- 291 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
Hakikat (gerçeklik ya da gerçekliklik)
Hakikat, zihnin aynasında yansıyan bir güneş; bulanık camları arındırarak, ruhu berrak sulara davet eden bir fenerdir.
Hakikat, evrenin perdelerini aralayarak kalbinin derinliklerine düşen bir mücevherdir. Zamanın dokusunu yırtarak ortaya çıkan bu inci, her varlıkta gizlenmiş bir sırdır. O, karanlık gecenin içinde parlayan bir yıldız gibidir, düşüncelerin ve duyguların karmaşık dansında kaybolan bir ışıltı.
Hakikat, bilinç okyanusunun derin sularında saklı, anlamın meyvelerini olgunlaştıran bir ağaçtır. Ona ulaşmak, bir çiçeğin açılışını izlemek gibidir; sabırla beklemek ve seyretmek gerekir. Sözcükler, Hakikat’in mücevherini anlatmaya yetmez; çünkü o, her dilin sınırlarını aşan bir melodiye benzer, ruhu okşayan bir ezgiye dönüşür.
Hakikat, varlık ve yokluk arasındaki perdelerin aralandığı bir sahnedir. O, düşlerin gerçeğe dönüştüğü bir masalın anahtarıdır. Sanki bilinmezliğin perdesini aralayarak, evrenin büyük kitabını okumak gibidir; her kelime, her harf, derin bir anlamın kapılarını aralar.
Hakikat, varlığın en derin köklerinde gizlenmiş, kainatın esrarını taşıyan kutsal bir ayna gibidir. Ona ulaşmak, kendi varlığının bilinçli bir keşfine çıkmakla mümkündür. O, sevginin sonsuz okyanusunda yıkanmış, bilgelik ve anlayışın zirvesinde taht kuran bir krallıktır.
Bu yüce hakikatin peşinden koşmak, kendini bulmanın ve evrenle bütünleşmenin bir arayışıdır. Hakikat, bir nehir gibi akar, zamanın ötesinde bir yolculuktur ve ona ulaşmak, ruhunun sonsuzluğuna yelken açmaktır.
YORUMLAR
Gençken bir arkadaşımın babası 'Akılla kurduğumuz dili kullanarak duygularımızı anlatamayız. Bu yüzden hislerimizin ifadesi için sanata başvuruyoruz' demişti. Hakikati de tasavvufi bir şekilde anlatmışsınız: Gizlenen, aranıp bulunmasını bekleyen, bulununca da ancak ehiller tarafından değeri bilinen. Nasıl hislerin ifadesi için sanat gerekiyorsa, hakikati algılamak için aklın ötesinde bir şeyler gerekiyor hissine kapıldım okurken. Ama dikkat edince özünde Socrates'in 'Kendini bil/tanı' fikri yatıyor ve ekliyor: 'Eğer hakikat her varlıkta gizlenmiş bir sır'sa, kendini tanıyarak ona ulaşabilirsin. Bu tek başına yetecek mi? Bilemem. Hele bir bizi hayat boyu takip eden yabancıyı tanıyalım da... Saygılarımla.