Rahatlık

• 2 Mart 2024 Cumartesi 18:59:56

DOSTLUK VE RAHATLIK
Sevgili dostum, Güzel Kardeşim,
Geçen günlerde bir kaç sözde dostumla karşılaşınca sohbet ettikte, onların dostum olmaktan ne kadar uzaklaştığına şahit olmak ile üzüldüm. Çünkü okuduklarım ve yaşadıklarım dostluğa bakış açımnı genişletti. Dsotluğun öyle yemek içmek ve dedikodu etmekle olmayacağını daha iyi anladım.
Sevgili dostum,
Sözlerine “Rahat mısın?” ile başladılar. “Rahat olmak lazım” diye bitirdiler. Rahatlık üzerine sohbet uzadı da uzadı. İlk fırsatta yanlarından uzaklaştım.
Sevgili dostum,
Bir yerde okumuştum. “Rahatına düşkün insanların çok olmasından rahatsız oldu bu dünya” diye. Ne güzel söz bu.
Sevgili dostum,
Biz dünyaya rahatımıza düşkün insan olarak gelmedik ki. Önce öğrenmek, ama bu öğrenme sadece okulda ve hayatta değil aynı zamanda güzel kitapları okumak hatta daha iyi öğrenmek için çoğunu defalarca okumak ve edindiğimiz ve beyin süzgecinden geçirdiğimiz güzel bilgileri yaymak, paylaşmak içn geldik.
Sevgili dostum,
Şuna her zaman inandığımı biliyorsun “bilgi ve sevgi paylaşıldıkça çoğalır” Bilgi ve sevgiyi çoğaltamadıktan sonra hem kendimizi, ailemizi ve ülkemizi sonra insanlığı geliştiremeyiz. Bilgi beyinden, sevgi kalpten beslenir. Yani her insanın çaba ile yapabileceği şeyler. Ama bu basit gayreti de göstermek istemeyene söyleyecek söz bulamayız ki.
Sevgili dostum,
Sadece maddi şeylere bakanlar bunu anlamakta tabii ki zorlanıyorlar. Her şeyi şakaya vuranlar, boş konuştuğunun farkında olan ama bundan vazgeçmeyenler, kalp kırmayı seven ama özür dilemeyenler, bilgi ve sevginin önemini anlamadıkları gibi bunlara çok önem verenleri küçümserler, aslında küçümsedikleri de kendisi ve çevresi ama bunu da itiraf edemezler. Kendi yaptıkları hataları o bana yapıyor diye hiç de öyle şey yapmayan insanlara atmayı marifet sanırlar.
Sevgili dostum,
Biz böyle miyiz? Biz gene de bunlara rağmen bilgimizi ve sevgimizi çoğaltmak için çaba harcayacak, bizi dinleyen anlayan bir kişi bile olsa konuşacak ve yazacağız. Bakarsın o bir insan insanları aydınlatan ışık olur zamanı gelince..
Sevgili dostum,
Rahatına düşkün olanların çocukları da rahatına düşkün olanlar olacaktır büyük çoğunlukla. Çevreme baktığımda anne ve baba kimi seviyorsa çocukta O’nu seviyor. Velev ki, anne ve baba okuma yazma bilmesin, çocuklar Üniversite bitirmiş olsun. Çünkü en büyük okul aile, en büyük öğretmen de yaptıkları anne ve babalardır. Çocuklar o yüzden “biz anne ve babamızdan böyle gördük” derler. Bunu sana defalarca yazdım. Gene yazmaktan da ellerim yorulmaz. Bıkmadan anlatmak bizim şiarımız olmalı.
Sevgili dostum,
Konu rahatlık olunca ben tüm rahatlığım bozulur. Çünkü rahatlık kelimesi bile insanın rahatını bozar. Eğitim ve sevgiye o kadar muhtaç insanlar varken, bizim rahatımızı düşünerek bunları sohbet konusu yapmamız ve “Rahat mısın” diye birbirimize sormak insanlığımızdan uzaklaşmak gibi gelir bana.
Sevgili dostum,
Bizlerde gelecek nesillere rahatlığını düşünen gençler değil, başkalarını düşünen hatta sınırlar ötesinde yardıma muhtaç insanlara yardım eden insanlara koşarak giden ve yardım eden nesiller yetiştirmek için çaba harcamalıyız . Şükür ki, senin de benim de öyle gelecek nesillerimiz var.Onların da mutluluğunu göözlerinden görmek her zmaan mümkün.
Sevgili dostum,
Yardımlaşma duygusunun azaldığı dünyada çocuklarımızın başkalarına yardım etme duygularının güçlü ve sağlam olduğunu görmek , ilerde bu duygu ve çabalarının daha da artacağını ve çocuklarına da bu duyguyu aşılayacaklarını görmek bizi mutlu eder her zaman. Rahat kelimesinden rahatsız olan anne ve babanın çocukları da böyle olur. Rahat kelimesinden rahatsız olan adamında rahat sözünden rahatsız senin gibi dostları olmalı yani.
Sevgili dostum,
Dostluk el ele vererek, başkalarına sinerji ile faydalı olmak demektir, bizim için değil mi? Başkalarına faydamız olamıyorsa insanlarla sadece laf olsun beri gelsin diye konuşmanın ne anlamı var ki ? Benim rahatsız olduğum konu bu işte. Boşa konuşmak ve bunu da faydalı zannetmek. Boş konuşan bunun bilincinde olan insana saygı olur ama boş konuşan ve bunun farkına bile varamayan insana saygı olmaz. Bilinçli ve farkında olan insana saygım işte bunun için var. Bu bilincin toplumda yaygınlaşmasi için de varız ikimizde biliyoruz.
Sevgili dostum,
Dostluk güzel şey ama yalandan dostluk gösteren insanlarla muhatap olmak insana işkence gibi geliyor. Saçma haraket edip de tepki gösterdiğin zaman “O da bana yapıyor” diye iftira eden insan ile iletişimi hemen kesmek en güzeli. Bir insan kendini haklı göstermek için sana iftira atıyorsa o artık dostun olamaz. Dsotun olmayana selam vermen bile O’nun şımarmasına sebep olur.
Sevgili dostum,
“Rahatına düşkün insan boş şeyler yapma derdindedir “derler. Hz Ali bile der ki “İşi olmayana işini şeytan verir” . Ne güzel söylemiş. Rahatına düşkün insan başkalarının gayretini ve faydalı olma azmini kıskanarak küçümser, aklı sıra değersizleştirmeye çalışır. Bu da kendisini değersiz yapmaktan öteye gidemez.
Değerli dostum,
Gelişmiş ülke insanları rahatına değil, önce kendine, sonra ailesine ve ülkesine nasıl faydalı olacağının derdinde olan insandır. Bizde ise insanlar başkaları ile uğraşma derdinde rahatına düşkün insanlardır . Ben bundan rahatsızım işte. Ülkesini seven insanın rahatına düşkün insanlardan rahatsız olur ve bunu belli eder, uzaklaşır ve daha faydalı olmanın derdinde kendine destek olana gider. Ben de sana geliyor, mektup yazıyorum işte. Bunun faydalı olduğunu görmek ayrı mutluluk.
Seninle mektuplaşmak , seninde okuduğunu görmek işte bana rahatlık veren bu duygu. Güzel olan her şey rahatlık verir insana işte.