- 296 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
AŞIK MEMED
140- LEMOS KÖYÜNDEN OZAN/ŞAİR AŞIK MEMED
Karaman-Sarıveliler/Lemos Köyünde XIX. Yüzyılın başlarında (1800-1895) yılla rı arasında lakabı, “Kulaksızoğlu Memed” olan bir zatı muhterem yaşar. Hoş sohbet, nüktedan bir kişilikmiş. Yöresinde tanık olduğu, duyduğu acayip olay ları şiir diliyle anlatıp, yerer, bazende ağzından bal tadında sözler duyulurmuş. Bu yeteneklerinden ötürü köy sakinleri, “Aşık Memed” lakabın daha çok yakış tırıp ünlemiş. Böylece yöresel bir ozan olarak tanındığı için ömrünce “Aşık Me med” adıyla bilinmiş. Hatta 1830 yılı Nüfus ve Ekonomik Varlıklar Sayımında da bu lakabıyla kaydedilmiş.
Devleti Osmanı Aliye’de, 1830 yılı Nüfus ve Mal Varlığı sayımı sonucunda Le mos Köyünde yaşayan Aşık Memed’in; Ali (40 yaş), Ramazan (20 yaş), Abdul lah (10 yaş) ve Mustafa (4 yaş) adında dört oğlu yaşamış. Bu sayımda kız çocu ğu ve ergin kadınlar dikkate alınıp yazılmıyor. Aşık Memed’in günümüzde bili nen şeceresi ise; oğlu Ali zürriyetinden torunu GadıMustafa’dan, ‘İlhan’ ve oğ lu Mustafa’dan zürriyetinden, ‘Kulak’ soy isimleriyle soylanır. Halen Sarıveli ler / Lemos-Esentepe Köyünde,“Kulak ve İlhan” soy isimli kişilerden oluşur.
Aşık Memed, Sarıveliler/ Uğurlu köyünden Aşık İbrahim’le (Delibeş lakaplı) ay nı (XIX.yy) yıllarda yaşar. Her iki aşığın üslubu benzerlik taşır. Mahalli ozan/ şa ir olarak acayip olayları, halka eziyet çektiren yönetim uygulamaların nükte dan bir dille şiirsel anlatımla eleştirip, yerer. Bazen kendi aralarında da yaren lik yapıp keyfe keder şiirle atıştıklarına rastlanır. Hayal ettikleri olaylar üzerin den birbirine ders niteliğinde sözlerle göndermede bulunur. Bu tür halk ozan ları, halk kültürünün gelişmesi ile gelecek kuşaklara aktarılmasında köşe taşı kimliğindedir. Bu konuda çok önemli görevler üstlenirler.
Yöresel aşıklar, kendi aralarında şiirle atışırken birbirlerine karşı saygıda asla kusur etmedikleri şiirlerinde gözlemlenir. Üslupta, hep hoşgörü iklimi hakim olmuş. Özünde hakaret içermeyen betimlemeler, dinleyen köy sakinlerince te bessümle karşılanmış. Her kişi bilmiş ki, ozanların sözlerde ve dizelerdeki ifa delerinde bir art niyet ve ya köy sakinlerine bir hakaret bulunmaz, aranamaz.
Mahrumiyetin odağı Sarıveliler’in Lemos ve Uğurlu köylerinde yaşayan yöre sel aşıklar, gönlünden geldiği, dilinden döküldüğü şekilde ricalen şiir söylemiş. Bu atışmaların içeren yazılı metinler günümüze kadar muntazam ulaşmaz. Çünkü aşıkların, bu tür eserleri evvelden beri süre geldiği üzere her daim yazılı metin haline getirilmez. Böyle bir imkan da pek bulunmaz. Bu bağlamda ozan larımızın bazı şiirleri yazılı metin olarak değil de, halkın dilinden dile söylenip anlatılarak günümüze kadar ulaşır. Yazılı olan şiirleri pek nadirdir. Günümüze bir şekilde ulaşan şiirler özünde hoş görü teması içerir. Zaten, içermeseydi, be nimseyip neşeyle dinleyen halk kabullenmeseydi, dillendirmeseydi bazı dize ler dilden dile ulaşarak, halen canlılığın sürdürmesi imkansız olur, unutulurdu.
Ayrıca Lemos- Esentepe köyünden Aşık Memed ile komşu köy konumunda bulunan Uğurlu’lu aşık Delibeş İbrahim arasındaki şiirsel atışmaların varlığı, milli şairimiz Lemos’lu Ahmet Tufan Şentürk (AhTuŞen) üstadımız da derleye rek bazı dizelerle katkı sağlayarak günümüze ulaşmasını sağlamış.
Şair ve ozanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Berzahta ruhları şad olsun. (Lemos5303)
Süleyman YILDIZ
YORUMLAR
Nice unutulup giden değerlerimiz var.
Keşke bir iki şiirini yazıya alsaydınız.
O tür şairlerimizin dilimize de büyük katkısı var.
Selamlar saygılar üstadım.