- 111 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hased ve Kıskançlık 1
Hased,kıskançlık ve çekememezlik demektir.Hased,bir kişinin kendisine ait olmayan bir meziyetin,özelliğin başkasında bulunmasından rahatsız olup o nimetin o kişiden gitmesini istemektir.
Bu halin en açık örneğini Hz.Adem(a.s.)’a secde emrine uymayıp Cennet’ten kovulan şeytanda görüyoruz."Ben nasılsa lanetlenip Cennet’ten kovuldum,o halde insanoğlu da Cennet’te bulunmasın" diyerek Hz.Adem(a.s.)ve Hz.Havva’yı tuzağına düşüren şeytan onların yasak meyveyi yemelerini sağlayıp,Cennet’ten çıkarılmasına sebep olmuştur. Bakara,36
Kötü huyların bir çoğuna sebep olan hasettir.Yani her türlü ahlaksızlığın anası diyebiliriz.Bir kimsenin sahip olduğu maddi ve manevi varlık ve meziyetleri çekemeyip bunların ondan gitmesini arzu etmek diyebiliriz.Bu açıdan hased Kur’an-ı Kerim’de kötülenmiş, hasedçilerin kötülüklerinden Allah-u Teala’ya sığınılması gerektiği Müslümanlara bildirilmiştir. Felak,113/5
Hased hastalığı,insan ruhunun hastalıklarının çoğunu ve nefsin isteklerinin hepsini içine alır.Bu hastalığa çoğu ruhlar yakalanmıştır ve bundan kurtulmuş olmak da pek nadir bir durumdur.
Hased,kalpte kanayan bir yaradır.Kurdun ulu bir ağacı yiyerek devrdiği gibi,çekememezlik de insanı öyle kemire kemire yer bitirir. Peygamberimiz (s.a.v.)bir hadislerinde bu konu ile ilgili şöyle buyurmuşlardır:
"Hased etmekten kaçınınız.Çünkü ateşin odunu veya otları yok ettiği gibi hased de iyi işleri yok eder." (İbn Mace,a.g.e.,Zühd,22 )
İnsan ruhunu içten çökertip ele geçiren ve insani münasebetleri zedeleyen hased insanı avucuna alıp adeta kukla gibi oynatır.İnsanın meziyetlerini ve güzellikleri varsa bunlara da perde olur.Hased denen bu kötü huy üç türlüdür:
1-Bir iyiliğin kendisine gelme ihtimali yoksa, başkalarından da o iyiliğin gitmesini istemektir.Bu hasedin en kötü halidir.
2-Bir nimetin kendisine gelmesi mümkün iken,gelmediği durumlarda "Hiç olmazsa ondan da gitsin de beraber olalım,onun benden üstün tarafı kalmasın" diye temennide bulunmaktır.
3-Bir güzelliğin bir kişiden gitmesini kendisine gelmesi ümidiyle istemektir.
Bunlar hasedin en kötü halleridir.Fakat bir iyiliğin başka kişilerden gitmesini arzu edip, istemediği halde,aynı nimete kendisinin de kavuşmasını temenni edip duada bulunmak hased değil "gıbta" dır. Gıbta duygusu Müslümanların tembelce boş oturmalarına mani olup,maddi ve manevi açıdan ilerlemeye bir vesile olacağından takdir edilen bir duygudur.
Hased duygusu manevi bir hastalık belirtisidir. Bu hastalık bilgisizlik ve aç gözlülüğün bir alametidir.Bu hastalığa yakalanan insan şöyle bir düşünmeli,bütün güzelliklerin nimetlerin bir kişide toplanması mümkün müdür?Ayrıca Cenab-ı Hak’kın nasip ettiği nimetleri her hangi bir şeyin engellemesinin imkanı var mıdır?Bu açıdan nimet verilen kişiyi kıskanan ve o nimetin ondan gitmesini arzu eden kişi terbiyesizlik yapmış oluyor ve farkında olmadan bu terbiyesizliği asıl nimetleri verene,yani Cenab-ı Hak’ka karşı yapmış oluyor.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.