İNTERNET VE TÜRKÇEMİZ
İnternette Türkçemizin kullanımı ne yazık ki çok kötü bir durumdadır. Daha kolay olması, belki de zamandan veya mekândan tasarruf amacıyla yapılıyor; ama ne olursa olsun dilimizi hem konuşurken hem de yazarken en iyi, en doğru ve en güzel şekilde kullanmamız, okuyan insanlar olarak boynumuzun borcudur.
Özellikle öğretmen arkadaşlarımın -bizi takip eden öğrencilerimizin olduğunu düşünerek- bu hususta daha itinalı, daha ihtimamlı davranmaları gerektiğini düşünüyorum. Sebep ne olursa olsun bunun savunulacak bir tarafı yoktur. Büyük harf kullanmamalar, sesli harfleri yazmamalar, bir takım özel işaretler kullanmalar -ikon deniyor galiba- yanlıştır.
Öğrencilik yıllarımda bu hususta bir makale okumuştum. Edebiyat öğretmeni arkadaşlarım bilirler, Merhum Mehmet Kaplan’a ait bir makaleydi. Orada mealen şöyle bir ifade hatırlıyorum: ’Kendi ana dilini iyi kullanamayan bir kişi asla aydın olma iddiasında bulunamaz. Daha da ileri gidelim; bir insanın medenilik vasıflarından en önemlisi kendi ana dilini kurallarına uygun ve yanlışsız bir şekilde kullanabilmesidir.’.
Bu makaleyi hiç unutmadım ve her zaman yukarıda bahsettiğim cümlelerin gereğini yerine getirmeye çalıştım. Eğitimimizin gittikçe zayıfladığı, öğrencilerimizin defter tutmaktan, yazmaktan nefret ettikleri bir dönem geçiriyoruz. Bu dönemde elimizden geldiği kadar çocuklarımıza kitap okutmak, yazmaya teşvik etmek çabası içinde olmalıyız.
Bu yazıyı okuyorsanız, lütfen kendinize sorunuz: dilekçe yazabiliyor muyum, bir kâğıdı usulüne uygun kullanabiliyor muyum; üniversite mezunuyum, ama sözlü veya yazılı olarak kendimi ifade edebiliyor muyum? Bu sorulara ’evet’ cevabı verebiliyorsanız, siz iyi bir eğitim almış, gerçekten ’okumuş’ bir insansınız.
Yazdıklarınız, üslubunuz, kullandığınız kelimeler, dilin kurallarına uymadaki ihtimamınız, sizin eğitim -öğretim başka bir şey- seviyenizi ortaya koyar. Unutmayınız, imlâsı bozuk, düşük cümlesi bol, noktalaması gelişigüzel bir yazı okuyanlar üzerinde olumsuz bir tesir bırakır. Böyle yazılardaki fikirler okuyanda hep bir şüphe uyandırır.
YORUMLAR
Dil bozulduğu zaman tepeden tırnağa her şey bozuluyor. Gençler şaklabanlık olsun diye yapıyorlar bunları ama topluma dilimize verdikleri zararı hesap etmiyorlar. Üniversite bitirenlerin bile bir çoğu iki cümleyi bir araya getiremiyor. Okullarda ve aliede sık sık uyarılmaları lazım gençlerimizin. Manidar bir yazı kutlarım yürekten...
cinar39
Yıllar sonra bu mecrada buluşmak çok iyi geldi bana. Bazı isimlerin çekip gitmiş olmaları da, maalesef, üzdü beni.
Çok mesafe kat ettin Ayşe, bunu ben -galiba senden daha iyi- görüyorum. Nesirde o kadar değil; ama şiirde çok çok iyisin. Yazmaya, çalışmaya devam et. Elbette her yaptığımız iş gibi, her yazdığımız yazı veya şiir de mükemmel olmayacak. Buna rağmen en güzeli bulmak, en güzeli yazmak için gayrete devam edeceğiz...
Sevgiler, selamlar...
Uzun bir aradan sonra hoş geldiniz Remzi hocam. Her rastladığımda fikirlerinizi içeren paylaşımlarınızı dikkatle okuyorum. Sizden çok şey öğrendim, devam ettikçe de öğreneceğim. Bahsettiğiniz yazım konusunda ben de üzgün olduğumu belirtmek isterim. Asıl ilgi alanım şiir olduğu için çoğunlukla onları okuyup inceliyorum. Maalesef teknik açıdan sorunsuz bile olsa imla ve noktalama konusunda yanlışlar gözüme çarpıyor. O kadar dikkatimi dağıtıyor ki gerekli gördüklerimi kopyalayıp bilgisayarda düzeltip okumaya devam ediyorum. Uyarmanın faydasız olduğu bir mecradayız, kimseyle kötü olmamak için sessiz kalmak zorundayız.
Bir öğretmen olarak siz üstünüze düşen görevi yaptınız, umarım okuyan olursa uyarılarınızı dikkate alır. Saygı ve selamlarımla.
cinar39
Saygılar, selamlar...