- 236 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Kayıp bir adrese
Beni sana götüren
Ne kimseydi
Ne de kimse
Alıp götürebilirdi ki
Bendeki sendi
Az önce bir avuç
Yaşla,
Bir avuç toprağı
Bir yanık zarfla
Çılgınca yağan
Yağmura salıp, bırakıverdim
Bilmediklerimle
Anlayamadıklarımla
Belki de en saf
En aldanan
En abdal yanımla
Oysa kaldırıp başımı
Bakabildiğimi
Sandığım
Hiç görmediğim o derin gözlerin
Acaba kalemi hangi eliyle ve nasıl
Tutardı diye düşündüğüm
Hiç bilemeyeceğim ellerin
Peki o dizelerini okusa,
Nasıl vurgu ile
Tonlardı diye
Ve belki tek rüyamdı
Hiç duymayacağım sesini
Hayal edebilmeyi dilerdim
Şimdilerde o soğuk
O kara kaplı kentin
O ıssız görünen sokağında
Yanmayan lambanın
Çekilmiş perdelerin
Pencerelerine mühür vurulmuş gibi
Issız , sessiz eşiğinde
Benimse
Hâlâ
Yüreğimi acıtıyor,
Kanatıyor derinden
Yüzüme vurup, kapını kapatışın
Belki de ifadesizliklerle
Yüzleşmekten kaçan
İletilememiş
En anlamsız kalışlarım
Oysa
Öyle tesadüfi bir düşüş
Bir keşifti, sana gelebilmek
En masumane rüzgardı
O topraklarını koklarken
En başlangıcından bu yana
Varlığına şükr edebilmekten
Gönlünde yer alabilmekten
Başka ne dilerdi ki
Öyle dipsiz, soğuk ve alaylı
Zanlarına rağmen, inadına
Anlamazdan, bilmezden
Öylesine süre gelen
Karışık mizacın karşılığına
Ve duymaya korktuğum
Nice hakikatle belki de
Ve nice zamandan
Nice derinlerden söküp de
Uçabilmek istercesine
Geç kalınmış, kayıp bir adrese
Gene de
Tek bildiğim hürmetine
Beni saran ilahi sureti aynana
Elim uzanır, dokunmak ister
O hiç dinlemedim hikayelerinin
O ortak olamadığım acılarınla dolu
Kitabının o, sen kokan sayfalarına
Biliyor musun can
Nerdesin, nasılsın
Bilmiyorum
Seni sevdiğimi, söyleyebilmek
Tek vuslatımdı
Sonsuzluğa
Ve belki
Razı gelemeyen
Ve bir gun
Gelir mi bilmediğim
Eşsiz
Ruhuna
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.