülen doğruluk kadar yaşanıyordu hayat.bunları düşününce yoksul bir semtin akşamında.onu anlayacak bahar gelince kuşlar.dallarında çile çekmenin usancı gibi her baharda kaybederdi umudunu.bu sokaklar ıssızlığı anlatırdı insana.aşkın haram oluşu gibi kalplere yuvasız kuş bulunmazdı çiçek açmış balkonlarda.hilalin şiirlerini okumadığı belliydi.yorgun akşamlarla gelen samyeline benziyordu gülüşü önceleri.solmuş bir gül gibi bahçenin en yalnız köşesinde.hallenmenin ruh bilimini açıklamakta gösterdiği çabada vardı avlulardan gelen su sesleri.bu büyük camiler mazinin ihtişamını yaşamışmı sorusunda vardı müphemlik.şimdi tüm dünyanın ilgi duyduğu eski yapıların çevresinde soluklanmak tarihi.belki hatıralarla sınırlı değildi sefaletle içiçe bu görkemin son sınıra kadar düşüşü.dinler arası diyalog iyi gidiyordu aslında ibrahimi dinlerin kendini anlatacak çok şeyi olduğundan.tarikatler bunun tehlikeli olduğu kanaatinde olsada.varlıkların anlaşılmasında islam fiziğinin açıklayıcı olduğu dönemler.işte medrese hevesinde bu parlak dönemin ihtişamı vardı.allahın sevgilisi cennet ve cehennem için halıkın imtihan vesilesi.zaman ve mekanüstü bir varoluşun hakikatinde gizliydi nübüvvet.bunları unutmuş olamaz insanlar o nurun galeyana gelmesinden korkmamakla.bir itiraf gibi düşününce ölüm denilen hakikati.nerde kalmıştı metafizik ölçüleriyle düşünen bilge.insanlar yalnızlığı ve dostluğu tartışırken büyük heyecanlar duymak kadardı yoksulluğun izini sürmek.yıllar geçti korkuların üzerinden büyük tartışmaların arasında.refah toplumu iflasa sürüklenmekmiydi ilyas hocaya göre.işte varlığında böyle bir mahkümiyeti vardı nedimin.hilal bu durumu düzeltme gereği duymayacaktı diğerleri gibi.köyden kente göçün sonuçlarıydı ekonomiye bağımlı yaşama.hilal ve ilyas hoca hayali bir kahramandı gerçek hayatta yaşıyor olsalarda.ilyas hoca ne bulursa okumuştu köyde vakti çok olduğundan.ilyas hocanın dindarlığı humeynicilikten geliyordu ne kadar amerikancı müslüman görüntüsü versede.bu nedenle tartışma yaşanıyordu evde.hilalin bunlardan haberi yoktu tanışmışlıkları olmadığından.ancak olaylarla duyulmuştu nedimin mağduriyeti.ne anlamı varsa insanların hayatından çalmalarını doğrulatacak.hakaret ve küfür noktasında haksız sayılmazdı nedim.soğuk savaş yıllarında insanları ezmenin bahanesiydi kominizm.bunlarda ibadetle ticareti bir arada götürüyordu.hiç bir konuda hak vermemişlerdi yöneltilen suçlamalara.şimdi komplo ve kumpasların yaşandığı bir algı çağında vardı düzeysizlik.işte tecrit edilme düşüncesinde bu etkenler vardı.hayatın kullanışlı olması sömürünün arsızlığı demekti şeref yoksunluğu için.bunlar geçiyordu aklından daima kendi özgürlüğünü ararken yanılgılarda.kardeşi zeki bilgisayardan anladığından bilgisayarı o hazırlıyordu doğal olarak.kız kardeşi kas hastalığı nedeniyle yatalak bir hastaydı heniz gençliğinin baharında.ondan koparmışlardı yaşama umudunu anlaşıldığı kadarıyla.bu nedenle evdekileri suçluyordu durumu konusunda.annesi her türlü cefayı yaşamıştı fırtınalı hayatında.onunda çaresizliği zindanı olmuştu ailenin.çünkü kimsesizdi istanbula gelinceye kadar.ilyas hocanın sürgün yıllarında ailenin dağılma korkusu onun omuzlarındaydı artık.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.