MUTLULUK
Hayatımızın en önemli işidir mutlu olmak.
Her anımızı o değerli duyguyu yaşayabilmek adına harcarız. Ancak insan genelde mutlu olmaz.
Mutlu olmak insanın kendi becerisidir çünkü…
Eğer hayatta her şeyi kendinize dert ediyorsanız, rutin hayat sürecinizde mutlu bir yaşam geçirmeniz pek de olası değildir.
Ancak sabah katlığınız andan itibaren hayatın en pozitif taraflarına odaklanmış, sadece onları görmeye çalışıyorsanız, o zaman da sizi musmutlu bir gün bekliyordur.
Biraz derin düşündüğünüzde, onca olumsuzlukların içinde ne kadar güzellik de var değil mi?
Örneğin, uyandığınızda sizi mis gibi temiz bir hava karşılar. Kaçımız onu içimize çekebiliyor acaba?
Dışarı ilk adımımızı attığımız anda bastığımız toprak, kaçımız onun kokusunu içimize çekebiliyor, kaçımız ona dokunup tüm olumsuzlukları toprağa terk edebiliyor.
Bir toplu taşıma aracına bindiğimiz anda bizi karşılayan kalabalığa değil de insanların yüzlerine odaklanıp, kaçımız onların ne düşündüğünü, akşam ne yaşadığını düşünebiliyor.
Kaçımız sorabiliyor hatta…
Bir amcanın yüzündeki hüznü görüp de halini hatırını sorma girişiminde bulunduk mu hiç?
Soğuk bir kış günü, bulutların arasından sizi birazcık ısıtmak için zorla kendini göstermeye çalışan güneşin, sırf seni mutlu etmeye çalıştığını görüp ona kaçımız bir selam çakabiliyor?
Havanın soğuk olması durumunda, ne kadar üşüdüğünü düşünmek yerine serinlemeye odaklanıp, o anın tadını çıkarabilmektir mutluluk.
Ya da sımsıcak bir yaz gününde, terlemiş yüzümüzü asmak yerine içimizi ısıtan güneşle eğlenebilmektir.
Etrafına sunduğun pozitif enerjiyle, kendi mutluluğu ile yetinmeyip, başkalarını da mutlu edebilmektir mutluluk. Paylaşmaktır yani….
Her şeyini verdiğin yakın çevrenden karşılık görmediğinde, onların mutlu olmasını gaye edinmek, onların mutluluğu ile de sevinmektir mutluluk.
Sabahları uyanabilmek, akşamları ağrısız ve sızısız yatağa yatabilmektir. Şükredebilmektir…
Dertlerini dert saymayıp, dertsiz bir hayat hayal etmek yerine onları hayatın rutini olarak düşünüp, daha kötünün de var olduğu bu dünyada, yetinebilmektir.
Akşamları temiz bir uyku çekmek, sabahları erkenden kalkıp, ayağa kalkabilmektir.
Bazen yürüyebilmek, bazen görebilmek, bazen el sallamak, bazen nefes almaktır mutlu olmak.
Yani, mutlu olmak için bir sebep aramak yerine, sebepsiz mutlu olmayı öğrenmek gerekiyor.
Sebep aradığınızda ise bunca acının yaşandığı dünyamızda sebep üretememe sebebiyle asık suratlı bir toplum haline dönüşüyoruz.
Hadi bugün bir sebep aramadan mutlu olmaya çalışalım mı?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.