- 285 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Uzaylı İstilası
Gece susuzluğumu gidermek için uyandım.Etraf her zaman olduğu gibi karanlıktı.Ben her zaman olduğum gibi huysuzdum.Odamda bulunan eşyalar yerli yerindeydi.Bir fotoğrafın rüyası plakta demlenirken Güneşin artık doğmadığı aklıma geldi.Bir bütün olarak içimi ısıtan kaynak artık yoktu.Uzaylıların dünyaya saldırmasının üzerinden 1 yıl geçmişti.Avrupa’nın tam merkezine atılan kimyasal tüm Avrupa’yı yerle bir etmişti.Artık Almanlar diye bir ırk yoktu.Sisteme başkaldıracak, eylem yapacak Fransız kalmadı.
Atılan bu silahtan yayılan gaz, Dünya ile Güneşin bağlantısını kesmişti.Artık Güneş ışını diye bir kavram yoktu.Yaz mevsimi ortadan kalktı.Havada güllük güneşlik gibi tabirler kullanılmaz hale geldi. Uzaylı saldırısından sonra dünya harabe bir yere döndü.(insanlar için her zaman harabe bir yerdi)
Gezegenimizdeki kaynaklar azalmış durumda.Bir avuç insan ile bir mücadele içindeyiz.En kötüsüde gazdan etkilenen tüm insanlık yavaş yavaş üreme yetisini kaybetti.Artık üremenin olmadığı insan neslinin tükenmek üzere olduğu, birbirimize tutunmamızın en gerekli olduğu zamandayız.Son üreyebilen insan dün 19 sularında hayatına gözlerini yumdu.Bununla birlikte insanlık umut denilen kavramı tüm sözlüklerden kaldırdı.Gezegenler arasında irtibatta olduğumuz uzaylılar arasında insan hakları üzerine kararname yayınlandı.Sadece tatil için geldiği dünyada insan neslinin bu acı durumunu kabullenemeyen Uzay Cumhur Reisi tarafından çıkartılan Uzay Hükmünde Kararname’sinin 1.maddesine göre insanların son dönemlerini daha mutlu yaşamaları sağlamak insanların en temel hakkıdır diye bahsedilmiştir .
Gökyüzünün hakimiyetini elimde bulunduran bu üstün varlıklar gelişmiş teklonojilerinin verdiği yetkiye dayanarak her insan için bir Yıldız atadı.Elbette Venüs’te Jüpiter’de tanıdığı olanlar daha şanslıydı.Kimisine daha parlak, daha çekici yıldızlar düşerken, kimi ne de kendisine bile faydası olmayan yıldızlar düştü.Kararnameye göre yıldızlar ile insanlar arasında iletişim yetkisi verildi.Çok şanslıyım ki ben her an gökyüzüne baktığımda,onunda bana baktığını hissettiğim,yıldızım denk gelmişti.Dünya hep karanlıktı.Güneş artık doğmuyordu.Sevgili uzaylı kardeşlerim bir şekilde(nasıl olduğu bilinmiyor) yıldızlarla birlikte Dünyamıza ışık sokabiliyorlardı.Tanrıya şükürler olsun insanlar en azından birbirlerinin yüzünü görebiliyorlardı.
Yıldızıma bir isminin olması gerektiğini böylece herkesin Yıldızı ile aynı olmayacağını sadece bana özel olmuş olacağını söyledim.Hoşuna gitti bu durum.Lavinyada karar kıldık.Bir kızım olabilseydi eğer adını Lavinya koyacaktım.Ona dünyanın ordan nasıl göründüğünü sordum.Bataklık olarak tasvir etti.Hazırcevap kişiliğim hemen cevap verdi: “hepimiz aynı bataklıktayız ama bazılarımız yıldızlara bakıyor.”Bu Lavinya’ya ettiğim ilk iltifattı.Artık Lavinya benim gündüzüm olmuştu.Gündüz kelimesi tekrar sözlüklere girdi anlamı değişerek.Gündüz demek : Yıldızı olan demekti.Bu soğuk havalarda üşüdüğümde bana destek oldu.Günün en güzel saatlerinde yanımda kaldı.Aramızda tarif edemiyeceğim bir duygusal bağ oluştu.O zamana kadar bilmezdim bir yıldızın duygusu olabileceği.Aramızda ki ilişki aşka dönüştü.Gidip görmek istedim.Umere yazı yazdım.Geri dönüş alamadım.Eskiden ne güzelmiş seven insanların arasına dağlar denizler girermiş.Çok çok eskiden de anlatılana göre dinazorlar girermiş.Bizim aramıza ozon tabakası dahil 7 katman var.Hadi ilk iki katmanı geçtin bir şekilde.Ozon tabakasına vardın diyelim.Ozon tabakası delmek dinimizce büyük günah sayılır.Bundan dolayı Lavinya bizim kavuşmamız güneşin doğuşuna kaldı.
YORUMLAR
Güzel yazı.Dünyada hiç insan kalmasa üzülürmüsün.Sevmeyi ve bir arada olmayı öğrenemezsek sonumuz bu galiba..