- 180 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Minik siyah ilişkiler
Kötüler birbirlerini çok çabuk buluyorlar.
Şimdi kısaca uzatmadan bu masalı anlatana 1 nolu karakter diyelim.
Burada baş rolde aslında olayları iyi anlayabilmesi gereken bir malum kişi karakteri var.Ortamın şefi de diyebiliriz.
Uzun bir dönem, bir kaç yıl diyelim, hem 1 no lu karaktere, hem bulunduğu ortama sürekli olarak yaptığı saygısızlıkların dozajını giderek arttıran ve gurubu rahatsız eden kişi de, karakter no 2 olsun.
1 nolu karakterin malum kişiye,kendisine ve herkese kırıcı davranan 2 no lu kişinin davranışları konusunda bilgi vermesiyle ve sorunu dile getirip bir çözüm bulmasını rica etmesiyle olaylar başlıyor, Çünkü görev olarak da bu sorunları idare edebilecek, doğru yolu akıllıca bulabilecek konumda tek kişi o.
Ancak malum kişi anlaşılmaz nedenlerle gurubunda bunca huzursuzluğu yaratan kişinin oluşturduğu sorunları asla duymak istemiyor. Aldırmıyor.Örnekler verilerek anlatılan olaylar silsilesini neredeyse hiç dinlemiyor.
Ancak 2 nolu karakter işin dozajını arttırdıkça ve ortamdaki kişilerin de sıkıntısı çoğaldıkça olay büyüyor.
Aslında malum kişinin 2 no ile rahatlıkla konuşarak halledebileceği konu, onun bu konuyla anlaşılmaz şekilde asla ilgilenmemesi yüzünden 2 no nun üslup tarzıyla tartışmaya dönüyor.
Uzatmayalım sonrasında bu üslupsuz 2 no “yahu ben ne yapıyorum? üslubumu düzeltip daha saygılı olmayı bir denesemmi acaba? vs “demeden 1 no ya kafayı takıyor.Çünkü malum kişiden aldığı cesaret ve cüret egosunu hepten tavan yaptırıyor.
Ne mi yapıyor? Başlıyor malum kişiyi hatta onun ailesini ince ince işlemeğe.
Sonra kankası da 2 no ya arkadaş kontenjanından otomatikman katılıyor.
Sırasıyla 1 nolu karakterden zamanında istediğini uzun zaman yılışıkça deneyip, elde edemeyen başka bir er kişi, hemen 2 no lu kişinin saflarına katılıyor.
Daha sonra seninle hiç bir sorunu olmayan ama senin tipine kilona yeteneklerine vs vs fena gıcık kapan kişisel gelişmiyim diyen biri de (tabi ki bu bir kadındır çoğunlukla) bu tatlış guruba katılıyor.
Bunlar, hep birlikte, olayları adilce durdurabilecekken horoz döğüşü gibi izleyen malum kişiyi hatta ailesini, arkadaşını vs tıklım tıklım 1 nolu karakter aleyhinde dolduruyorlar.Çünkü bu malum kişi o gurubun görev olarak şefi.
Bir sohbet akşamında, irili ufaklı kadın ve erkeklerle tıkış tıkış doldurulup işlenmiş malum kişi, bu hiçlik takımının önünde kendisine, işlerine yıllarca müthiş emek vermiş 1 nolu karaktere, binbir derleme iftira ve hakaretlerle saydırıyor.Ki bu malum kişi, yıllarca 1 no yu çok sürekli takdir eden birisi.Yani, bu malum zat kolayca bu kalabalık hiçliğin tuzağına düşüyormu? düşüyor.
Haa bir de bu gurup, 1 no nun ne kadar haklı olduğunu yıllarca gören, 2 no nun saygısızlıklarına bizzat maruz kalan kişileri de 1 no nun manuple ettiği konusunda malum kişiyi ekstradan fazlasıyla siyah renkte dolduruyorlar.
Koca koca insanlar hiç akılları olmadığı için başkasının aklıyla hareket ediyorlar onlara göre.
E işin içine onun şakşakcısı bunun karısı, kocası derken aynı anda birbirleriyle hiç alakası olmayan, hatta zamanında birbirlerini kötüleyen kişiler sana karşı birleşiyorlar.
Yani iyi insanlardan oluşan bir topluluk yaratacağım deseniz, bu kadar çabuk başarılı olamazsınız.
Sonra o fena halde tıkış tıkış doldurulmuş malum kişiye güvenip, “artık bizim arkamızda nasılsa” deyip, sahte bir düzelme ve iyi surat maskesiyle şirin şirin dolaşıyorlar. 2 nolu karakter orda burda sonsuz kötülüğe karşı güçlenip yeniden sahalara geldiğinden söz ediyor mesela.
Bir söz vardır quality not quantity.(Kalite sayısal çokluk değildir) işin özü bu tam olarak.
Ama kendisini gerçekten saygısızlık, üslupsuzluk konusunda düzeltmeyi başaramamış ve bunu inatla defalarca yapmış 2 nolu karakterin, üstüne üstlük malum kişiyi tıklım tıklım simsiyah doldurması, kendi malum üslupsuzluğunun devamı olduğu açıkça görülüyor.
Ardındaki toplama gurubunda da insanlık kalitesi yerlerde tabi.
Yani sonuçta sahnelenen yanlışlıklar komedyası oyununun da sahnedeki süreci 2 saatir en fazla.
1 nolu karakter oyunda kalsın ya da çıksın farketmez aslında.Çünkü komedya zaten YANLIŞLIKLAR dır ve ilahi düzende yerini bulacaktır nasılsa.
Sığınılan tıkış tıkış doldurulmuş malum kişi gibilerine ise diyecek söz yoktur. İnsanların birbiriyle nasıl bir çıkar ilişkisi içerisinde oldukları bilinmez.
Ancak unutulan bir nokta varki gerçek ve toplama olmayan dostlara sahip olmak büyük bir mutluluktur.Sen sussan da onlar senin koruyucu meleğin olurlar, sen de onların haklarını savunursun.
Evet bu her yerde, her ortamda rastlanan minik kötülük öykülerinden biri.
İnsanoğlunun var olduğu sürece rastlanabilecek siyah dramalardan diyelim.
Bu karakterlerden uzak kalmak dileğiyle…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.