BOĞMA ARTIK
hani bazen bir söz karşısında bogazın düğüm düğüm olurda nefes almayı bıle unutursun ya .. ne yutabilrsin ne de cıkartabilirsin ya .. işte tam da o anlardayım..
hayata dair herşeyi güzel ve sade yasamak isterken nedense her zaman kapımı calan bir fırtına mutlaka oluyor.
ne ben kurtuluyorum ne de o gelmekten vazgeçiyor..
fırtınanın esiri olmaktan tükenmeme rağmen ne ortadan kaybolabiliyorum ne de onu kaybedebiliyorum.
yaşın kac olursa olsun resmen kısır bir döngü içerisinde aynı seylerı farklı kişilerle cevirip cevirip yasıyor gibiyim. zmaan ve mekan farklı sadece..
o zamnlarda yasarken yaptıklarımla şimdilerdeki farklı bile olsa gene sonu hüsran oluyor nedense. .
nerede ne hata yapıyorum hala anlayıp çözemedim..
galiba sorunun en büyüğü benım. artık böyle düsünür haldeyim..
kime nasıl yaklaşırsam yaklasayım mutlaka kazıklı bir darbe yiyoruz yine yeniden tam on ikiden.
galiba mutluluğun tanımını bilmiyoruz ondan bu yaşantılara seyirci kalmamız yada o seyirin içinde boğulmalarımız ..
yakındır bu gidişle gerçekten boğulmalarımız..
karsındakını anlamak istedikce değer biçmeye kalktıkca yanıtlanması ona göre zor oysaki iki kelimeden oluşan kısa cumleler iken laf cambazlığı yapıp yanıtı da soruyu da sana kitleyen insanlar oldukça etrafımızda ne insan gibi nefes aalbilirz nede sevginin yada mutlulugun tanımını tam anlamıyla yasayarak keşfedebiliriz.
kalıpalsmıs cumlelerın getirisi üzerine bir şeyler yaşar olmuşuz ve onları yaşamak için direnir olmuşuz su koca lanet olası dunyada ...
ıkı kelımennı oluşturdgu bir cümle öyle oturuyor kı adamn tam gögsünün üstüne .. ne yiyebiliyorsun nede yutabılıyorsun işte..
hayat vurdukca içinde çırpınmaya devam ettikçede daha da dibe batıyoruz sebepsizce. ..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.