paranoyak aktivite
ailesinden şiddet gören birinin hayali
şiddete meyletmeyen biriyle birlikte olmaktır
ama tam tersi olur genelde
mantığı da şu;
örneğin kız çocuğu olsun buradaki aktör..
babası alkolik ve sistematik olarak anasını dövsün
kızına sövsün
evi ocağı dağıtıp sızsın sonunda
kızın hayali böyle bir ortam olabilir mi hiç
olamaz
olmamalı
-da nasıl oluyor peki birebir aynısı
kızın çaresizliği içine dert oluyor
babasına karşı gelememesi
annesine merhem olamaması vs vs
tüm bunları düzeltmenin tek bir yolu var
babasına benzer biriyle birlikte olup
onu düzeltebilmekle
böylece kocası üzerinden geçmişini tamir edebiliyor
yaraları sarabiliyor
..
netice olarak;
birlikte olduğunuz kişilerden muzdarip iseniz bilin ki bu bizzat sizin tercihiniz
-değil
bilinç altına kazınan geçmişiniz
YORUMLAR
amelie poulain
Bu bilinç altından kaçmak ve onun yollarını bulmak.
Toplum zaman geçtikçe çöküş çizgisinde ekonomik etkenlerden ve de eğitime, aile eğitimine.
Benim aile kurmak istemememdeki temel korkular veya kaçışları bahsetmekle zamanı almak da istemesem de bir Finlandiya çocuğunun hiç açlık, gelecek korkusu olmadan yaşaması, ailenin bulunduğu kültür ve gelişimi biz geçmişin çocukları olarak şimdi ki yaşadığımız hayatın temel eksenleri.
Hatta kesintisi!
Dünya da her çocuğun diğer batılı çocuklar ya da Japon çocukları gibi yaşam arenasına girmesi, olabildiğince yaşama bağımsız ruhla kalabilmesi çok çok önemli.
Ama bizler bizim çevremizde ki koşulların bilinç altından birer insan ruhuysak bazen talih, hayat talihinin bizlere gülmesini dilemek nasıl acı bir dilekse tabi.
Belki ben, siz, onlar alkolik bir ailenin, travmalara, şiddetle annesinin çığlıklarını duyarak büyürsek o vakit bizden daha üstün bir karakter, meslek üyesinin beklenmesini açıklamak ki bana zor gelir!
Hayatım boyunca alkol vs. uzak kalmış ama hayatın travmaları yaşayan nice gençlerden, belki engelli olarak yaşam kaderimiz maalesef biz değil.
Bazen çıkmaz sokak da kaybolmayı, hayattan kopmayı dilediğimiz anlar dahi olsa da yaşamak içimizde ki bilinmez güçlü ruhun gölgesi, kontrolüyle bizlere sarılması belki hayatın, ailemizden bize geçme bilinç altımızdır.
Kısa ama derin bir yazı.
Tebrikler Fransız.
Kendimce yorumum kısa olsa da böyle.
Mutlu akşamlar...
fransız
ve bence çevrenin kişisel gelişim üzerindeki etkisi genetik kimliği baskılayacak kadar etkin
insan etrafına bakıp kendini konumlandırıyor toplum içinde
birini sevmek ile aile kurmak arasında farklar var
birinde duygusal kimliğimizle hareket ederken aile kurmanın kurumsal kimliği mantığa dayanıyor daha çok
bazen akıl ile kalp arasında sıkışıp kalır insan
Kavramsal Empati Yılmaz S
Çünkü aldığım eğitim gereği aşırının ötesi gözlem ve empatinin zirvesi olduğundan yaşadığımız ortam ,insanlar bizleri şekillendiriyor.
Ve de bundan kurtulmamız olanaksız!
Bu yaşadığımız kültürel ortam insanın kimliğini, ruhunu , benliğinin en dip ayrıntılarına kadar şekil ve psikolojik yapıyı oluşturur.
Ben hep bu çıkmazdan kurtulmanın yollarını aradığım.
Psikolojik hatta Nöroanatomik açıdan hep araştırmaya çalışsam da çevre bizi ,biz de çevreyiz.
Bir birey ile birey olmaktan uzak kölenin , dışardan temele doğru incelendiğinde yaşam faktörleri ,hatta IQ gelişimi o kişinin ilerde nasıl ne ne şekilde olacağının semptomlarını bizlere verir.
Yani bir insandan mesela edebiyat devi yaratmanın , Rus edebiyatındaki dehalara doğru yolculuğa çıkıldığında , hayatları incelenen sayısız yazarda ailenin ,toplumsal yaşamın hatta sağlığın etkisi ve de yazılarındaki derinsel ruhun sapmaları senin paylaştığın "bilinçaltı " olayını alenen doğrular.
Şuan ki bulunduğumuz site itibariyle edebiyat konusunu o açıdan belirtmek gerekti.
Çünkü aşırı gözlemciyim ,empatistim .
Gördüğüm dünyayı , hatta ölüm gibi olguları sanki ben yaşamışım gibi hislerim sarmalandığından çevrenin , toplumun hatta ülkenin dünyadaki koşullarının etkisini varlığı kesindir...
fransız
kaldı ki durumun kendisi de zor